GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Muhittin AKBEL
YAZARLAR
8 Eylül 2023 Cuma

Bir rüya görmüş gibiyim İsmet!

İşgal edildiği gün...

Yani 15 Mayıs 1919'da, kurtuluş savaşının başladığı yer olan İzmir...

İşgalin sona erdiği gün, yani 9 Eylül 1922'de...

Kurtuluş savaşının da sona erdiği yerdir, bu güzeller güzeli şehir...

Böylesine anlamlı iki özelliği üzerinde taşıyan başka bir şehir yok dünyada...

Yarın, 9 Eylül Cumartesi günü...

Atatürk’ün adını anmamakta ısrar edenlere…

Onun bıraktığı eserleri sudan ucuza satıp savuranlara…

Adını statlardan bile silmeye kalkanlara inat…

Atatürk ve silah arkadaşlarını minnetle, şükranla yad ederek…

Coşkuyla, heyecanla, İzmir'in düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yıldönümünü kutlayacağız.

Her zaman olduğu gibi balkonlara ay yıldızlı Türk bayrakları asılacak.

Minikler, babalarının omuzlarında, ellerindeki Türk bayraklarını sallayacaklar, sağdan sola, soldan sağa...

Atlı süvariler, hepimizi o günlere götürecek...

Sonra Türk Yıldızları ve Solo Türk'ün gökyüzünü yırtarcasına bağıra bağıra yapacağı gösteriyi izleyeceğiz.

Akşam olunca, Fener Alayı'nın o muhteşemliğinde yerimizi alacağız.

Ay yıldızlı bayrağın altında, yanında yürüyecek binlerce İzmirli...

Hep bir ağızdan, İzmir'in dağlarında çiçekler açar, diye haykıracağız.

***

İzmir'in düşman işgalinden kurtuluş gününü kutlarken...

Filmi biraz geriye saralım, 9 Eylül 1922 sabahına gidelim.

Belkahve sırtlarındaydı Gazi Mustafa Kemal Paşa...

Dalmış uzaklara, İzmir'i seyrediyordu.

Sabah ezanı okunuyordu o sırada...

İzmir'i seyrederken, 3 yıl 3 ay 22 gün süren kabusun bittiğini görüyordu.

Görüyordu, İzmir'in dağlarında çiçekler açtığını...

Yüzünde tatlı bir tebessüm oluştu.

İsmet Paşa'ya, "Biliyor musun İsmet, bir rüya görmüş gibiyim" dedi.

***

Başkomutan Mustafa Kemal Paşa'nın "Millete Beyanname"si okundu, 12 Eylül 1922'de, yüce Meclis'te...

"Büyük ve asil Türk milleti" diye başlar sözlerine Mustafa Kemal...

Özetle, şöyle devam eder:

"Ordularımız, 9 Eylül 1922 sabahı İzmir'imizi ve yine 9 Eylül 1922 akşamı Bursa'mızı zafer ile kurtardılar.

Akdeniz, askerlerimizin zafer nağmeleriyle dalgalanıyor.

Asya İmparatorluğuna yeltenen küstah bir düşmanın savaş meydanlarına gelmek cesaretinde bulunan ordu komutanları ile kumanda heyetleri, günlerden beri Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti'nin savaş esirleri olarak bulunuyorlar.

Düşmanın Başkomutan tayin ettiği General Trikopis; her kurtuluş çaresini denedikten sonra nihayet maiyetindeki generaller ve kurmayları ve kumanda ettikleri ordunun elinde kalabilenleriyle teslim oldu.

Aziz Türk Milleti.

Ordularımızın yeteneği ve gücü, düşmanlarımıza dehşet, dostlarımıza güven verecek bir olgunlukla ortaya çıktı. Millet orduları, on dört gün içinde büyük bir düşman ordusunu yok ettiler.

400 kilometrelik aralıksız bir takip yaptılar. Anadolu'daki bütün işgal edilmiş olan topraklarımızı geri aldılar.

Bu zafer, yalnız senin eserindir. Çünkü İzmir'imizi siyasi hırslar sonucunda adeta bir memnuniyet içinde düşmana teslim eden heyetlerle, milletin hiçbir ilgisi yoktu.

Büyük ve soylu Türk milleti...

Anadolu'nun kurtuluş zaferini kutlarken, sana İzmir'den, Bursa'dan, Akdeniz'in ufuklarından, ordularının selamını da sunuyorum."

***

Yarın, 9 Eylül...

İzmir'in kurtuluş bayramı...

İzmir, hem kurtuluşun, hem de kuruluşun sembol kenti.

Böyle bir şehirde yaşıyor olmanın dayanılmaz mutluluğunu yaşıyoruz.

Kutlu olsun kurtuluş bayramımız!