Sokaklar kaçak dolu, caddeler ıssız, düdük sesi yok.
Birden ortaya çıktılar ve kayboldular.
2017’de hayatımıza yeniden giren bekçilik uygulaması, asayiş olaylarına hızlı müdahaleyi öngörmüştü. Hızlı da başlamışlardı. Sokaklarda kendisini hissettiren bekçiler, birçok olayda da iyi işler çıkarttı. Bekçilik uygulaması ile suç oranlarının düştüğüne dair çokça haber de yapılmıştı.
Torpille işe alınma iddiaları, toplu halde gezme görüntüsü vermeleri ve mahallesinde evine giden vatandaşlara bol bol GBT yapıp durduk yere üst araması yapmaları toplumun bir bölümünün hoşuna gitmedi açıkçası. Vatandaşlar kendisine yapılan uygulamanın mülteciler için neden yapılmadığını sorgulamaya başladı. İşin pek ehli olmamaları sebebiyle şiddet temelli bazı münferit olaylar da yaşandı ve uygulama adliye koridorlarına düştü.
Açılan dava ve AYM’nin kararı ile bekçilerin gardı düştü. AYM, bekçilerin üst arama ve toplantı, gösteri ve yürüyüşlerdeki görevlerini iptal etti. Böyle de olunca bekçiler, polislerin yanında yardımcı pozisyonuna düşürülmüş oldu. Şimdi polislere trafik çevirmelerinde ve GBT uygulamalarında yardım ediyorlar.
Bu teşkilatın belki de en işe yarayacağı nokta deprem bölgesiydi. Eldeki tüm güçler oraya kaldırılıp yağma vb. olaylar engellenebilinirdi. Olmadı, yağma aylarca sürdü ve akla bile getirilmedi.
Aslında 60’lı, 70’li yılların bekçilik sistemini günümüze uygulamak ne kadar mantıklıydı? Neredeyse her mahallede görevli ve hızla olay yerine mobilize olan polis birimleri varken elinde düdük, saatlerce bir insanın gezdirilmesi de çok da akılcı değildi açıkçası. Polis merkezinde hala durmalarına izin verilmiyor. Birçok yetkisi elinden alınmış olmaları ve saatlerce sokaklarda sabit gezemeyeceklerine göre kıyı köşe bir yer bulup sabahlıyorlar.
Kısacası bekçilik sistemi demode ve verimsiz... Şu haliyle de işlevlerini kaybettiler. Fahri trafik müfettişleri bile daha işe yarar vaziyette…
Bu sistem akılcı değildi ve tutmadı. Var olan personel ya polis kadrosuna ya da büro işlerine kaydırılarak bekçilerin bu ülkeye daha verimli hizmet verir hale getirilmesi gerekiyor. Örneğin hassas noktalarda bulunan devlet okullarına bekçiler görevlendirilebilinir. Okul çıkışlarında, hatta öğretmenlere dönük olarak şiddet olaylarını yaşıyoruz. Eldeki güçle buradaki güvenlik açığı pekala kapatılabilinir.
Eğer ki bu da olmayacaksa sadece tek bir yetki verilsin; gecenin köründe son ses müzikle gezen serseriler engellensin.