GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Harun ÖZDEMİR
YAZARLAR
30 Nisan 2018 Pazartesi

Zor siyaseti bozar mı?!

Mustafa Kemal Paşa, okullar için yazdığı Medeni Bilgiler kitabının demokrasi başlıklı bölümünde şöyle der:

Bugüne kadar bize demokrasinin Yunan sitelerinin icadı olduğu anlatıldı. Araştırdığımızda gördük ki meğer demokrasi, 8.000 yıl önce Cezîret’ül Arabiyye’de uygulanıyormuş…”

24 Haziran seçimleri, birileri için çok önemli olsa da seçmenin büyük çoğunluğuna göre seçimlerden bir seçim!

Acaba öyle mi?

Uğruna göze alınanlara bakılırsa sıradan bir seçim olduğu söylenemez.

Ama gereğinden fazla abartmak, herkese zarar verebilir! Seçimlerde de ölçüyü kaçırmamak en doğrusu olacak.

Doğal olarak 24 Haziran seçimlerinin kazananı ve kaybedeni olacak!

Seçimi 1-1 berabere bitirdiğini düşünenler de…

***

Bugünlerde savunulan görüşler…

İtham edilenler…

Erken vakitte kahraman olanlar…

Üç günde vatan haini ilan edilenler…

Alaya alınanlar…

Ve daha niceleri, 24 Haziran’ın üzerindeki “gösteri dumanları” dağılınca, erkenden ilan ve itham edilenlerin farklı olduğu görülecektir.  

***

Yıllardır Yunanistan’daki seçimleri merakla izlerim. Gördüğüm şu:

Hiçbir Müslüman devlette iktidarın el değiştirişi, Yunanistan’daki kadar “medeni” değil; olmuyor, olamıyor da.

57 Müslüman devlette iktidarlar nasıl oluşursa oluşsun, nasıl ve hangi usullerle el değiştirirse değiştirsin, bunların tamamı Batı’ya bağımlılıktan kurtulamıyor.

Müslümanın Müslümana yapmadığı iyiliği Batılıların yapması isteniyor!

Müslüman liderler, ne yazık ki, Batı’ya güvendiği kadar vatandaşına güvenmiyor.

Batılılar; siyasetin gerçeğini ve Müslümanlar arasında iktidarların nasıl el değiştirdiğini, bizlerden daha iyi biliyor. Dolayısıyla bilgisini yeri geldiğinde şantaj olarak da kullanır.

***

Cumhurbaşkanı adayları resmiyet kazanmadan olanlara bakalım:

Sesi gür çıkanlar kimin kazanmasını istiyor?

Parti ayrımı yapmadan bakalım..

Siyasette her sözün doğrudan veya dolaylı yaptığı etkiler vardır. Söze “Erdoğan’ı Cumhurbaşkanı yapmayacağız...” ile başlayan kişi, sözünün devamında öyle cümleler kuruyor ki, “Merak buyurmayın Sayın Erdoğan, gelecek dönemde de cumhurbaşkanımız siz olacaksınız!” sonucu çıkıyor.

Nice zamandır CHP’yi izliyorum. İlk bakışta sanki Erdoğan karşıtı bir parti gibi duruyor. Ama CHP adına öyle açıklamalar yapılıyor ki, insan “Erdoğan hayranlığı bu partiye nasıl yerleşti!” demeden edemiyor.

***

Meral Akşener, üzerinde spekülasyon yapılacak kadar eski bir lider değil. Ama iki ayağını bir kaba koyup “Adayım da adayım!” demesinin “Erdoğan hayranlığının dışında” makul bir açıklaması var mı?

Deniyor ki, Abdullah Gül’e baskı yapıldı da aday olmaktan vazgeçti!

Bu haberin doğruluğunu araştırmakta yarar var. Ama Meral Akşener’e baskı yapılmadığını kim söyleyebilir?

İyi Parti Genel Başkan yardımcılarından Prof. Dr. Yusuf Halaçoğlu ve Prof. Dr. Ümit Özdağ’ın açıklamalarının hiç mi önemi yok?!

Açık konuşmak gerekir:

Zorun siyaseti bozduğu günlerden geçiyoruz.