GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ümit YALDIZ
YAZARLAR
3 Şubat 2014 Pazartesi

CHP İzmir’de kim/ nerede/ ne kadar şanslı? (II)

İzmir’in ilçelerinde adayın kim olduğu sorusu 9 Şubat’ta yanıt bulacak.
CHP’nin resmi internet sitesine göre şu anda 12 ilçe kesinleşmiş görünüyor.
Her ne kadar Kınık, kocaman bir soru işaret olarak görünse de partinin resmi internet sitesine göre orada da sorun yok. An itibariyle chp.org.tr adresinde Kınık’ın adayı Mehmet Çetinkaya görünüyor. Ama Belediye Başkanı Süleyman Kaya da ‘Kılıçdaroğlu’ndan aldığı sözlü vizeyle’ ilçesinde aday gibi dolaşmayı sürdürüyor. İki toplu Beşiktaş-Kasımpaşa maçını andıran bir tablo var Kınık’ta… Her an ‘iptal’ kararı gelmesini beklemesek de CHP’nin bu ilçede seçimi riske attığı, aday belirleme sürecini eline yüzüne bulaştırdığı bir realite...
Görünen o ki Kınık’ın da kaderi 9 Şubat’taki PM’den sonra belli olacak? Daha önce Kılıçdaroğlu’ndan yeni bir açıklama yapılmazsa tabi ki…
*
Kınık’ı bırakıp kalan ilçelere dönersek;
Dikili, Aliağa, Bayındır, Kiraz, Çeşme, Urla, Karaburun, Narlıdere, Balçova ve Konak’a ilişkin düşüncelerimi, tahminlerimi önceki yazıda sıralamıştım. Kalan 8 metropol ilçe devam edelim bugün. Baştan söyleyeyim. Yazacaklarım sadece tahminden ibarettir.
Ve sadece beni bağlar…
*
İlçelere geçmeden sürece etki eden faktörleri masaya yatıralım. İç ve dış faktörleri…
Dış faktörlerden kasıt tabi ki rakibin eli… Başta AK Parti olmak üzere rakip partilerin adayları bu sürecin şekillenmesinde aktif rol oynayacaktır.
Örneğin Buca’da Cemil Şeboy’un varlığı ister istemez CHP’yi de ‘Rumeli göçmeni’ dengesini gözetmeye itecektir. Yahut Bayraklı’da İsmail Sarı’nın soldan da ol alma potansiyeli… İster istemez ‘sağdan da oy alacak aday’ profilini öne çıkaracaktır. Yahut Karabağlar’a Necip Kalkan’ın Doğu/Güneydoğu kökenlilerle bağ kurabilme potansiyeli CHP’nin istikametini ister istemez belirleyecektir.
Adayların belirlenmesindeki iç faktörlere gelince…
Tabi ki genel merkezin nerede/nasıl durduğu, İzmir milletvekillerinin görüşü ve de Aziz Kocaoğlu’nun bakışı… Bu üç faktörün de adayın belirlenmesine etki edeceği biliniyor. Rivayet muhtelif tabi ki…
Kimilerine göre Kocaoğlu kimilerine göre Kılıçdaroğlu ağır basacak son düzlükte. Ama hakim senaryo ilçelere son şeklin Kocaoğlu+Kılıçdaroğlu+Gökhan Günaydın üçlüsünün  vereceği yönünde... Günaydın’ın ‘Meşhur 5’li komisyonu’ temsilen son sözün söyleneceği masada olacağı belirtilirken Kılıçdaroğlu’nun sadece komisyonun raporuyla yetinmediği özel raporlarla elini güçlendirdiği ifade ediliyor.
İzmir’in adayı ve başkanı Aziz Kocaoğlu’nun takınacağı tavır aşağı yukarı belli. Olmazları var Kocaoğlu’nun… Ve olmazları her zamanki gibi öncelikli…
Ve de olmazsa olmazları da var bu kez.
Bazı ilçelerin onun için ‘öncelikli’ olduğunu söylemeye sanırım gerek yok. Bornova ve Konak gibi… Bazılarının ise ‘seçim endişesiyle’ ince elenip sık dokunduğunu biliyoruz.
Bayraklı, Karabağlar ve Buca gibi…

