CHP İzmir Milletvekili, AK Parti İzmir Milletvekili Kaya’nın üslubunun İzmir’in uzlaşı ve barışçıl kültürüne zarar verdiğini belirterek, “Sivil toplum önderlerini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ve CHP’lileri terörü cesaretlendirmekle suçlayan Atilla Kaya’nın hiç mi yüzü kızarmıyor?” dedi.
Ülkenin içinde bulunduğu durumu “Ölümlerin ve acıların yarıştırıldığı, ortak tutabileceğimiz bir yasın bile kalmadığı korkunç bir dönemden geçiyoruz” ifadeleriyle tanımlayan CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’nin ‘AKP’liler ve diğerleri’ olmak üzere bölündüğünü ifade eden Bakan, diğer yandan AKP İzmir Milletvekili Atilla Kaya’nın öfkesi ve saldırgan üslubunun İzmir’in uzlaşı ve barışçıl kültürüne zarar verdiğini belirtti.
“Terörle mücadeleyi büyük bir sorumlulukla ve kararlılıkla sürdürenlere ‘istifa’ çağrısında bulunmak, terör örgütünün değirmenine su taşımakla eşdeğerdir” diyen Kaya’ya “Hükümet hangi değirmene su taşımaktadır?” diye soran Bakan, Çözüm Süreci kapsamında AKP’li siyasilerin yaptıkları açıklamaları tek tek hatırlatarak, “Sivil toplum önderlerini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ve CHP’lileri terörü cesaretlendirmekle suçlayan Atilla Kaya’nın hiç mi yüzü kızarmıyor?” dedi.
ORTAK ‘YAS’ BİLE TUTAMADIĞIMIZ KORKUNÇ BİR DÖNEMDEYİZ!
Bakan, ülkenin içinde bulunduğu durumu, “Sokaklarda ‘dava uğruna’ kendisini patlatmaya hazır, Başbakan’ın deyimiyle, ‘bir grup öfkeli gencin’ kol gezdiği bir ülke haline geldik. Patlayan bir bombanın ardından açıklama yapmak için ölenlerin kimliklerinin belli olmasını bekliyoruz. Yapılan hain saldırının kim tarafından yapıldığı belli olmadan saldırıyı kınayamıyoruz. Öyle ki patlayan bombalara gösterdiğimiz tepkilerde bile birileri çıkıp ağzımızın payını vermeye kalkışıyor. Ölümlerin ve acıların yarıştırıldığı, ortak tutabileceğimiz bir yasın bile kalmadığı korkunç bir dönemden geçiyoruz. 5 aylık milletvekilliğimiz süresince 3 intihar bombacısı kendini ülkenin başkentinde kendini patlattı, onlarca yurttaşımız sivil asker hayatını kaybetti. Belçika’da, terör saldırısı sonucu iki bakan istifa ederken bizim ülkemizde bakanlar Cibuti’de bakanlık yapar gibi bir tavır içinde” sözleriyle ifade etti.
KAYA İZMİR’İN ULAŞI VE BARIŞÇIL KÜLTÜRÜNE ZARAR VERİYOR
AKP İzmir Milletvekili Atilla Kaya’nın her konuşmasında birilerini hedef aldığını, bu öfkeli ve saldırgan tutumunun İzmir’in uzlaşı ve barışçıl kültürüne zarar verdiğini belirten Bakan, “Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, AKP’nin tüm siyasi temsilcileri kullandıkları dil ve üslupla bugün toplumda kendinden olmayan herkese öfke duymakta, tüm muhalif kesimleri düşman ilan etmektedir. AKP İzmir Milletvekili Atilla Kaya sanki Türkiye’de terörden EGİAD Başkanı sorumluymuş gibi bir tavır içerisinde. Atilla Kaya, EGİAD Başkanı’nı, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ve partimizi hedef alan açıklamalar yaparak İzmir’in uzlaşı ve barışçıl kültürüne, öfkesi ve saldırgan üslubu ile zarar vermektedir. Siyasetin sorunlara çözüm üretme makamı olduğunu, kendisinin de iktidar partisinin milletvekili olduğunu hatırlaması gerekir” şeklinde konuştu.
HİÇ Mİ YÜZÜ KIZARMIYOR?
AKP’li siyasilerin Çözüm Süreci kapsamında yaptıkları açıklamaları tek tek Atilla Kaya’ya hatırlatan Bakan şu şekilde konuştu: “AKP’nin Diyarbakır’da düzenlediği Barzani’nin de katıldığı mitingte Erdoğan, ‘Gelecek çok farklı olacak. Dağdakilerin indiğini, cezaevlerinin boşaldığını göreceğiz’ dedi. Dönemin Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’ın ‘Kandil'le direkt görüşülmesini arzu ediyorum’, Adalet Bakanı’nın ‘Öcalan bölgenin reel politiklerini iyi değerlendiriyor’, Yiğit Bulut’un, ‘Abdullah Öcalan Türkiye'nin önünü açıyor’, Mehmet Metiner’in 'Öcalan Türkiye'nin demokrasisine katkı sağlıyor’, Efkan Ala’nın, 'PKK ile AKP doğrudan görüşüyor’ ifadeleri hakkında ne düşünüyor? Sayın Kaya, Habur’daki karşılamayı hatırlıyor mu? Adına ‘demokratik açılım’ dediği süreçte toplumun farklı kesimleriyle, aydınlarıyla, sanatçılarıyla toplantılar yapıp destek isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Biz demokrasiden ve demokratikleşmeden asla korkmuyor, asla çekinmiyoruz. Bunun bedelini ödemeye de hazırız” derken, bugün sanatçıları, aydınları, akademisyenleri, hukukçuları, gazetecileri terörist ilan etmesine ne der sayın Kaya? Yalçın Akdoğan, ‘Herkes herkesle görüşüyor. HDP’lileri öcü gibi görmenin bir anlamı yok’ derken, ‘Öcalan’ın olayları okuma tecrübesi var’ derken, şimdi toplumda kendinden olmayan herkesi terörist ilan eden politik söylemlerden hiç mi utanmıyor? Diyarbakır Milletvekilleri Galip Ensarioğlu taziye çadırına gitme gerekçesi olarak, ‘O zaman Türkiye, PYD’yi terör örgütü olarak ilan etmemişti’ gibi bir açıklamayla komik duruma düşerken, sivil toplum önderlerini, Büyükşehir Belediye Başkanı’nı ve CHP’lileri terörü cesaretlendirmekle suçlayan Atilla Kaya’nın hiç mi yüzü kızarmıyor?”
