GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Nedim ATİLLA
YAZARLAR
19 Mayıs 2024 Pazar

19 Mayıs 'yorulmadan' ilerleme günüdür

19 Mayıs, Türkiye’yi aydınlığa kavuşturan, Cumhuriyet’le buluşturan bir dönüm noktasıdır.

Halkının yurt sevgisini, bağımsızlığı ve onuru için neler yapabileceğini, parlak geçmişini çok iyi bilen Büyük Atatürk, tüm gücünü ve desteğini Ulusundan alarak, 19 Mayıs 1919’da kurtuluş sürecini başlatmıştır.

19 Mayıs, bağımsızlık ve özgürlük umutlarımızın inanca dönüştüğü, ulusal değerlerin yeşerdiği, kurtuluş ateşinin yakıldığı gündür.

19 Mayıs, bağımsızlığa, aydınlığa ve geleceğe olan inancın adıdır.

Büyük Atatürk Samsun’a çıkarken, milli birliği sağlayarak ülkesinin kurtuluşunu ve ardından yeni, çağdaş bir devletin kurulmasını amaçlamış, bu amacını bağımsızlığa yürekten inanan gençlerle gerçekleştirmeyi tasarlamıştır.

Kurtuluş Savaşı’nın kazanılmasıyla yalnızca yurt toprakları kurtarılmamış, aynı zamanda yurttaşlarımızın düşünce ve duygularının ortak ürünü olan, halk egemenliğini öne çıkaran lâik, demokratik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti de kurulmuştur.

Ulusumuzun çağdaş dünyayla bütünleşmesini olanaklı kılan Cumhuriyet’in ilanıyla tarihimizin en büyük aydınlanma savaşımı başlatılmış, siyasal, ekonomik, hukuksal ve toplumsal reformlar, kısa sürede yaşama geçirilmiştir.

Atatürk, insanlığın tarih boyunca yetiştirdiği en büyük önderlerden biridir. O, bilgisi, sevgisi, hoşgörüsü, barışçılığı, erdemli ve demokrat kişiliği ile tüm insanlığın saygı duyduğu örnek bir devlet adamıdır.

Atatürk, toplumun barış, huzur ve güvenlik içinde yaşaması, gelişmesi, çağdaşlaşması ve demokratikleşmesi için gerekli ortamı oluştururken, toplumu ümmet anlayışından kurtararak, ulus olma bilincine kavuşturan yeniliklere öncelik vermiş ve bunun için Cumhuriyet’in temeline ulusal egemenlik ve lâiklik ilkelerini yerleştirmiştir.

Türkiye, Cumhuriyet rejiminin kurulmasıyla demokrasi, çağdaşlaşma ve aydınlanma yolunu seçmiş, geçen 104 yılda bu amaç doğrultusunda büyük atılımlar gerçekleştirmiştir.

Türkiye’yi, lâik ve demokratik devlet ve toplum yapısıyla örnek alınan, çağdaş ve akılcı çizgide ilerleyen, bilgi çağını yakalamış, mutlu bir ülke olarak gelecek kuşaklara bırakmak en önemli sorumluluğumuzdur.

Devlet ve toplum olarak bizlere düşen en büyük görev, lâik, demokratik Cumhuriyet’in kazanımlarının değerini iyi bilmek, onları her koşulda korumak ve aydınlanma devrimini yarınlara taşımaktır.

Sevgili Atamızın Türk gençliğini demokrasiyi özümsemiş, evrenselliği yakalamış, tarihini ve öz değerlerini iyi bilen, bilimin ve aklın üstünlüğünü benimseyen, eleştirel düşünce sistemine sahip, bilgiye önem veren, üretken, ileri görüşlü, düşünceye saygılı, sorunlara duyarlı, Türkçe’yi doğru kullanan, okuyan ve araştıran çağdaş bireyler olarak görmek samimi dileği idi…

Gençlerimizin çağdaş dünyanın katılımcı bireyleri olarak, dogmalardan uzaklaşıp, düşüncelerini özgürleştirerek bilinçlenmesi, yönlendirmelerden ve baskılardan etkilenmeden her zaman çağdaş olanı ve en iyisini araması, hayal gücünü ve yaratıcılığını geliştirmesi bugün de çok önemlidir.

Gençlerimiz çağdaş uygarlık düzeyine ulaşılması sürecinde en büyük gücümüzdür.

Ülkemizin ve insanlığın umudu ve mutlu yarınların güvencesi gençlerimizdir.

Demokratikleşme sürecini tamamlamış, bilgi toplumunun ölçütlerini yakalamış, kültür ve sanatta, bilim ve teknolojide, sporda, yaşamın her alanında dünyanın gelişmiş ülkeleri arasında yer alan, uluslararası toplum içinde saygın yeri bulunan güçlü Türkiye hedefine, çağdaşlığın ve ilericiliğin savunucusu Cumhuriyet gençlerinin katkılarıyla ulaşacağız.

İnsanlığın özlemini duyduğu, savaşların yaşanmadığı, barışın, sevginin, kardeşliğin ve hoşgörünün egemen olduğu mutlu bir dünyaya, gençlerimiz öncülük edecek… Buna inanıyorum.

Atatürk’ün bilgisizliğe, dogmalara ve geri kalmışlığa karşı açtığı savaş, halkımızın evrensel değerleri özümsemesi ve çağdaş yaşamı kısa sürede benimsemesiyle kazanılmıştır.

Atatürk’e sevgimizi ve bağlılığımızı göstermek istiyorsak, O’nu ve en büyük eseri Cumhuriyet’i daha iyi anlamalı, düşüncesini ve felsefesini özümsemeli, Cumhuriyet’in değerlerini her koşulda korumalıyız.

Atatürk’ün Cumhuriyet’i gençlere emanet etmesi, gençlere olan inancının, sevgisinin, güveninin göstergesidir.

Atatürk’ün ilke ve devrimleriyle aydınlattığı yolda “yorulmadan” ilerlemek, Cumhuriyetimizi korumak, yeni eserlerle güçlendirerek, sonsuza değin yaşatmak konusunda gençlerimizin üzerine düşeni yapmak için, olumsuzluklara aldırış etmeden her koşulda çaba göstereceğine, gerektiğinde sorumluluk almaktan kaçınmayacağına yürekten inanıyorum….

Atatürk’ün Gençliğe Seslenişi’ni mutlu yarınlara ulaşma çabalarımızın en önemli yol göstericisidir. Bu dün de böyleydi, bugün de böyle, yarın da böyle olacak.

19 Mayıs’ın gençlere bayram olarak armağan edilmesi, halkımızın onlara verdiği değerin önemli bir göstergesidir.

Büyük Atatürk’ün “Gençler! Benim gelecekteki emellerimi gerçekleştirmeyi üstlenen gençler! Bir gün memleketi sizin gibi beni anlamış bir gençliğe bırakacağımdan dolayı çok memnun ve mesudum” sözleri, gençlere ne kadar güvendiğini en iyi biçimde ortaya koyar.

Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı’nı bu düşüncelerle kutluyor, başta Büyük Atatürk olmak üzere, Kurtuluş Savaşı’nın kahramanlarını rahmet ve şükranla anıyorum