GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ekonomi
3 Mart 2023 Cuma 09:12

Deprem günü 'çimento manipülasyonu'nun perde arkası: Borsa’ya ‘gaz veren’ kim?

Borsa İstanbul’da deprem sonrası çimento ve beton firmalarının hisselerinde başlayan yükselişi değerlendiren ekonomist Uğur Civelek, , “Depremin ardından ilk elde panik satışlar geldi, depremin Türkiye’ye ağır bir maliyeti vardı. Küresel koşullar olumlu değildi. Altından nasıl kalkılacaktı? SPK, borsayı kapatsın mı, kapatmasın mı diye bocaladı ve kapatmak zorunda kaldılar. Bu düşüşü engellemek için iş dünyasını tehdit ederek herkesi kendi karını almaya zorladılar. Bu oyuna destek vermek amacıyla, çimento ve demir şirketlerine de spekülasyonla gaz verdiler. Oyun bundan ibaret” dedi.

Diren ÇELİK/ EGEDESONSÖZ- Türkiye, yaşanan depremlerin yarattığı ağır tahribattan çıkış yolunu bulmaya çalışıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “1 yıl içerisinde konutların teslimini yapacağız” açıklamasının ardından inşaat sektöründe seferberlik yaşanması bekleniyor.

Bina inşaatlarında ise en önemli malzeme çimento… Deprem felaketinin ardından Borsa İstanbul’da fırsatçılar çimento ve beton hisselerine adeta hücum etmişti. Tavan fiyat gören çimento ve beton hisseleri geçtiğimiz hafta adeta çakılmıştı. Yaşanan bu gelişmeler inşaat sektörünün hızlanacağı önümüzdeki dönemler için zamlı satışların olabileceği konusunu da gündeme taşımıştı.

KUR BASTIRILDI, BORSA ŞİŞİRİLDİ
Deprem öncesi ve depremin ardından borsada yaşanan iniş-çıkışları Egedesonsöz’e değerlendiren  Ekonomist Uğur Civelek, “Piyasalar spekülasyon ivmesiyle hareket eder. Hatta zaman zaman abartırlar. Deprem öncesinde ve sonrasında olanları ayrı ayı değişkenler olarak bir araya getirmek lazım. Deprem öncesinde hükümet, enflasyonun çok altında faiz oranıyla dövize yönelimi engelleyeceği eğilim içerisindeydi. Hayal peşindeydi. Bu çerçevede, yabancı, borsadan çıkarken tasarrufları borsaya iterek borsada anormal bir hareket yaratıp kendi iş adamlarına da burada yükselteceğiz diye spekülasyon yolunu ittiler. Deprem öncesinde borsa şişirilip balonlaştırılmıştı. Döviz bazında hak etmediği değerlere şişirilmişti. Kur bastırılıyordu. Borsa şişiriliyordu. Yabancı yatırımcı da bu fırsatlardan çıkıyordu” dedi.

DÜŞÜŞÜN ENGELLENMESİ İÇİN İŞ DÜNYASI TEHDİT EDİLDİ
Depremin ardından borsada panikle satışların yapıldığını kaydeden Civelek, “Depremin ardından ilk elde panik satışlar geldi, depremin Türkiye’ye ağır bir maliyeti vardı. Küresel koşullar olumlu değildi. Altından nasıl kalkılacaktı? SPK, borsayı kapatsın mı, kapatmasın mı diye bocaladı ve kapatmak zorunda kaldılar. Bu düşüşü engellemek için iş dünyasını tehdit ederek herkesi kendi karını almaya zorladılar. Bu oyuna destek vermek amacıyla, çimento ve demir şirketlerine de spekülasyonla gaz verdiler. Oyun bundan ibaret” ifadelerini kullandı.

TÜRKİYE’YE UMULAN PARA GELMEYECEK
Depremin ardından borsaya gelir gelmeyeceğini ifade eden Civelek, “Borsayı siyasi irade yönlendiriyor. Seçim finansmanı içinde kendini finanse edecek birini oraya yönlendirmiş vaziyette. Depremle Borsa hızla geriledi ve hesaplar bozulmasın diye yüksek tutmak gerekiyordu. Tekrar 5 binin üzerine çıkardılar. Gelinen noktada dış ekonomide para beklentisi düştü.  Dolar faizi 6’ya kadar yükselecek beklentisi hakim oldu. Türkiye’ye para gelmeyecek. Umulan oranda yabancıdan borsaya destek yok” şeklinde konuştu.

SEÇİMLERDEN SONRA BORSADA NE OLACAĞI BELLİ DEĞİL
Yaklaşan seçimlerin ardından borsanın seyrinin belirsiz olacağını aktaran Civelek, “Seçimler 14 Mayıs’tan sonra yapılacaksa bu tarihten sonra borsa nasıl olur kimsenin bir fikri yok. Bu oyuna girenler, 14 Mayıs’tan önce çıkmaya da çalışabilirler. Şu anda orası çok riskli bir alan. Seçimden sonra döviz bazında bugünkü fiyatların bulunabilmesi yüzde 5’ten fazlası olası değil. Bunu fırsat bilenler de çıkmaya çalışabilir. Burada bir kör dövüşü olabilir ve siyasi irade de bu işin içerisinde. Ekonomideki kurumlar da bunu desteklemeye zorlanıyorlar. Para kazanmak için bugünkü fiyatlarla bir şey alınır mı? Yüzde 1’ine bile alınmamalı” dedi.

REKABET KURULU FİRMALARI DENETLEMELİ
İnşaat malzemelerini satan firmaların kartelleştiğini vurgulayan Torbalı Ticaret Odası Başkanı Abdulvahap Olgun ise, “150 bin civarında ağır hasarlı ya da yıkık binalar var. Konuta talep artacak. Konut açığı olacak. Hem de bir göç söz konusu… Bölgeden 2-3 milyon ya da daha fazla insanın Batı’ya göçü yaşanacak. İnşaat malzemeleri fiyatları aşağı yönlü gidiyor. Talep artışı olacak. Bu konutları devletin kendisi yapmak isterse denge biraz daha değişecek. Bir taraftan da depremin verdiği etkiyle insanlarda konut alma iştahı da kesildi. Bir memur ya da işçi yıllardır biriktirdiği ile bir ev alırsa mutlu oluyor. Sonra ekranlarda binaların bisküvi gibi yıkıldığını görüyor. Rekabet Kurumu’nun çimento firmalarıyla ilgili özel bir çalışma yapması gerekir. Denetlenmesi gerekiyor. Kendi aralarındaki kartelciliğin çok rahat tespit edileceğini düşünüyorum. Depremin ardından fırsatçı pozisyonlarını gördü. Buna devam ediyorlar. Normal şartlarda da kartelcilik söz konusu. Kesinlikle bir araya gelip anlaşıp bölgesel olarak paylaşımda bulunuyorlar . Ege ve Akdeniz’deki çimento firmaları bu konuda 71 milyonluk bir ceza ile karşı karşıya kaldılar. Gündeme getirdiğimiz için de mahkemeye verdiler. Ceza aldıklarında bizim haklılığımız da ortaya çıktı” diye konuştu.