Milletvekillerine gelirsek… Vekiller cephesi iki parça. (Her zamanki gibi)
Siyaseten Kocaoğlu’na yakın olanlar ve de uzak olanlar…
Hatta kimi ilçelerdeki mücadeleye bakarsak ‘karşı’ olanlar.
Biri resmi 3 potansiyel Büyükşehir adayının olduğu karşı grubun da özellikle dış ilçelerde bastırdığı içeride de Kılıçdaroğlu nezdinde kulis yaptığı konuşuluyor. Susam’ın Kınık’ta Aytun Çıray ve Birgül Ayman Güler’in Bayındır’daki hassasiyetinin farklı ilçelerde de kendini gösterebileceği kaydediliyor. Kritik PM’den önce 5’li komisyon üyeleriyle ikinci kez toplanması beklenen İzmir milletvekillerinin hangi ilçede kimin arkasında duracağı ya da durmayacağı merak konusu…
Burada ilginç olan kimi ilçelerde Kocaoğlu’na yakın vekillere Erdal Aksürger, Musa Çam ve Rahmi Aşkın Türeli gibi isimlerin de eklenebileceği konuşuluyor. Hatta bazı ilçelerin ‘oy birliği’ ile karara bağlanması bekleniyor. Çatışmanın ağırlıklı olarak dış ilçeler olmak üzere (Bayındır, Kiraz, Çeşme, Bornova gibi) 3-4 ilçeyi geçmeyeceği varsayılıyor. Sürece etki eden faktörleri biraz irdeledikten sonra geçelim konuşulanlara ve de tahminlerime…

Menderes: AK Parti’nin CHP’li bir ailenin bürokrat oğlu, SGK Müdürü Bülent Soylu ile yola çıkması CHP’de de kartların yeniden karılmasına neden olabilir. Başkan Kocaoğlu’nun üçüncü dönemini dolduran Başkan Ergun Özgün ile yıldızının bir türlü barışmaması ‘revizyon senaryolarını’ akla getirirken bazı eski belde başkanlarının adının kulislerde bu çerçevede öne çıktığı yorumları yapılıyor. Menderes’in liste dışından çözümlerin aranabileceği bir ilçe olduğu da kulislerde konuşulurken seçim riski nedeniyle halen en güçlü adayın Başkan Özgün olduğu ifade ediliyor.

Gaziemir: AK Parti’nin adayı mevcut Başkan Halil İbrahim Şenol’un elini güçlendirmiş görünüyor. Ama aynı toplumsal tabana hitap eden Fikret Kar’ın da son birkaç aydaki hızlı yükselişi göz ardı edilmiyor. CHP’nin olası bir revizyon kararında ilçenin sosyal dokusu dikkate alınarak  Kar seçeneğinde karar kılabileceği kaydediliyor.
İktidar partisinin ‘Seydiköy dışından gösterdiği’ adayının ardından Eski İlçe Başkanı Yüksel Demirsoy’un da kulis çalışmalarına hız verdiği biliniyor. Ama kesin olan şu ki; rakibin elini gördükten sonra bu ilçede seçilme korkusu yaşamayan CHP, yarım asır sonra ele geçirdiği ilçede farkı arttırmak için ter dökecek. Ve en doğru adayla yola çıkmak için halen farklı senaryolar üzerinde duruluyor.

Buca: CHP’nin başını en fazla ağrıtacak ilçelerin başında Buca geliyor. 25’e yakın aday adayının ‘başkan olmak’ için aylardır ter döktüğü Buca’da AK Parti’nin Cemil Şeboy gibi kentin 15 yılına damga vurmuş, tecrübeli bir başkanla sahaya çıkmış olması, CHP’yi deyim yerindeyse kara kara düşündürüyor.
Aday adayları arasında yaşanan acımasız rekabet pek çok ismin üzerinin çizilmesine neden olurken aylardır süren parti içi mücadele CHP’de ciddi bir enerji kaybına yol açmış görünüyor.
Revizyon beklentisinin yüksek olduğu Buca’da mevcut adaylar arasında Merhum Ahmet Piriştina’nın oğlu Levent Piriştina, dışarıdan bakıldığında bir adım önde görünüyor.
Ama ilçenin kıdemli siyasetçilerinden Diş Hekimi Ali Rıza Kaya ve de esnaf kesimini de temsil eden Necati İmam gibi isimler de kulislerde ön sıraları zorluyor. Kocaoğlu’nun bürokratı olmanın yanı sıra yıllara dayanan Buca tecrübesi, PM Üyesi Oğuz Oyan’la olan yakınlığı ve merkezi Buca’da olan DEÜ ile olan organik bağı Yrd. Doç. Oktay Gökdemir ismini akla getirse de Buca’nın içinde bulunduğu aday çıkmazını aşmak için liste hatta siyaset dışından yıpranmamış isimlerin de karar vericilerin masasında konuşulduğu kaydediliyor.

