GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
12 Eylül 2018 Çarşamba

Aziz Bey neden koltuğu için başkasını işaret etsin?

Bu iş biraz Acun Ilıcalı’nın…

10 yıl önce Türkiye’ye sevdirdiği…

“Var mısın, yok musun?” yarışmasına benzedi…

Kocaoğlu söz verdi…

1 Ekim’de…

Yani, seçime tam “altı ay” kala…

Ya “Varım” diyecek ya da “Yokum”

Sözünü tutar mı?

Türkiye’de ve İzmir’de olağanüstü bi’şi olmazsa…

Hiç şüphesiz, evet…

***

Tam bu “tarihi karar”ı öğrenmemize…

19 gün kala…

CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel ne dedi?

“Aziz Kocaoğlu bu konuda kendi iradesi ve kararıyla aday da olabilir, başka bir arkadaşımızı da işaret edebilir, (Ben yokum) da diyebilir…”

Ve…

Ardından ekledi, en can alıcı cümleyi:

“Aday olmaması durumunda, kaos yaratılmasına asla izin vermeyiz…”

***

Hayırlı olsun…

Ben şahsen…

Sadece, Deniz Yücel’in sıraladığı üç alternatiften…

Birine takıldım…

Ne demek acaba?

“Başka bir arkadaşımızı da işaret edebilir?”

95 yaşındaki CHP’nin genelinde…

En tepeden en alt kademeye…

Böyle bi’şi vaki mi?

Deniz Baykal, genel başkanlığa veda ederken…

Kılıçdaroğlu’nu işaret etti mi?

Etmedi, ne dedi örgüte?

“Kendi aranızda çözün!” dedi…

Kocaoğlu’nun…

Eğer ki, “veda” ederken…

Yerine bir ismi…

Bırakın “tavsiye” etmesini…

Parmağı ile “işaret” etmesi bile…

Kendisini partisinin üst kurullarının yerine koyması…

Anlamına gelir ki…

Bunun tam karşılığı “yerindelik”tir…

Yani…

O karar verici kişinin ya da kişilerin…

Yerinde olma durumudur…

Hiç hoş karşılanmaz…

Zaten…

Bir parça Aziz Bey’i tanıyan…

“Koca Başkan”ın bunu yapmayacağını iyi bilir!

Kaldı ki…

Bunu neden yapsın?

***

Şunu diyenler çıkabilir?

Aziz Bey bu 15 yıl içinde Genel Merkez’e dayatma yapmadı mı?

Kabul…

İzmir gibi bir kentin kendine güvenen “Koca Reisi”

Politikası gereği…

Belli ölçüde Ankara’ya “gönül baskısı” yapabilir…

Hatta…

255 gün önce(!)…

“Bu kentte uzlaşı ile il başkanı seçelim…” sözleri ile…

Kendisini de ortaya atmış olabilir…

Veya…

Yerel seçim öncesi…

Eğer ön seçim filan yapılmıyorsa…

“Şu, şu ve şu arkadaşlarla çalışamam…” da diyebilir…

Eğer güçlü ise…

Alternatifsiz ise…

Bir ölçüde isteklerine “okey” çekilebilir…

Ne de olsa…

Seçilecek “küçük başkanlar”la o çalışacak…

Ama…

1 Ekim’de…

Kocaoğlu, kalkıp da…

“Gidiyorum, benden buraya kadar…” derse…

Padişahlık düzeninde olduğu gibi…

Kılıçdaroğlu’nun kapısını tıklatıp…

“Size falancayı yerime öneriyorum…” demez, diyemez!

CHP Lideri de…

O’na…

Asla ve asla…

“Kimi tavsiye ediyorsunuz Aziz Bey?” diye sormaz…

Sormaması gerekir…

***

Bitiriyoruz…

CHP’nin İzmir Büyükşehiri kaybetmesi…

“Büyük Başkan Adayı” kim olursa olsun…

Zor bir hadise gibi görünse de…

Seçim bu, hiç belli olmaz…

Bu nedenle…

Genel Merkez’in aday belirleme sürecinde…

Hadise yaratmadan…

Kırgınlıklara ve ayrışmaya neden olmayacak yöntemi…

Ön seçim, merkez yoklaması, anket…

Artık adını ne koyarsanız…

Bir an önce hayata geçirmesi gerekir…

Nokta…

Sonsöz: “Unutma; senin için başkasından vazgeçen, bir gün mutlaka başkası için senden vazgeçer… / Hz. Mevlana…”