HÜKÜMET HANGİ DEĞİRMENE SU TAŞIMAKTADIR?
Bakan, “IŞİD’in Türkiye’deki lideri ‘Ebu Hanzala‘ kod adlı Halis Bayancuk, İstanbul’un göbeğinde toplu namaz kıldıktan sonra ‘Bize zulmetmeye devam ederseniz Allah, sizin bize yaptığınızı başkasının eliyle size yapacaktır. Aklınızı başınıza alın’ diyerek hükümeti tehdit etmiş, Türkiye’de IŞİD yapılanmasına yönelik operasyonları kastederek de kimseden korkularının olmadığını söylemişti. ‘Suriye’nin fethedilmesinden sonra sıra Türkiye’ye gelecek. İstanbul’u da alacağız inşallah’ dediği ses kayıtlarının ortaya çıktığı Halis Bayuncuk ‘IŞİD Türkiye liderliği’ gerekçesiyle tutuklanmış, beraberindeki 96 sanıkla ‘silahlı örgüt kurmak ve yönetmek’ten yargılanırken 2 gün önce serbest bırakılmıştır. ‘Terörle mücadeleyi büyük bir sorumlulukla ve kararlılıkla sürdürenlere 'istifa' çağrısında bulunmak, terör örgütünün değirmenine su taşımakla eşdeğerdir’ diyen Kaya’ya soruyorum, hükümet hangi değirmene su taşımaktadır?” ifadelerini kullandı.
AGRESİF TAVIRLAR VE NEFRET SÖYLEMLERİ KATKI SAĞLAMAZ
Terörle mücadele konusunda, teröre karşı tüm siyasi partilerin net ve şeffaf tutum takınması gerektiğini belirten Bakan, çözüm için parlamentoyu adres göstererek meşru zeminde yapılan müzakerelerle çözümlenmesi gerektiğini yineledi. Kaya’yı ‘kendinden olmayan herkesi terörist’ ilan etme çabaları ve karalamaları bir kenara bırakarak ülkede akan kanı durdurmak için bir şeyler yapmaya davet eden Bakan, “Kendisine, bu agresif tavırların ve nefret söylemlerinin hiçbir siyasiye katkı sağlamayacağını, parlamentodaki görevimizin üretkenlik temelinde siyaset yapmak ve toplumu kutuplaştırmak yerine sorunların çözümü noktasında uzlaşıyla hareket etmek gerektiğini hatırlatırım” diye sözlerini tamamladı.
TWITTER’DAN YANIT
Öte yandan AK Partili Kaya, Bakan’ın açıklamalarına seri Twitter mesajlarıyla cevap verdi. AK Partili İzmir Milletvekili şu ifadeleri kullandı.
- CHP İzmir Milletvekili Sayın Murat Bakan, bugün şahsımı hedef alan bir açıklama yapmış.
- Benim çok öfkeli olduğumu, kullandığım dilin İzmir'in uzlaşı ve barışçıl kültürüne zarar verdiğini ifade etmiş.
- Evet, teröre cesaret veren açıklamalar yapanlara, terörü kınamak yerine, devlete ve güvenlik güçlerimize saldıranlara çok öfkeliyim.
- Hainlere ve yaptıkları ihanete müsamaha gösterenlere, terörle mücadeleyi akamete uğratmak isteyenlere çok öfkeliyim.
- İzmirliyim. İzmir'in ve engin hoşgörüsü ve barışçıl kültürünün ne anlama geldiğini çok iyi bilirim.
- İzmir'in dünyaya örnek olan hoşgörüsü ve barışçıl kültürü, söz konusu terör olduğunda kırmızı çizgiye dayanır.
- İzmir ve İzmirli hemşehrilerimiz, teröre ve terörü cesaretlendirenlere asla hoşgörüyle bakmaz. Böyle bir zihniyetle de asla uzlaşmaz.
- Sayın Murat Bakan, CHP'nin HDP ile flörtü devam ederken, uzlaşmadan bahsediyor.
- Bizim istediğimiz uzlaşma, kahraman askerimiz-polisimiz terörle cansiperane mücadele ederken, teröre karşı ortak bir duruş göstermektir.
- Söz CHP'nin HDP ile flörtünden açılmışken, Sayın Murat Bakan'ın HDP'nin barajı aşmasını gönülden istediği yönündeki beyanını unutmadık.
- Barajı aşması için destek verdiğiniz HDP'nin yaptığı her eylem ve gösterdiği duruşa ortaksınız! Acaba yüzünüz kızarıyor mu?
- Açık ve net bir şekilde ifade ediyorum. Teröre ve teröriste asla müsamaha göstermeyeceğiz. Onları cesaretlendirenlerle de uzlaşmayacağız
- Dün Sayın Aziz Kocaoğlu, bugün Sayın Murat Bakan; feveranlarının sebebi, bir suçluluk psikolojisi içinde olmalarıdır. Sıradaki gelsin...