Karabağlar: Rakibin elinin önemli olduğu ilçelerden biri… AK Parti’nin Necip Kalkan gibi cemiyet ve siyaset hayatında yeri olan bir adayla yola çıkması kendi içinde küçük sancılara neden olduysa da asıl sancıyı CHP’de yarattı Kalkan.
Çünkü Kalkan’ın bugüne kadar hiç kullanmadığı silahları vardı. Çünkü Kalkan Siirt kökenliydi. Güneydoğulu seçmen için bir diğer referansı ise bölgede hâkim ailelerden Mardinli Necimoğlu ile dünürlük derecesinde yakınlığı olmasıydı. Üstüne Ticaret Odası’nda geçen 15 yıllık meclis başkanlığı performansını, DYP tabanıyla yıllara dayanan siyasi ilişkisini düşündüğünüzde Necip Kalkan ‘özel önlem’ alınması gereken isimlerin başında geliyordu. CHP’nin de bir dönem teklif götürdüğü Necip Kalkan’a karşı kiminle mücadele vereceği dahası seçimi riske atmadan kiminle yola çıkacağı konusunda kafasının karışık olduğunu düşünüyorum.
İzmir’in en büyük ilçesinde öne çıkan isimler belli. Mevcut Başkan Sıtkı Kürüm’ün bölgeyle kurduğu bağ bir önceki seçimde CHP’nin hanesine artı olarak yazılmıştı. Daha çok ekibi nedeniyle eleştirilse de Kürüm hala CHP’nin elindeki kozlardan biri olmayı sürdürüyor.
Kürüm’e alternatif olarak kulislerde adı öne çıkan isimse yıllarca Konak Belediyesi’nde ‘başkan yardımcısı’ olarak çalışan son dönem Büyükşehir Belediyesi’nde ‘Kentsel Dönüşümden Sorumlu’ Genel Sekreter Yardımcısı olarak görev yapan Muhittin Selvitopu… Adaylığa niyetlenen bazı meclis üyelerinin (Suat Erdil gibi) bazı vekillerce desteklendiği ilçede Ege-Koop Genel Başkanı Hüseyin Aslan’ın da adaylık kovaladığı biliniyor.
Dahası Hüseyin Aslan’ın adı İzmir siyasetinde örneği az rastlanır bir şekilde Buca, Karabağlar, Bayraklı ve Çiğli olmak üzere dört ilçede birden geçiyor.

Bornova: Tam bir üç ihtimalli maç gibi görünüyor. İhtimalin bu kadar fazla olmasının nedeni rakibin adayı değil. Elbette AK Parti’nin hem Doğu’ya hem Batı’ya hem Merkez Sağ’a hitap edebilme potansiyeli olan Eski Vekil İlhan Kaya’yla sahaya çıkması dikkatlerden kaçmıyor. Ama Bornova’yı bu denli karmaşık yapan Kocaoğlu’nun ilçesi olması… İlçe kongrelerinde yaşanan kıran kırana rekabetin bu kez aday belirleme sürecine yansıması…
Bornova adayı kim olur sorusuna kulislerde verilen yanıtlar şöyle…  
Kocaoğlu’nun dediği olursa; Olgun Atilla, Onur Koçanalı ve Enver Dündar üçlüsünden biri...  
Gökhan Günaydın’ın dediği olursa; Mevcut Başkan Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır.
Üç ihtimalli maç demiştik ya baştan… Son düzlükte ‘dış kulvardan’ atak yapan İGC Başkanı Atilla Sertel’i gözden kaçırmamanızı öneririm. Usta Gazeteci Uğur Dündar’ın Kılıçdaroğlu’dan talebiyle şekillenen Milletvekili Mustafa Balbay’ın da olası desteğiyle olgunlaşması beklenen Sertel’in adaylığı Bornova siyasetinin üçüncü ama güçlü ihtimalidir. ‘Kocaoğlu’nun ilçesinde Kocaoğlu’nun dediği olur’ diyorsanız başta Olgun Atilla olmak üzere diğer iki ismi de aklınızda tutun. ‘Genel Başkan Yardımcısı Gökhan Günaydın birlikte mesai yaptığı oda başkanı Sındır’ı yedirmez’ diyorsanız paranızı Sındır’a yatırın. ‘Balbay da bastırırsa iş biter’ diyenlerdenseniz Sertel’i mutlaka yazın.

