Oktay GÜÇTEKİN / EGEDESONSÖZ - 30 Ekim'de İzmir'de yaşanan depremde en fazla hasarı gören ilçeler arasında yer alan Bayraklı'da kentsel dönüşüm çalışmaları devam ederken, Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Atila Sertel'de Bayraklı ilçesi sınırları içerisinde yer alan Çay Mahallesi'nde esnaf ziyareti gerçekleştirdi.
Esnafın ve depremzedelerin son durumu hakkında Egedesonsöz'e değerlendirmelerde bulunan Sertel, Dünya Bankası kredisi üzerinden hükümete yüklendi.
İNSANLAR HALA AYAKKABISINI TAMİR ETTİRİYOR
Vatandaşın ve esnafın zor durumda olduğunu belirten Sertel, "Esnaf yakınıyor. Ekonomik anlamda satışların azlığından yakınıyorlar… Kasaplar kurban bayramından yeni çıktığı için et satışlarında düşüş olduğunu belirtti. Kahveciler salgının artmasından dolayı yeniden kapanma korkusu içindeler. Aşı olamayan insanların girmemesi konusunda bir tedbir alınması gerektiğini söylüyorlar. Ayakkabı tamircisine uğradım, hala insanlar ayakkabı tamir ettiriyorlar. 100-150 liralık ayakkabılar satılıyor ancak insanların ayakkabısının pençe değişimi yaptığını gördüm. Teknoloji değişmesi sonrası ayakkabı ücretleri ucuz gibi dururken insanlar hala ayakkabısını tamir ettiriyor. Bazı fiyatların pahalılığından yakınıyor vatandaşlar ancak esnaf da bunların girdisinin yüksek olduğunu ve o yüzden fiyat yüksekliğinin kendilerinden kaynaklı olmadığını söylüyor. Kasaplar hiç böyle bir şey yaşamadığını söylüyor. Beyaz eşyada ve boya satışında bir nalburcuya girim, pandemi döneminde tamirat-tadilat artmıştır diye düşünüyorum dedim, ancak esnaf bana Bayraklı da böyle bir şey olmadığını söyledi. Yani baktığımız zaman aslında vatandaşın yüzü gülmüyor" dedi.
,
AŞISIZLAR RİSK TAŞIYOR
Aşı kartlarının devreye girmesi gerektiğine de vurgu yapan Sertel, "Kahvecileri odası başkanının bir çağrıda bulunması lazım. Aşı kartını göstermeyen, iki aşısını olmamış ya da hiç aşı olmayan kişilerin risk taşıdığını görüyoruz. Belki de bu düzenlemenin restoranlarda da olması lazım" ifadelerini kullandı.
ESKİ DÜŞÜNCESİ ARTIK KALKTI
Vatandaşların gözünde artık ürünlerinin 'eski' diye bir ayrımı kalmadığını belirten Sertel, "Tamirat yapanlar, yani terzi, ayakkabı tamiri yapanlar. Ben 'eski' düşüncesinin kalktığını düşünüyorum" dedi.
BAYRAKLI'DA İSTANBUL MÜTEAHHİTLERİ TÜREDİ
Bayraklı'da devam eden depremzede sorunları hakkında bakanlığın verdiği soru önergesine verilen yanıtı da değerlendiren Sertel, "Yanıt vermeme başarısı bunlara ait. Ziraat Bankası’na 750 milyar dolar kredi verdiniz Tüpçüye (Yıldırım Demirören'i kast ederek) , bunu almaya başladınız mı diyoruz. Bize ‘bu ticari sırdır’ diyorlar. Sen vatandaşın vergilerinden toplanan ki Ziraat Bankası kamu malı, sen buna ticari sır diyemezsin. Konutların boyunu niye düşürdün diye bakanlığa soruyoruz ancak cevap yok. Oradan AFAD kredilerinden niye vatandaşlar yararlanamıyor diyoruz cevap vermiyor. Sorulara cevap olmayınca verecekleri cevapları da olmadığı düşünüyorum. Bunlara ‘iyi misin?’ diye sorsan bile işlerine gelmediklerinde buna bile yanıt vermiyorlar. Haksızlar ve bundan dolayı kaçıyorlar. Ben deprem bölgesinde yaşayan vatandaşların mağduriyetlerini biliyorum. İstanbul müteahhitleri türedi. Deprem öncesi 900 bin eden daireleri 350 bin vererek almaya çalışıyorlar. Çünkü oraya bina yaparlarsa 1,5 milyona satacaklar" ifadelerini kullandı.
BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ DEĞİL DEPREMZEDE CEZALANDIRILIYOR
Bayraklı'da deprem bölgesi olması nedeniyle 7 kattan 5 kata düşürülen yapılara gökdelenler üzerinden yanıt veren Sertel, "Deprem bölgesi diyorlar ve 5 kata düşürüyorlar. Tamam diyoruz ancak 350 metre ötede 50-60 kat var. Oraya gelince deprem bölgesi olmuyor da, vatandaşa gelince mi deprem bölgesi oluyor. Rantçıya deprem bölgesi değil, halka deprem bölgesi. Onlar tedbir alınıyor deniyor. Fora kazık çakılıyor diyor. Sen ver vatandaşa 60 kat, onlarda müteahhit bulup çaktırsın. Adamına göre kat artışı veriyor bakanlık. Bunu kabul etmek mümkün değil. Deprem bölgesinde yaşayan insanlara ki çocuğu emekli… Emekli parası ile almış, ona kendi dairesini tekrar satma durumunu getiriyorsun. İnsanların ödeme gücü yok zaten. Krediler de yüksek. Dünya Bankası’ndan para buldu Tunç Soyer ancak onu onaylamıyor Cumhurbaşkanı… Bununla İzmir Büyükşehir Belediyesi ya da Tunç Soyer değil depremzede cezalandırılıyor. Bölgede büyük bir sıkıntı var. 27 bin civarı insan göç etti bu bölgeden. İnsanlar yaşadıkları bölgeden göçe sürüklendiler. Yaklaşık 80 bin insan mağdur oldu bölgede. Afet bölgesi ilan edilip ona göre düzenleme yapılmalıydı ancak o da yapılmadı" dedi.