GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
23 Ocak 2021 Cumartesi

Silahlı şiddet, bu anlayışla bitmez

Ülkemizde işlenen şiddet suçlarının, hangi silahla işlendiğinin tablosunu çıkarmış, Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Timur Demirbaş...

Yüzde 85'i, ateşli silahlarla...

Yani, tabancayla tüfekle...

Diğer bir deyişle 3 bin 128 şiddet olayı...

Yüzde 15'i de kesici, delici aletlerle...

O da 554 şiddet olayına tekabül ediyor.

Peki, tabancayı, tüfeği almak, iddia edildiği gibi gerçekten çok mu kolay?

Araştırdım, soruşturdum.

Hakikaten çok kolaymış.

Aile Hekimine gidiyorsunuz.

Silah edinmenize engel bir ruhsal sorununuz olmadığına dair belge alıyorsunuz.

Aile hekimi, yüzünüze bakıyor, iyi birine benziyorsanız, doktor basıyor imzayı kaşeyi...

Eğer gözü tutmazsa, psikiyatri uzmanından bir rapor getirmesini talep ediyor.

Sonra...

Sabıka kaydınızın olmadığına dair belgeyi e-devletten çıkarıyorsunuz.

Sabıkanız yoksa, silaha daha yakınsınız demektir.

Vergi dairesine gidiyorsun, vergi borcun olmadığına dair belge alıyorsun.

Ne alakaysa!

Sonra...

İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne bu belgeleri veriyorsun, 40 lira harç yatırıyorsun!

Emniyetin verdiği belgeyle, silah satışı yapan mağazaya gidiyorsun, istediğin silahını satın alıyorsun.

Pek çok saldırıda kullanılan pompalı tüfeğin, 1000-3 bin 500 lira arasında olduğunu belirtmek isterim.

***

İşte bu kadar kolaymış ruhsatlı, kontrollü silah edinmek...

Maalesef sonrasını düşünen yok.

O adam silahı hobi amaçlı mı alıyor?

Savunma amaçlı mı?

Avlanmak için mi?

Yoksa, her şeyi göze alıp bir cinayette kullanmak üzere mi?

Adamın silahı ruhsatlı olsa ne yazar!

O silahı, pekala öldürücü bir unsur olarak kullanıyor.

Dahası, internetten daha ucuza ve daha kolayca o silahları edinmek de mümkün.

İşte bu, ruhsatlı silahtan çok daha tehlikeli.

Öyle ki, ruhsatsız silahın, pimi çekilmiş bombadan hiç farkı yok bence.

***

Peki, kolayca alınan o silahla işlenen cinayetin, ya da yaralamalı saldırının cezası, caydırıcı mı?

Tabii ki değil.

Bu noktada Timur Demirbaş hocamızın tespitlerine dönelim.

2020 Türkiye Silahlı Şiddet Haritası Raporu'na göre, her yıl onlarca insanın, bireysel silahlanma nedeniyle canından olduğunu belirtiyor.

3 bin 682 şiddet olayında 2 bin 40 kişi hayatını kaybetmiş.

3 bin 688 kişi de yaralanmış.

3 bin 128 silahlı olayda başrollerde ateşli silah var.

1303'ü tüfekle, 1825'i tabancayla...

554'ü, delici ve kesici aletlerle...

2019 yılına göre, 59 silahlı saldırı fazladan gerçekleşmiş.

Ege Bölgesi ile ilgili değerlendirme ise şöyle:

2020 yılında Ege'deki silahlı şiddet olaylarında 314 kişi hayatını kaybetmiş, 450 kişi yaralanmış.

İzmir, nüfus yoğunluğu nedeniyle 173 olayla başı çekiyor.

Aydın (96), Manisa (64), Denizli (58), Muğla (43), Afyonkarahisar (38), Kütahya (36), Uşak (18), İzmir'i takip ediyor.

***

Prof. Demirtaş, ruhsatsız av tüfeği sahibi olmanın cezasının 944 lira olduğunu hatırlatıyor.

Bu cezanın caydırıcı olamayacağını, hapis cezası ile cezalandırılması gerektiğini savunuyor.

Yerden göğe haklı.

Öyle ya...

Herhangi bir mecrada, izinsiz silah üretimi yapanlara 5, yasadışı satış yapanlara 3 yıla kadar hapis cezası getirildi.

Silahları sosyal medyada reklam yapmanın cezası, 114 bin 326 lira...

Fakat ruhsatsız silah bulundurmanın cezası 944 lira...

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu...

***

Prof. Demirtaş, ruhsatsız silah kullananların da hapis cezasıyla cezalandırılmasını öneriyor.

Silahlı şiddetin önüne bir nebze olsun, caydırıcı olma ihtimali yüksek hapis cezası korkusuyla geçilebileceğini ifade ediyor.

Sokakta yaşanan saldırı olaylarında...

Düğünlerde, asker uğurlamalarında sıkça çekilen o tetikler, insanlarımızın hayatlarını yok ediyor.

Suçluluğun önlenmesi açısından, silah edinmenin daha da zorlaştırılması, çok daha sıkı denetim ve caydırıcı cezalarla yeni yasal düzenlemeler, silah kullanımını azaltacaktır.

En önemlisi, suçluluğun önlenmesine katkı koyacaktır.

Şu bir gerçek ki...

Şu andaki yasalarla, silah edinmenin kolaylığıyla...

Silahlı şiddetin önüne geçmek, mümkün değil