GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Harun ÖZDEMİR
YAZARLAR
16 Kasım 2021 Salı

Partilerde hummalı çalışma

AK Parti, başına buyruk davranmayı “başkanlık” sanıyor.

Siyasal tarih, bilimin tarihinden daha eskidir. Tarihte çok sayıda model denenmiş ama hiçbiri başına buyruk davranmayı “sistem” saymamıştır.

Bir başkan ne kadar güçlü olura olsun gücü oranında eleştiriye ve itiraza açık olmalıdır.

Bir başkanın eleştiriye izni yoksa “gücü de yok” demektir. Bunun başka bir açıklamasıyoktur.

***

Kabilede sözüne değer verilen kişiler toplanır, gündemdeki konu hakkında sözü uzatmadan sırayla görüşünü açıklar. Konuşmalarısakin bir şekilde dinleyen başkan,sonunda kararını o toplantıda açıklar.

Bundan sonra geriye tek seçenek kalır, o da alınan kararı uygulamak.

Bin yılların geleneği budur.

Bunun bir de 21. Yüzyıl versiyonu vardır ki bizden uzak olan da budur.

***

21. yüzyılda bir toplum “tek adam” rejimine düşünmeden koşar adım gitmişse bunu açıklamak zordur.

Sosyal bilimlerin kabul gören açıklama modellerinin hiçbirine uymayan bu rejimde,bir tuhaflığın olduğunu görmek gerekir.

Akılcı ve pragmatik bir rejim, halkın ne düşündüğünü öğrenmek için “hafiye” teşkilatı kurmaz.

Jürnalcilige de itibar etmez.

Halk; şikayetini veya memnuniyetini medya gibi açık ortamlarda yazılı veya sözlü olarak“özgürce” dile getirir. Böylece toplumun gerçeği yalın bir şekilde açığa çıkar.

Gerçeklerin yerini yağcıların ve dalkavukların verdiği bilgiler alıyorsa bu iktidara da kimse yardımcı olamaz.

Yıllarca övgü ve başarı haberleri almış bir başkan, bir tarihten sonra önce muğlak, sonra da düşüş ve çöküş haberleri alıyorsa normal bir insan psikolojisi bunu kaldıramaz.

Eleştirilere de tahammül gösteremez.

Her fırsattan yararlanan dalkavuk ve yağcı çevre ise gerçek dışı haberleri abartılı ve çarpıtılmış şekilde sunmaya devam eder.

Çok geçmez “Otoriter başkan”,“hasta başkan” muamelesi görmeye başlar.

Başkan hasta mı yoksa sağ mı ya da yeni rejim sakat mı doğmuştu dayoğun bakımdan çıkamamıştı… orası ayrı bir konu. Gerçek olan şu ki yağcı çevrenin“doğru” bilgi akışını ters yüz ettiği kesindi.

***

Altı partide yoğun bir çalışma var. Aslına bakılırsa bütün partilerde var.

En çok çalışan da Ak Parti.

Saadet Partisi’ni de ikna edemediğine göre “deniz bitti” demektir.

Muhalif partiler için her şey yeniden başlarken Ak Parti için yapacak bir şey kalmadıysa yolun sonu göründü demektir.

Benim gördüğüm bu.