GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Güncel
26 Haziran 2021 Cumartesi 16:42

Depremzedelerden yardım çığlığı: Canıma kıyacağım belki duyan olur!

İzmir'de yaşanan depremin üzerinden 8 ay geçmesi sonrası çalışmalarda sonuç alınamaması nedeniyle depremzedelerin psikolojik olarak zor durumda olduğunu belirten İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan "Vatandaş o kadar çaresiz ve umutsuz ki, intihar etmeyi düşünüyor. İnsanlar çıkmazda. Ev sahipleri kiranı öde diyor, nasıl ödeyecek, hırsızlık mı yapacak? Beni arayıp da 'Başkanım dayanamıyorum canıma kıyacağım, en azından 3-5 kişi kendini öldürürse belki sesimizi duyan olur, en azından diğer depremzede arkadaşlarımız kurtulur' diyenler var" diye konuştu.

Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - İzmir'in Seferihisar açıklarında yer alan Samos fay hattında 30 Ekim 2020 tarihinde gerçekleşen deprem sonrası kent genelinde 118 kişi hayatını kaybetmişti.

Yaşanan deprem nedeniyle yüzlerce ev hasar alırken, birçok ev ise kullanılmaz hale gelmişti. Gerek bakanlıklar gerekse yerel yönetimler kentsel dönüşüm çalışmaları için düğmeye basmıştı. Depremin üzerinden 8 ay gibi uzun bir sürenin geçmesi sonrası gerek yerel yönetim gerekse hükümet tarafından verilen yardımların tükenmesi sonrası depremzedeler için zor süreç başladı.

Yaşanan süreçte depremzedelerin çok zor durumda olduğunu belirten İzmir Depremzedeleri Dayanışma Derneği (İZDEDA) Başkanı Haydar Özkan, Ege'de Sonsöz'e açıklamalarda bulundu.

SESİMİZ DUYULMUYOR
30 Ekim depremi sonrası kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini belirten İZDEDA Başkanı Haydar Özkan, "Depremin üzerinden 8 ay geçti ve kimse bizle ilgilenmiyor. Depremzedeler arasında bile ayrıştırma yoluna gidiliyor. Proje alanı içi diye ikiye bölünmüş durumda şu an depremzedeler. Sürekli mesaj alıyorum depremzedelerden. Memleketime gideceğim evimi satıyorum diyenler, hissemi satıyorum diyenler, umudunu kesip 'biz bu durumda kurtulamayacağız' diyenler var.  Hatta ve hatta çok sayıda intihar mesajı dâhil var… Evine ekmek götüremediği için intihar edeceğini söyleyen depremzedelerimiz var bizim. Ancak sesimiz duyulmuyor. Evet çok acı bir durum ancak şu an İzmir depremi mağdurlarının durumu tam olarak bu" diye konuştu.

İNTİHAR MESAJLARI ALIYORUM
Verilen yardımların tükendiğini ve kiracılar ile ev sahiplerinin karşı karşıya kaldığını belirten Özkan, "Yapılacak çalışmalarda umudunu kesen vatandaşlarımızın içinde artık o kadar zor durumda kalanlar var ki insanlar canına kıymak istiyor… Belediyenin verdiği 10 bin TL ile hükümetimizin yardım etmiş olduğu 13 bin TL yardımlar 8 ayda tükendi. Ev sahipleri ile kiracılar karşı karşıya geldi. İnsanlar almış olduğu evlerin borcunu öderken bir yandan da kira ödemeye çalışıyor. Proje alanındaki evlerin 130 metre kare içinde 80 metrekareye indirdi.  5 kişi yaşayanlar vardı. İnsanlar ne nasıl bir evde oturacağını biliyor ne de ne kadar para ödeyeceğini biliyor. Bu da insanları çıkmaza sürüklüyor. Vatandaş o kadar çaresiz ve umutsuz ki, intihar etmeyi düşünüyor. İnsanlar çıkmazda. Ev sahipleri kiranı öde diyor, nasıl ödeyecek, hırsızlık mı yapacak? Beni arayıp da 'Başkanım dayanamıyorum canıma kıyacağım, en azından 3-5 kişi kendini öldürürse belki sesimizi duyan olur, en azından diğer depremzede arkadaşlarımız kurtulur' diyenler var. Bakın artık bu seviyeye gelmiş durumda bizim vatandaşlarımız" ifadelerini kullandı.

BİR DARBE DE DASK'TAN GELDİ
Deprem sonrası depremzedelerin en büyük umutları arasında yer alan DASK'tan depremzedelerin aldığı ücretlerin çok düşük seviyede kaldığını belirten Özkan, "Burada tabii insanları intihara sürükleme noktasındaki bir büyük sorun da Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK)… İnsanlar sigorta ödüyor ancak bir çok insan evinin değerinin yarısını bırakın 15-20 bin TL gibi ücretler alabildi sadece. İnsanların deprem anındaki umuduydu bu sigortalar ancak bizlere bir darbede DASK'tan geldi" dedi.

TÜM YÜK BİZE BIRAKILDI
Depremzedelerin tek çözüm yolu olarak derneği gördüğünü de belirten Özkan, "Buradaki bir sorunda aslında, depremzedelere psikolojik tedaviyi uygulayan kurum şu an sadece İZDEDA. Tüm sorunlar ve çözümler şu an dernek başkanı olarak bana kalmış durumda.  Bu ilde Vali var, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediye Başkanı var. Ancak şu an tüm olaylar benim üzerimden gider hale geldi. Siyasilerin açıklamaları bile bana soruluyor 'doğru mu söylüyor' diye" ifadelerini kullandı.