GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
25 Haziran 2016 Cumartesi 12:23

Sındır’dan Kent Konseyleri zirvesinde başkanlara sitem!

CHP Genel Sekreteri Sındır, Kent Konseyleri Platformu’nun Genel Kurul Toplantısı’na katılmayan Kocaoğlu’na üstü kapalı bir şekilde sitem etti. Sındır, “En azından İzmir'deki yerel yöneticiler ya da onların temsilcilerinin bu salonda olması gerekiyordu” dedi.

EGEDESONSÖZ - Türkiye Kent Konseyleri Platformu 19. Genel Kurul Toplantısı, Buca Belediyesi ve Buca Kent Konseyi'nin ev sahipliğinde, Kaya Termal Otel'de gerçekleşti.

CHP Genel Sekreteri Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Buca Belediye başkanı Levent Piriştina, Avcılar Belediye Başkanı Dr. Handan Toprak, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ve Türkiye'nin farklı illerinden kent konseyi başkanlarının katıldığı toplantıya CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selin Sayek Böke, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş programda konuşmacı olarak yer almalarına rağmen katılmadı.

KOCAOĞLU’NA ÜSTÜ KAPALI SİTEM
CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır, Türkiye Kent Konseyleri Platformu 19. Genel Kurul Toplantısı'na konuşmacı olarak davet almasına rağmen katılmayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ve Başkan Pekdaş’ın yanı sıra salondaki görüntüye de sitem etti.

Kent konseylerinin daha etkin daha verimli hale getirilmesi için düzenlenen toplantıya ev sahibi İzmir'in yerel yöneticilerinin katılmamasının üzücü olduğunu belirten Sındır, "En azından İzmir'deki yerel yöneticiler ya da onların temsilcilerinin bu salonda olması gerekiyordu. Kent konseylerinin belediye başkanları, belediye meclis üyelerinden ayrı gayrı, karşı karşıya gelen bir yapı gibi düşünülmemesi gerektiğinden hareketle yerel yönetimlerin sivil inisiyatifle bir arada olması, en azından duygu ve düşünce birliği sağlamak adına iyi olurdu. Bu üzüntümü belirtmek istiyorum" dedi.

BURADA OLMALARI GEREKİYORDU
CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır’ın konuşmasından satır başları şu şekilde:

Türkiye Kent Konseyleri Platformu'nun çok değerli üyeleri, sizler kent konseyini fiilen iyileştirmek daha etkin, daha verimli hale getirmek için bir araya geliyorsunuz. Bir sitemimi bir üzüntümü de ifade etmek istiyorum. En azından İzmir'deki yerel yöneticiler ya da onların temsilcilerinin bu salonda olması gerekiyordu. Evet kendi konseyleri burada. Ama kent konseylerinin belediye başkanları, belediye meclis üyelerinden ayrı gayrı, karşı karşıya gelen bir yapı gibi düşünülmemesi gerektiğinden hareketle yerel yönetimlerin sivil inisiyatifle bir arada olması, en azından duygu ve düşünce birliği sağlamak adına iyi olurdu. Bu üzüntümü belirtmek istiyorum" dedi.

BİRLİK VURGUSU…
İzmir'de sürdürülebilir kalkınmayı hedefliyoruz. Yerel Gündem 21 toplantılarına başladık. Çalışmalar yaptık, toplantılarda çok verimli sonuçlar ürettik. Ama tabi uygulama anlamında olması gereken noktada olunamadı. Yerel Gündem 21 toplantılarının bu anlamda misyonu tamamladığını söyleyemem. Bütün dünyada kalkınma, demokrasi ve adem-i merkeziyetçilik üç ana unsurdur. Ademi merkeziyetçilik, yani merkezi yönetimin yetkilerini yerele mümkün olduğunca devretmesi. Merkezi yönetime bir anayasa, bir ana omurga dersek, onun içini dolduran, uygulamada insana ve yaşama dokunan bütün dünyada yerel yönetimlerdir. Esas olan daha sağlıklı, daha doğru, daha hızlı hedefe ulaşabilmenin koşulu karar alma, planlama ve uygulama sürecinde birlikte hareket edebilmektir. Çok seslilik ama tek yürekliliği kastediyorum.

KENT KONSEYİ BELEDİYE BAŞKANINA ALTERNATİF OLMAMALI
Ben geçen dönem belediye başkanlığı yapmış bir insan olarak Bornova'da kent konseyinin kuruluşunda başkanlık yaptım. Kent konseyinin ilk bir araya gelişi, uygulanması, kadınların ve gençlerin de sürecin içinde etkin olmasını yaşadım. Bir takım maddi ve manevi sıkıntıların olduğunu biliyorum. Kent konseylerinin, belli konularda kentin gereksinimlerinin ifade edildiği ama kararın belediye başkanı ve belediye meclisinde olduğu, varlık olarak var olan ama fonksiyon olarak çok fazla etkisi olmayan biraz ortada kalmış yapılar olduğunu söylemem gerekir. Bunu iyileştirmek başta belediye başkanının iradesinde… Kuraları koymak ve o kurallar çerçevesinde hareket etmek gerekir. Kent konseyinin asla ve asla belediye başkanını koltuğundan eden, alternatif bir yerel yönetim pozisyonuna sokulmaması gerekir.