GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
29 Ağustos 2024 Perşembe

Kapsayıcı ve Eşitlikçi Bir Olimpiyat

Hayli tartışmalı Paris 2024 açılış töreninden sonra dün gece gerçekleşen 17. Paralimpik Oyunlarının seremonisinin nasıl geçeceği medyada, sosyal medyada günlerdir tartışılan öncelikli mevzular arasında yer alıyordu.

Tartışma yaratacak hiçbir şey olmadı ama derin düşüncelere daldıracak çok mesaj vardı Paralimpik Açılış Töreninde. Place de la Concorde'da 35 bin kişilik bir kalabalığın önünde, cesur, etkileyici danslarlabir parti atmosferi ve “şölen” bir ülke imajı yaratılırken biz de dört saate yakın bir süre ekran başına kilitlendik ve unutulmaz bir gecenin tanığı olmaya çalıştık. Tören anlaşmazlıktan uyuma giden yolculuğu tanımladı ve güçlü bir başlangıç ??yaptı. Dünyanın en büyük problemlerinden birinin “kapsayıcılık” olduğuna inanan bizim gibi insanlar için ise çok doğru mesajlar vardı.

Türk bayrağını paralimpik madalyalı sporcularımız Sevilay Öztürk ve Mahmut Bozteke taşıdı. Tören sırasında, Filistin'i temsil eden sporcu FadiAldeeb ve Uluslararası Paralimpik Komitesi Mülteci Olimpiyat Takımı büyük destek gördü.

Umutluyuz insanlık adına. Önümüzdeki 11 günde yeni kahramanlar yaratılacak, yeni hikayeler anlatılacak ve belki de engelli insanlar için olumlu bir değişim mirası olasılığından söz edeceğiz.

Uluslararası Paralimpik Komitesi başkanı Andrew Parsons konuşmasında bir “kapsayıcılık devrimi” çağrısında bulunurken ve Paris 2024 başkanı Tony Estanguet, Paris’in “aşkın ve devrimin şehri”olduğunu sıklıkla yineledi.

Unutulmaz törenden birkaç not:

2024 Paralimpik Oyunları'nın açılış töreni, organizasyonun geleneksel formatının dışına çıkarak, tarihi bir yenilikle Paris'teki Concorde Meydanı'nda düzenlendi. Bu mekan tercihi, töreni stadyum sınırlarından çıkararak şehrin ikonik manzarasıyla bütünleşen bir gösteriye dönüştürdü. Etkinlik boyunca sergilenen müzik performansları, dans gösterileri ve ışık şovları, açılış törenini oldukça etkileyici kıldı. Champs-Élysées'nintarihi atmosferi, etkinliğe görkemli bir hava kattı ve Paris'in kültürel zenginliklerini bir kez daha gözler önüne serdi.

Dansçılar, pop yıldızları, tüylü devrimci şapkalar ve her yerde bulunan DJ'ler de dahil olmak üzere 500 sanatçının katıldığı törenin adı Paradox'tu ve ana tema “Discord'danConcord'aBir Yolculuk” idi.  Paris 2024'ün her yönü gibi bu da Fransız başkentinin coğrafyasına ve tarihine sabitlenmiş bir fikirdi.

Tören, Paralimpik delegasyonlarının güneşli Champs-Élysées'nin bir bölümünden geçmesi ve meşale geçişinin bir parçası olarak onlara Unesco yöneticileri, rapçiler ve Jackie Chan'in katılmasıyla “açık” bir şekilde, herkesin gözü önünde başladı. Parislilerin “dünyanın en büyük caddesi” olarak tanımladığı yer, geleneksel olarak Fransa'nın kahramanlarını selamladığı yerdir Champs-Élysées'deEylül ayında Olimpiyatların yıldızları için bir geçit töreni düzenlenecekmiş. Dün gece öğrendik ki Champs-Élysées'nin Ana Oyunlarda yer almadığı ve Paralimpik Oyunları için ayrılmış, yarışmanın son gününde maratonun bir parçası olarak yer alacakmış. Ne jest ama!

Place de la Concorde’un bir adı da Devrim Meydanı. 1795’te 16.Louis  ve Marie Antoinette'in idam edildiği alan. Paris 2024 Yaratıcı Yönetmeni Thomas Jolly'ye göre “Fransızları yatıştırmak ve uzlaştırmak” amacıyla yeniden adlandırıldı ve meydanın kendisi bir “paradoks yeri” haline getirildi.Jolly, törenin daha ileri bir uzlaştırma ihtiyacını araştırdığını savunuyor: Engelli olan küresel nüfusun yüzde 15'i ile onların ihtiyaçlarını görmezden gelen toplumlar arasında bir uzlaşmaya, kapsayıcılığa ve eşitliğe ihtiyaç var. 

Çünkü hepimiz biliyoruz ki birlikte daha iyi yaşamak karşılıklı düşünceyle başlar. O zaman onarabilir, uzlaştırabilir, uyum sağlayabilir ve birlikte daha iyi ilerleyebiliriz.

Tören “engelliliğin kişinin bir kusuru olmadığı, bu insanlar için engellilik 'durumunu' yaratanın toplumun mimarisi, uygulamaları, tutumları, yaşam tarzları ve modelleri” olduğunu savunuyordu.

İsveçli koreograf Alexander Ekman tarafından yönetilen törenin giriş bölümünde, ne elleri ne de ayakları olan Fransız yüzücü ve model ThéoCurin, arenaya tek bir replik söylemek için bindiği tüylü kırmızı özel kiralık araçtan indi ve seslendi: “Paris'e hoş geldiniz!”

Performansçılar engelli ve engelsizlerin bir karışımıydı, bazen karşıt bir şekilde dans ediyorlardı  ama sonunda Sportography adlı bir parçada bir araya geliyorlardı bu parçada sportif hareket ve sanatsal ifadenin yanı sıra meydanın kalbindeki dikilitaşa yansıtılan vahşi görseller yer alıyordu. Tüm bu performans Güney Afrikalı ampute dansçı Musa Motha'nın inanılmaz yeteneği tarafından gerçekleştirildi.

Dört saate yakın süren gösteri ve konuşmaların ardından son perde bir kez daha Olimpiyat kazanını yakmak ve bronz balonu Paris gece gökyüzüne göndermek oldu.

Açılış töreni yenilikçi bir yaklaşımla düzenlenmişti ve görkemli bir atmosfer yaratarak, Paris'in ve paralimpik sporun büyüsünü yansıttı. Bu yenilikler, Paralimpik Oyunları'nın geleneksel yapısını modernleştirirken, seyircilere ve sporculara unutulmaz bir deneyim sundu.

Büyük insanlık adına teşekkürler.