GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Harun ÖZDEMİR
YAZARLAR
11 Mart 2021 Perşembe

Yiğitlik odur ki

Kozları yüz yüze paylaşmak varken uzaktan, hatta sütre gerisinden rakibe saldırmak bizde töre değildir. Bu kurnazlık kimseyi haklı çıkarmaz. Yiğit ol kimsedir ki ahalinin karşısına çıkar, elinden geleni ardına koymadan rakibine saydırır.

Rakibin de eli armut toplamadığına göre o da rakibine saydırır.

Gösteri bir müddet böyle gider.

Ahali zevkten ve heyecandan mest olur, son sözü ahali söyler ‘sen haklı, sen de haksızsın’ der.

Ahali hem mücadeleyi izlemekten hem de kimin haklı olduğuna karar vermekten çok memnun olur. Bu durum da seyir zevkini doruklara taşır.

Eskilerde böyleydi dediğime bakmayın, yakın zamanlara kadar kozlar böyle paylaşılırdı.

Şimdilerde ise heyhat!

Ahali yıllardır böyle bir mücadeleyi sabırsızlıkla bekliyor. Umutla bekliyor, heyecanla bekliyor.

Lakin en çok bağıran, narasından ahaliye huzur vermeyen ol kişi, bir kez olsun meydana çıkmadı.

Çıkmadıkça daha da saldırganlaşıyor, saydırdıkça daha da saydırıyor…

Ahali arasında her geçen gün kaçak güreşten rahatsızlık duyanların sayısında gözle görülür bir artış yaşanıyor.

Kulaktan kulağa anlatılanlara göre ise sayı çığ gibi artıyor. Fakat meydana çıkacak bir yiğite rastlanmıyor. 

Kozların paylaşılması geciktikçe sabırlar tükeniyor.

Bilinsin ki ahali karar kertesinde. Kimin haklı olduğuna afaki karar verilecekse biz de yiğidimizi değiştiriyoruz deyip duruyorlar.

Bu arada başka bir dedikodu da hızla yayılıyor:

Yiğit sandığımız kişi yoksa bir korkak mı?

Fısıltı ile başlayan bu dedikodu her geçen gün dilden dile daha sesli konuşuluyor. Henüz ortada kesin bir kanıt yok ama ‘meydana çıkmamak da neyin nesi’ diyenler çoğunlukta.

Yoksa, yoksa hepsi mi yalan?

Yiğitlik gibi haklılıkta mı yalan?

Bir kaç kez ‘adamları üzerinden kapışma olmuş ve yiğit sandığımız ol kişinin adamları meydanı kaçarak terk etmişlerse de beklenen sözde yiğit, bir türlü meydana çıkmamış.

Ol kişi, hala sütre gerisinden bağır çığır konuşmaya devam ediyor.

Netice olarak ahali arasında ‘geç de olsa yiğidin yiğit olmadığı… Korkağın yiğit sanıldığı... Yıllardır tek taraflı ithamların doğru olmadığı… bütün numarasının da bağır çığırdan başka olmadığını anlatıp duruyormuş.

Sanki ahali söz birliği etmiş gibi yıllarca yiğit, mert, haklı sandıkları ol kişi, kısa, zayıf, çelimsiz rakibinden bu kadar korkuyorsa ve son sözü yine biz söyleyeceksek bu kez ‘Haklıdır!’ sözümüz meydanı hiç terk etmeyen yeni yiğit adayımıza olacak.

Artık hiçbir vadi ciddiye alamayız.

Ya yeni bir meydan karşılaşması olacak ya da biz yeni bir yiğit bulacağız! 

Ahali artık gürültüden, saldırılardan, ithamlardan, iftira, yalan ve dolanlardan… yılmış durumdan.