GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
19 Temmuz 2023 Çarşamba 10:04

CHP'li Polat’tan Alsancak Limanı uyarısı: Arap firmasına rahat vermeyiz!

Alsancak Limanı’nın özelleştirmesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Mahir Polat, limana talip olan Birleşik Arap Emirliği firmasını uyararak “Elimizden geldiğince onlara rahat vermeyiz. Mümkün olduğunca devredilmemesi için kamuoyu oluşturmamız azlım. Swap anlaşmaları yapıldıktan sonra kendi ülkelerindeki devredileceği bilinen firma bir dergiye röportaj veriyor ve Türkiye’nin varlık fonunun elindeki limanlarla ilgileniyoruz diye.  Kabul edilebilir, vicdanı ve hukuki bir durum değil” dedi.

EGEDESONSÖZ - Türkiye'nin en önemli limanları arasında yer alan Alsancak Limanı’nın BAE’den bir firmaya satılması ile ilgili müzakerelerin başladığının duyurulması sonrası başlayan tartışmalar hız kesmeden devam ediyor.

Başta muhalefet partileri olmak üzere birçok kademeden satışa tepki gelirken, CHP’den ‘liman İzmirli konsorsiyumda kalsın’ teklifi gelmişti.

SonSöz TV yayınına katılan CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ise süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

İZMİR LİMANI’NDAN MUAZZAM BİR YAT LİMANI ÇIKABİLİR
Çandarlı Limanı’na dikkat çeken Polat, “İzmir kentinin kurulma amacı doğal limanın burada olması. Kente hayat veren yer İzmir limanı. Liman nasıl işletilir o tartışılabilir. Benim hayalimdeki İzmir Limanı yük limanı olmanın çok  ötesinde… Bir kruvaziyer turizmi için dünyadaki önemli yerlerden biri olmalı. Limana yük gelebilir ancak yükten öte yüzülebilir körfez haline dönüşebilir, ciddi bir şekilde yat limanına evrilebilir ve muazzam bir yat limanı çıkabilir. İzmir’de yaşayan herkesin lokmasını büyütecek müthiş bir şey çıkabilir. Bunları planlıyor olmamız lazım. İzmir'in iş dünyası,belediye ve kamu kurumları ile oturup bunları planlamak lazım. Yılan hikayesine dönmüş Çandarlı Limanı’nın demir ağlarla örülerek yük limanı haline getirilmesi gerekiyor. Kurulduğu zaman Binali Yıldırım, ‘Pire yanında pire kalacak’ demişti. Keşke böyle olsaydı ve Türkiye’nin dünyanın en büyük elleşmenin en büyük limanı haline dönseydi. Maalesef bunu beceremediler. Orası ölü bir yatırım ve olta balıkçıları için hobi merkezine dönüş durumda. O projeye yatırım yaptırabiliriz. İzmir İktisat Kongresinde 100 yıl önce kabotaj kararları almış. Türk limanlarını Türkler işletir, yabancılara çekici hizmetler devredilemez gibi kanunlar çıkmış. Limanların da Türkler tarafından işletilmesi gerektiğine karar verilmiş. Mecliste de bununla ilgili konuşmuştum. Hollanda’nın işlettiği Mersin Limanı’na göre 15 dolar daha ucuz ihracat yapıyorsunuz. İhracatta özellikle rekabet gerektiren bir yerde Jak Eskinazi açıklamıştı, rakamlarımızın asgari ücretleri şu kadar, birimimiz şu kadar diye. Merak etmesin bizim kurlarla 500 doların çok altına indi. 15 dolar ciddi bir külfetti Alsancak ve Mersin limanı arasında” dedi.

GELİŞEN GÜÇLENEN BİR LİMAN HALİNE GETİRECEĞİZ!
Odaların açıklaması ile AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya’nın yorumlarının aynı olduğuna dikkat çeken Polat, “Mesaj gittiği yere gitti. Bizim onlara önerdiğimiz model İzmir iş dünyasını içinde olduğu, işletme tecrübesi olan girişimcilerle yani kamu-özel işbirliğinin olduğu bir modelden bahsettik. Burada ne kadar yatırım yapılacağına dair 2010'da dolar bazlı birim faaliyet çalışması da var. TCDD’nin elinde fizibilite raporu var. Bu liman çürümeye terk edildi.  Yapılması gereken yatırımlar yapılmayıp koca bir makine mezarlığı haline dönüştürülmüş bir liman. Yanaşma kanalları dip derinlikleri 13 metreden 11 metreye düşürülmüş. Gelemiyor adamlar. Yapılması gereken yatırımları yapmazsanız, gemi gelmezse, gemi geldiğinde de hızlı bir şekilde tahliye gerçekleştirmezseniz, niye gelsinler? Ölü, can çekişen yoğun bakımda liman haline gelirsiniz. Kamu özel işbirliğine devretmemeliler. Beraber, devletin de pay aldığı, gelişen ve güçlenen bir liman haline getireceğiz” diye konuştu.

RAHAT VERMEYİZ
Limanı alacak olan firmaya rahat vermeyeceklerini belirten Polat,  “Elimizden geldiğince onlara rahat vermeyiz. Mümkün olduğunca devredilmemesi için kamuoyu oluşturmamız azlım. Swap anlaşmaları yapıldıktan sonra kendi ülkelerindeki devredileceği bilinen firma bir dergiye röportaj veriyor ve Türkiye’nin Varlık Fonu’nun elindeki limanlarla ilgileniyoruz diye.  Kabul edilebilir, vicdanı ve hukuki bir durum değil” ifadelerini kullandı.