GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
8 Eylül 2018 Cumartesi

Yeni değil, bir asır önce de İzmir kokuyordu

Önce İzmir’in belirli bölgelerinde yayıldı sessiz sedasız…

İğrenç bi’şekilde…

Son günlerde ise…

Bütün İzmir’i sardı…

İzmir’in havası resmen “çürük yumurta” kokuyor!

Vatandaş çıldırtan İzmir sıcağında…

Balkona çıkamaz hale geldi…

Bırakın balkon keyfi yapmayı…

Pencereleri açmaya korkuyoruz…

Genzi yakan, midenizi bulandıran bir kokuyu…

“Yarabbi şükür…” diyerek…

İçimize çekiyoruz…

Kimse ne olduğunu bilmiyor…

Ya da…

Biliyor ama kenti bilgilendirmiyor…

Ne Valilik’ten bir açıklama…

Ne Büyükşehir’den bir uyarı…

Sanki bu şehri yönetenler bu şehirde yaşamıyor!

Ya da burunlarında bir “arıza” var!

Bu kentin nüfusu 4.5 milyon dostlar…

Azıcık saygı…

 

***

 

Yıllarca Meles’ten gelen kokuya…

İki nesildir alışmıştık…

O resmen “b…” kokusuydu!

Bu “çürük yumurta” kokusu…

 

***

 

Ben Güzelyalı’da oturuyorum…

Bir buçuk asır önce oralara “Reşadiye” diyorlarmış…

Hikayeye bak…

1930’lu yıllarda İzmir Belediyesi önemli bir görev(!) için…

Kolları sıvıyor…

Görevleri, “Cumhuriyet rejimine uymayan” mahalle isimlerini değiştirmek…

Önce, “Sultan Reşad”ı hatırlattığı için…

Bizim oradan başlıyorlar…

Şimdiki Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nin bulunduğu yerde…

Poligon Deresi’nin oluşturduğu bataklıklar…

Özellikle yaz aylarında çok kötü kokuyor…

Hatta sıtma salgını bile yaşıyor o bölge…

İroni yapmayı seven İzmirliler…

Belediye Meclisi üyelerine dayatıyor:

“Madem Reşadiye adını kaldıracaksınız, o zaman buraya (Kokaryalı) diyelim… Çektiğimiz ızdırap hiç olmazsa tarihe geçsin…”

Meclis üyeleri “kara mizah”tan bi’haber…

Hemen kabul ediyorlar…

Artık o bölgenin adı “Kokaryalı” oluyor…

Aradan yıllar geçiyor, belediyede jeton düşüyor…

Ve…

Bu kez “Nazire yapalım bari…” diyorlar…

Bir gecede…

“Kokaryalı” oluyor “Güzelyalı”

İyi mi?

 

 

***

 

Dönelim bugün İzmir’deki iğrenç kokuya…

Kimi, Harmandalı’yı işaret etti; “Çöp dağları kokuyor!” dedi…

Biri kalktı; “Büyükşehir kanalizasyonu Körfez’e akıtıyor” yorumu yaptı…

Bazıları, “Dereler kokuyor” kehanetinde bulundu…

Yarım asırlık üniversitelerimiz bile…

Sus, pus…

Bırakın “bilimsel” bir tahmini…

“Bi’ekip kuralım, koku nereden geliyor, bulalım…” diyen de yok!

 

***

 

İzmir’deki “çürük yumurta” kokusu…

Kent siyasetine de damgasını vurdu…

AK Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül

İğrenç kokunun önce nedenini açıkladı:

“Çiğli’deki arıtma çamurları ve kanalizasyon altyapısı yetersiz…”

Sonra yardım eli uzattı:

“Aziz Kocaoğlu, eğer bu konuda çözüm üretemiyorsa, (çaresiz kaldık) diyorsa bize gelsin… Sorunun çözümü için ortak hareket edelim... Sıkıntıyı giderelim…”

Finalde de siyaseten uyarı yaptı:

“Pis kokuya rağmen yeni de İzmirli bize oy verir diye düşünenler, cevabını sandıkta alacaktır…”

 

***

 

Ve, dün…

40 küsur yıllık dostum…

Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi eski akademisyenlerinden…

Uzun bir süre…

Hayatını vakfettiği üniversitede…

Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürlüğü de yapan…

Prof. Dr. Ümit Erdem hoca ile konuştu…

Çarpıcı haberlerin imzası bizim Mehmet İşler

Söyledikleri ibretlik…

Herkes “derin uykudan” uyansın diye…

Minik bölümünü takdim ediyorum…

Siz yine de Mehmet İşler’in haberini okuyun…

Diyor ki Prof. Dr. Ümit Erdem:

 

“Aliağa’daki sanayi kuruluşlarının yarattığı kirlilik kokuya neden oluyor… Kükürtle ilgili gazlar hidrojen sülfüre dönüştüğü zaman nemle kükürt dioksit oluyor… Kuzey rüzgarlarının etkisiyle koku İzmir’e çöküyor… (Büyükşehir buna çözüm bulsun…) diyorlar… Büyükşehir ne yapacak? Gidip fabrikaları mı kapatacak?”

 

Nokta…

 

Sonsöz: “Fark edilemeyen acıları fark ederek yaşamak, kabuk bağlamayan yaralarla yaşamak gibidir… / Zata…”