GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Işıl Öztürk BULUT
YAZARLAR
11 Ocak 2016 Pazartesi

'Aynen' konuşuyoruz!

Nereden çıktı, nasıl bu kadar meşhur oldu ve dilimize ne zaman pelesenk oldu anlayamadım.

Tamam, dönemlik laflar ve moda kelimeler vardır, bir rüzgâr gibi girerler hayatımıza, gündelik konuşmalarımıza ve hatta ilmi eserlere…“Global”, “izdüşümü” ve “noktasında” gibi popüler kelimeler…

Hani biraz da entelektüel havası vardır bu kelimelerin; telaffuz eden insanlara karşı ilgi uyandırır ve dikkatleri üzerine çektirir; konuşmasına kulak kesilirsiniz…

Ama bu ne ya böyle “aynen”!?

 ‘Bu otobüs falanca yerden geçiyor mu?’

‘Aynen abla’.

‘Bir gevrek alayım’

‘Aynen abla, hazırlıyorum’

‘Hava kirliliğine bakar mısınız?’

‘Aynen yaaa!’

Söyleniş şekli de öyle dilimize uygun bir nezaket tonuyla değil, bilakis argo ve sokak ağzı tonuyla… Yani öyle entel, çokbilmiş bir havası da yok kullanımda!

Söyleyenler kafayı boyunla beraber sallayıp, gözleri de kısarak ve de uzatarak söylüyorlar;

Aaayyneen!

Ne acı ya!

Bizi biz yapan, yani millet yapan Orhun Abideleri’nin, Kaşgarlı Mahmud’un, Yunus Emre’nin Hacı Bektaş’ın ve Dede Korkut’un Türkçesi;  Avrupa’dan Japonya’ya kadar bu uçsuz bucaksız coğrafyanın tek geçerli dili olan Türkçemiz ne hale geliyor… Üzülüyorum doğrusu!

Aaaynen öyle, aynen üzülüyoruz aynen valla!

Milli takım başarılı olsa bari…

Aaaynen öyle abla!

‘Nuray’ın üzerindeki ne kadar yakışmış’

‘Aynen yaaa, aynen, ne giyse yakışıyor kıza’

‘Annee Kurabiyelerin altı fazla kızarmış’

‘Aynen kızım’

 ‘Biraz acele eder misiniz, vaktimiz yok da’

‘Aynen abla hemen geliyor!’

Aynen, aynen ve aynen!…

Konuşuyoruz ama Türkçe değil “aynence” konuşuyor, dilimize yani milli benliğimize kıyıyoruz!