GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
13 Ağustos 2023 Pazar 20:09

Güzelbahçe seçiminde 'delegelere baskı' iddiasına 'İnce' tepki: Ben değilsem yapanı açıkla!

CHP Güzelbahçe İlçe Başkanlığı seçiminde Belediye Başkanı Mustafa İnce'nin delegelere baskı kurduğu iddiası tartışmalara neden oldu. Başkan İnce, "Madem baskıları belediye erki yapıyor o zaman ben mi yapıyorum açıkla. Ben yapmıyorsam yapanı açıkla. Neden beni zan altında bırakıyorsun? Bugün beni en çok sevindiren olay çok yeni yüz var. Burada bunu söyleyenler hepsinden daha iyi biliyorsunuz bunu" dedi.

EGEDESONSÖZ- Devrim Seyrek ve Vural Gezer'in yarışına sahne olan CHP Güzelbahçe Kongresi'nde delegelere Seyrek lehine baskı kurulduğu iddiası tartışma yarattı. Kürsüde belediye başkanı Mustafa İnce ile  Meclis Üyesi Aras Kaynarca arasında gerginlik yaşandı. Kaynarca’nın söz alması sırasında kürsüden ‘Belediye kanadından delegelere baskı yapılıyor’ sözleri sonrası İnce’den tepki geldi. 

Başkan İnce oturduğu sıralardan Kaynarca’ya ‘Sende bu yönetimin içindesin. Söyle o zaman, isim ver!’ diye tepki gösterdi. Salondan ‘müdahale etmeyin’ sözlerinin yükselmesi sonrası arkasına dönen İnce ‘sana mı soracağım!’ diyerek  yanıt verdi.

İNCE: MERT GİBİ MEYDANA ÇIKSAYDINIZ!
Söz alarak eleştirilere yanıt veren Başkan Mustafa İnce, “Farklı bir konuşma hazırlamıştı ama… Süreç beni de konuda söz almaya itti. Söyleyecek çok sözüm emeğim var. Partim ile birlikte hareket ettiğim 1992 yılında Narlıbahçe’de üyeliğim ile başlayan, süreç içinde bu partide tek başına çiftçileri temsil etmiş birisiyim. CHP’de meclis üyeliği yapmış ve sizlerin parti büyüklerimizin teveccühü ile bu güzel ilçeyi yönetebilmenin onurunu yaşamış birisiyim.  İlçe belediye başkanlığı görevini aldıktan sonra bütün ilçe başkanlarım ile uyum içinde çalışacak belediyedeki her işlemi onların onayına sunmuş örgütümden habersiz iş yapmamış birisiym. Vardır herkesin hataları eksiği. Güzelbahçe’de doğmuş, eğitimine burada başlamış, eğitimin ardından işimi evimi kurmuşum ve belediye başkanı olmuşum. Benim gideceğim bir yerim yok. Ben bir leke geldiğinde bana önce size geleceğini bilerek davrandım bu güne kadar. Burada söylemler benim de olduğum gibi dikkatli düşünülmeli. Delege baskı altında… Bunu kabul edebilir misiniz? Bunu parti üyeliğinize, CHP’liliğinize kabul ettirebilir misiniz? Böyle bir şey olabilir mi? Madem baskıları belediye erki yapıyor o zaman ben mi yapıyorum açıkla. Ben yapmıyorsam yapanı açıkla. Neden beni zan altında bırakıyorsun? Bugün beni en çok sevindiren olay çok yeni yüz var. Burada bunu söyleyenler hepsinden daha iyi biliyorsunuz bunu. Biz burada CHP'yi her seçimde hiçbir zaman bir puan aşağıya düşürmedik. Hep birlikte çalıştık. Partimizin bir ihtiyacı oldu da belediye başkanı yalnız mı bıraktı. Ben yanlış bir adam mı aldım? Size danışmadan bir şey mi yaptım. Neden zan altında bırakılıyorum? 2009'dan beri belediye başkanlığı sürecinde memur ve işçi sendikaları ile yaptığım tüm anlaşmalar uzlaşma masasında bitmiştir. Hiçbir eylem grev duyamazsınız. Evet çalışanlarımız mağdur ancak belediye bütçemizde mağdur. Hepimizin bütçesi enflasyonda erdi. Sendikamız ile yeni ek sözleşmeler yaparak arkadaşları bütçemize göre en iyi şartlar vermeye çalıştık. Bugün itibari ile personelimize 1 kuruş borcumuz yoktur. Bir arkadaşımız ile uyuşamadım. Her gün sosyal medyasından genel başkanımıza hakaret etti. Benim genel başkanıma hakaret edeni ben bu belediyede tutmam. Gelsin hakkını alsın gitsin dedim. Beni baskı yapmakla işçinin hakkını yemekle mi suçlayacaksınız? Ben tüm emeğimi partim için harcadım, bundan sonra da partim içinde harcayacağım.  Yarışalım... Yarış güzeldir. Yarışalım ama yarışırken bunun kendi aramızdaki kurallara göre yapalım.  İlçe başkanı partimizin genel kuralları doğrultusunda kendisine görev üstlendi. Kapsayıcı bir liste istedi. Bu listenin hazırlığını elinden geldiğince yaptı. Benim bildiğim bir çok kişiye telefon etti, tek tek aradı. Belki atladığı kişiler olabilir. CHP meclis grubu ne kadar kendi içinde aile ise burası da bir aile. Bundan da sakınca görmüyorum. Ben meclis grubumda üyelere hep birlikte olalım, kapsayıcı olalım diye danıştım. Biz bunun içinde partimizin içinde konuşarak ona göre davrandık. O zaman itiraz etseydiniz. Çıksaydınız mert gibi meydana! O gün çıksaydınız! Herkesin boyunu postunu görseydik, adabı ile yarışsaydık. Bizi suçluyorsanız çıkın mikrofona söyleyin. Bir haksızlık yaptıysam kendimi affetmem.  Ancak boşu boşuna yuvarlak konuşarak çarpıtmayın" ifadelerini kullandı.