GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Tayfun MARO
YAZARLAR
16 Eylül 2024 Pazartesi

Dinimiz Âmin

Özgür Özel cami temeli attı. Proje, Mescid-i Aksa örnek alınarak yapılmış.

Zaten CHP’de “Elhamdülillah Müslümanım” diyen çok... Doğrusu, değişen CHP’ye yakışıyor, bu cami. Zaten CHP’nin değişim politikası, her telden çalmak…

Tam da bu nedenle, CHP’nin solculuğunu konuşmak gerektiğine inanıyorum.

Atatürk’ün kurduğu CHP’nin doğal olarak taşıdığı kurucu kimlik ve solcu kimlik bir arada neye benziyor?

Cumhuriyet’in kuruluşu, Türkiye’nin kapitalist sisteme dahliyle mümkün olmuştur. Sevr’den Lozan’a uzanan süreçte, Türkiye Cumhuriyeti’nin kapitalist sistemde varlığı tescil edilmiştir. Ve inşa dönemi, 1940’lara kadar sürmüştür.

1908-1922 dönemi, İmparatorluğun kapitalist sisteme ikinci integrasyon denemesinin gerçekleştiği fakat tıpkı birinci deneme gibi başarısızlıkla sonuçlandığı dönemdir. Atatürk ve arkadaşları, bu yarım kalan süreci tamamladı.

Demem o ki, CHP’nin kurmakla övündüğü Cumhuriyet’te anti kapitalist bir an bile mevcut değil. Ancak, sosyal demokrat kimliği benimsediği döneme bakarak, şunu söylemek  mümkün; servet dağılımında daha adil olmayı her zaman arzu etti.

Türkiye’nin kapitalist sistem tercihine gelince, Atatürk haklıydı. Bunu Lenin ile yazışmalarında da belirtiyor. Türkiye’de sosyalizmin inşası ihtimal dışı…

Doksanlı yıllarda, sosyalist sistem çökerken bu mesele nedense hiç konuşulmadı.

Mesele şu; CHP tam olarak bir sistem partisidir. Solcu falan da değildir. Kapitalist üretim ilişkilerini dönüştürecek programı olmadığı gibi böyle bir derdi de yoktur.

CHP’deki sıkıntı, utangaç sağcılıktır. Sermaye ile problemi ise, zaten sermaye yetersizliğinden mustarip sanayi sermayesinde, sosyal demokrat politikalara ayrılacak “fazla” mevcut  değildi. Bu nedenle, iktidara gelmesine sıcak bakılmıyordu. Keza, doksanlardan itibaren  Avrupa’da da bu “fazla” sistemde buharlaşınca, sosyal demokrat partiler iktidar yüzü görmez oldu.

Bülent Ecevit’i DSP’yi kurmaya yönelten nedenleri,bu CHP gerçeğinde aramak yerinde olur. CHP, iflah olmaz bir sistem partisi olmanın yanı sıra, devletin kurucu kodlarına bağlılığıyla da iş alemini ürkütüyordu.

Hal böyle olunca, CHP’nin popülist arayışlarını anlayışla karşılamak lazım. Maşallah, Özgür Özel’de her yol var; solcu, dindar, milliyetçi, muhafazakâr… Bu tutum iktidar getirir mi, orası meçhul.

Tarihi misyonu itibarıyla CHP’den beklenen, yeni Dünya düzeninin doğru kavranması ve CHP politikalarının belirlenmesidir. Bunu yapmak için CHP’nin önünde bir program kurultayı var. Umarım, bu son fırsat  doğru kullanılır.

Bir yandan Ayşenur Ezgi Eygi’yi günümüzün Deniz Gezmiş’i ilan ederken, bir yandan da cami temeli atmak… Bu popülist ucuzluk CHP’ye yakışmıyor.

Ne diyelim, Dinimiz Âmin!