GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
20 Temmuz 2023 Perşembe

Yarından sonra!

Nobel Edebiyat ödülüne layık görülen…

Şili’li yazar ve politikacı Pablo Neruda’nın şahane bir sözü var…

Hayatımızın içinden…

Siyasetin ise tam göbeğinden:

“Bir kalbi kırdıktan sonra gelen özür, doyduktan sonra sofraya gelen tuz gibidir… İhtiyaç kalmaz!”

***

100 yaşını…

Önümüzdeki “9 Eylül Cumartesi” tarihinde…

Yani, tam 50 gün sonra…

Kutlamaya hazırlanan Cumhuriyet Halk Partisi’nin…

An itibarıyla…

“Fırtınalı hali” kimi mutlu eder?

Atatürk’ün kurduğu CHP’nin…

13 yıldır koltuktaki lideri Kılıçdaroğlu ile kafa ekibinin…

Birbirlerinden “gizleyerek” neler yaptıkları ortaya saçılıyor…

Son Cumhurbaşkanlığı seçiminde…

Altıok’a 26 milyona yakın (!) oy veren seçmen…

Şu yaşananlardan sonra ne desin?

Cepheleşmeye bakar mısınız?

***

Herkesin “farklı farklı” ağızlardan öğrendiği gibi…

Birinci bombanın adı:

“İmamoğlu’nun değişim toplantısı”

Hem de…

Görüntülü, çevrimiçi…

Ayrıca…

Kadroya bakar mısınız?

CHP Grup Başkanı Özgür Özel… CHP Grup Başkan Vekili Gökhan GünaydınEngin AltayOnursal AdıgüzelBülent TezcanMuharrem Erkek

Kim bilir, başka kimler kimler!

N’apıyor bu isimler?

İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu dinliyorlar…

Ve konuşmaya katılıyorlar…

Görüntüleri izleyen Barış Yarkadaş’ın sözleri…

Kalplerde yara açacak kadar hazin:

“Belediye başkanının (amiri) pozisyonunda olanlar, belediye başkanının (memuru) gibi sıraya geçip (arz) ediyor!”

Bazı medya kuruluşları…

Sözüm ona o gizli toplantının adını hemen koyuverdiler:

“Yüzyılın İhaneti”

Abooov!

Garip olan şu…

Toplantının ne zaman yapıldığı belli değil!

Videoda…

Katılımcıların, parti meclisi üyelerinin imzalayacağı…

Bir bildiriden söz edildiği anlaşılıyor…

Hatta…

Olağanüstü parti meclisi toplantısı çağrısına…

Kılıçdaroğlu'nun katılıp katılmayacağı da değerlendiriliyor…

Her şey ortaya saçılınca…

İmamoğlu’nun açıklaması…

Şaşırtan cinsten:

Partimin mevzuları partililerle konuşulur... Bizim bu ve benzeri belki 200'e yakın toplantımız olmuştur diyebilirim seçimden bu yana... Hiçbir gizli tarafı yok…”

İyi de…

Genel Başkan partili değil mi?

Madem o toplantının gizli yanı yok…

O zaman katılmasa bile neden Kılıçdaroğlu’nun haberi yok?

***

Neyse…

Belli ki, katılanlara göre “gayet normal” o toplantılar devam edecek…

Belki…

Bundan sonra…

CHP’nin Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nu da davet ederler…

Diyecekken…

Aman, aman…

O da ne?

Bir “gizemli” buluşma ve “akitleşme” de…

CHP’nin zirvesinde yaşanmış da haberimiz yokmuş…

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ

Son seçimden (28 Mayıs) 50 gün sonra…

Çaktı manşeti:

“Al sana gizli mutabakat (anlaşma)!”

Canlı yayındaki sözleri şöyle:

“Eğer Kılıçdaroğlu, 28 Mayıs’ta seçimi kazansaydı ben İçişleri Bakanı’ydım... İki arkadaşım bakandı ve Millî İstihbarat Teşkilâtı konusunda Kemal Bey'le mutabık kaldık… Kemal Bey imzaladığını inkar eder mi? Diğer iki bakanlık için Kemal Bey'le konuştuk, bir karar vermediğimiz için o bakanlıkları açıklarsam doğru olmaz… Kimse , bu gizli bir anlaşmaydı, demesin…”

Neler oluyor siyaset arenasında?

CHP’nin “iki yakası” birden…

Türkiye’yi hiç haberdar etmeden…

Kapıları çarpmadan…

Memleketin ruhu duymadan…

Hem lider…

Hem liderin koltuğunu sevenler…

Nasıl da gaza basıp…

“Ruhu duymaz bunların…” diyerek…

Hayatımızı “renklendirmeye” devam etmişler!

Helal olsan vallahi…

Hem Kılıçdaroğlu’na…

Hem de İmamoğlu’na…

Ve, tabii ki…

İki taraftın canlı / kanlı seyircilerine (pardon) katılımcılarına…

***

Bitiriyoruz…

Sanki…

Bu olaylar yumağında bir “misilleme” kokusu var!

Yedi Tepeli kentin Reisi Ekrem İmamoğlu ve arkadaşları…

Kılıçdaroğlu ile Ümit Özdağ arasındaki…

İmzalı, mimzalı (ama son derece gizli) buluşmayı…

Ya da “akitleşme”yi öğrendi veeee…

“Vay, madem öyle; işte böyle…” diyerek…

“Al sana, al sana…” yaptılar!

Bakalım…

Bundan sonra Altıok’ta fırtınalar devam edecek mi?

Yoksa?

Hiç bi’şi olmamış gibi…

Bir “helalleşme süreci” mi başlayacak?

Göreceğiz…

Nokta…

Hamiş: Bu yazının başlığı, 21 yıl önce çekilen ve orijinal adı, “The Day After / Yarından Sonra” olan Dünya Sinema Tarihi’nin, “Felaket Filmleri” kategorisinin 20 yıldır zirvesinde yer alıyor… Ürpertici ama doğru yolu gösteriyor insanlığa… Siyasetle pek ilgilisi yok ancak bu güzel ülkede hep “Yarından sonra  neler olacak acaba?” demiyor muyuz?  

Sonsöz: “Kar gibi yağıp yeryüzünü kaplasan da, güneşin varlığıyla yok olup gidersin… / Hz. Mevlana…”