Bayraklı: AK Parti teşkilatı açısından sorunlar bitmek bilmese de İsmail Sarı fena bir aday sayılmaz. Hatta ‘CHP’de ve DSP’de geçirdiği yılların hatırına ‘sol kapıları’ da gerektiğinde çalabilecek bir aday görüntüsü veriyor’ diyebiliriz. Büyükşehir adayı Binali Yıldırım’ın ikna gücüyle başta Ali Aslan olmak üzere pek çok adayın arkasında durduğu Sarı, mevcut Başkan Hasan Karabağ’a yakın bir toplumsal tabana hitap etmesiyle de dikkat çekiyor.  Afyonlu Sarı Kulalı Karabağ’a karşı… Kaldı ki üç yıla yakın ilçe başkanlığı döneminde Karabağ’a karşı çok sayıda muhalefet argümanı geliştiren Sarı’nın sahada CHP’li başkanı kendi çıkışları, sözleri üzerinden vurmayı planladığı biliniyor. Bilhassa ‘mezhep’ çıkışları, gafları üzerinden… TÜİK verilerine göre Manisalı ve Erzurumlu seçmenin yoğun şekilde yaşadığı saptanan ilçede Manisalı Karabağ’ın alternatifi Erzurumlu Kerim Özer. Başta MHP olmak üzere ağırlıklı olarak AK Parti’ye oy veren Erzurumlu seçmenle kurulacak bağın CHP’yi farka taşıyacağı tezi partinin karar vericilerinin de dikkatini çekmiş görünüyor.

Karşıyaka: CHP açısından seçimin kilit ilçelerinden biri… Bir dönem EBSO Başkanı Ender Yorgancılar ve EGİAD Başkanı Seda Kaya’nın da adının geçtiği ilçede CHP İl Başkanı Ali Engin’in mevcut Başkan Cevat Durak’la olan muhalif duruşu kafaları karıştırıyor. Dahası tahmin yapmayı güçleştiriyor. İl Başkanı Engin’in uzun süre bizzat adaylık kovaladığı Karşıyaka için son düzlükte Ankara’ya Süha Barlak ve Cevdet Tümtürk ikilisini sunması hesapları alt üst etmeye yetti. CHP’nin son genel seçimde AK Parti’ye 93 bin fark attığı Karşıyaka’da Başkan Durak’ın genel merkez ve milletvekilleri cephesinde eli güçlü görünüyor. Dahası Kocaoğlu’nun açıkça tavır alması beklenmese de güçlerin savaşına sahne olacak ilçelerden biri olarak görünen Karşıyaka’da sürecin öne çıkan adaylarından Cihan Türsen’in de il örgütünden veto yediği biliniyor. Bornova kadar olmasa da iki ihtimalli bir maçı andıran Karşıyaka’da Başkan Durak’ın kalması da gitmesi de sürpriz kabul edilmiyor.
Tam bir bilek güreşinin yaşanması beklenen ilçede ‘güçlü olan ipi göğüsleyecek’ dersek yanlışa düşmüş olmayız.

Çiğli: CHP’nin parti içi rekabet nedeniyle zorlanacağı ilçelerden biri de Çiğli… Aday adayı rekorunu elinde bulunduran Çiğli’de aylar süren parti içi rekabetin pek çok aday adayını ‘pes’ noktasına getirdiği düşünülüyor. Belediye Başkanı Metin Solak koltuğunu korumak için azami gayret sarf ederken Ali Talak, Birol Soylu, Hasan Arslan gibi etkin kampanya dönemi geçiren adaylar bir adım öne çıkıyor. İlçe örgütünde yıllara dayanan gücüyle Ali Rıza Koçer sessiz ama derinden yürüyüşüyle ipi göğüsleyeceği izlenimi verirken AK Parti’nin de değerlendirmeye aldığı Dr. Mehmet Baz’ın da son düzlükte en dış kulvardan atak yaptığı gözleniyor. Hatta Dr. Baz’ın örgüt içinde sürpriz ve önemli destekler bulduğu yorumları da yapılıyor.
Sonuç itibariyle İzmir Büyükşehir metropolünün 7 ilçesini masaya yatırdık. Liste üzerine liste yayınlayan meslektaşlarım kadar iddialı olmadığım dikkatinizi çekmiştir.
Asıl savaşın İzmir’in metropolünde verileceği görünen köy kadar yakın ve netken ‘banko, belki, sürpriz’ listeleri yapmak akıl karı olmazdı. Ya da İzmir’in en dış ilçesi 30-35 bin nüfuslu Kınık’ta yaşanan iktidar kavgasını gördükten sonra yarım milyonluk metropol ilçelerde yaşanacaklardan korktum diyelim.
Bekleyip, göreceğiz nasılsa. 3-5 gün sonra… 9 Şubat akşamı dananın kuyruğu kopacak. Biz de kopan kuyruğun ardından kimin kimin desteğiyle ayakta durduğunu anlatmaya çalışacağız.