GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
27 Nisan 2022 Çarşamba 13:04

CHP'li Bakan'dan flaş çıkış: Yargıya müdahale edilmiş olabilir!

İzmir gündeminde tartışmalara neden olan Çeşme Projesi ile ilgili konuşan ve bilirkişi raporuna rağmen yürütmeyi durdurma kararının verilmemesini eleştiren Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Murat Bakan, "Bilirkişi raporu geldi ve 'Kamu yararı yoktur' dendi. Burada kamu yararı olmadığı ortada. Bilirkişi raporu ile birlikte yürütmeyi durdurma verilmesi gerekirdi ancak mahkemeye siyasi bir müdahale yapılmış olabilir" dedi.

EGEDESONSÖZ - İzmir'de yoğun tartışmalara neden olan ve yerel yönetim, bakanlık ve meslek odalarını karşı karşıya getiren Çeşme Projesi'nde sular durulmuyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yargıya taşınan ve bilirkişi raporunda 'kamu yararı yoktur' ifadelerine yer verilen projede bakanlık geri adım atmazken, tartışmalara CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan da dahil oldu.

VERGİ ÖDEYEN İNSANLARIN MALI YABANCI SERMAYEYE PEŞKEŞ ÇEKİLECEK
Çeşme Projesi'ne başından beri karşı çıktıklarını vurgulayan ve yetkililer tarafından yapılan açıklamaların yeterli olmadığını belirten CHP'li Bakan, "Benimle birlikte, Ednan Arslan ve Tuncay Özkan da bilirkişi raporundan önce projeye karşı çıktı. Geçen yaz 'iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması, en aza indirilmesi, su kaynaklarının verimli kullanımı ve kuraklıkla mücadele' diye bir komisyon oluşturuldu... CHP grubu olarak bu komisyonda Türkiye'deki iklim politikaları ile ilgili bir şerh yazdık... Biz bu şerh de bakanlığı eleştiriyoruz ve Çeşme Projesi'nin doğaya düşman bir proje olduğunu belirtiyoruz. Biz bunu yaparken de ne olursa olsun karşıyız diye yapmıyoruz. Bizim karşı çıktığımız şeyler net! Kamu arazisine neden yaparsın bu projeyi? Türkiye'de vergi ödeyen insanların malını yabancı sermayeye peşkeş çekeceğin bir proje yapıyorsun... Projenin yapıldığı bölge 100 bin nüfus barındıracak. Altyapı ve yolun var mı? Yok! Sen 100 bin nüfusu kalıcı olarak getiriyorsun ama oraya... Milyonlarca metrekare kıyıya inşaat alanı yapıyorsun... Kıyıya imar yapıyorsun ve orada yüzde 30 imar veriliyor... Sonra da çıkıp; Ormanı ve merayı dahil edip yüzde 1,2 beton ayak izi var diyorsun, yalan söylüyorsun!" ifadelerini kullandı.

NERESİNDEN TUTSAN ELİNDE KALIYOR
Alanda yapılacak otel sayısına dikkat çekerek Çeşme'de bulunan diğer otellerdeki doluluk oranlarını soran Bakan, "200 otel yapacaksın. Çeşme'deki oteller dolu mu? Oradaki esnafı bitireceksin! Bunlar Çeşme merkeze gitmeyecek. Doğal açıdan 6 endemik bitki türünün olduğu, 200 den fazla kuş türünün olduğu bir bölgeye yapılıyor. Bölgede su yok; denizden karşılayacaklarmış! Yüksek enerji maliyeti var.  Ters osmozun kıyı balıkçılığını bitirdiği araştırmalarda gözükmüş...  Neresinden tutsan elinde kalıyor! Tabii ki dinleyeceğiz. Cumhuriyet Köyü Planları'nı yap, spor alanları yap, hayvan hastanesini yap, gastronomi fakültesini yap. Bunlar doğru yerde, o alan içinde yapılabilir. Biz 200 oteli istemiyoruz! Çeşme'deki turizmi destekleyecek projeleri yap. Çeşme'de 11 turizm bölgesi var 8 tanesine daha çivi çakılmamış. Siz bu 8 bölgeyi ayağa kaldırın! Ama yapamayız özel mülkiyet diyorlar... Bu projeler özel mülkiyette yapılır zaten. Siz İtalya'da bunu yapabilir misiniz?" açıklamasında bulundu.

BU HİZMETLERİ İNGİLİZ, KATARLI YAPMAYACAK!
Bakanlığı alana ticaret gözüyle bakmaması ve koruyarak gelişimin sağlaması gerekliliğine vurgu yapan Bakan, "Kültür ve Turizm Bakanlığı projeye ticaret olarak bakabilir mi? Çeşme'ye kazandıracaksanız ne kadar kar getirecek diye bakabilir misiniz? Bakanlık Çeşme turizmini kalkındıracak, ülke ekonomisine girdi sağlayacak bir açı sunacaksa çalışma yapmalı. Çeşme'ye uygun altyapıyı yapsın önce. Bu hizmetleri İngiliz, Katarlı yapmayacak! Devlet yapacak! Sen turizmi geliştireceksen, koruyarak geliştireceksin. Çeşme'nin kültürü ve tarihi var... Kamu arazisini millete aç, yap otelleri, ver imarı sonra nasıl ticaret yapıyoruz… Devlet malı ile ticaret doğru değil" diye konuştu.

BOŞUNA YATIRIM YAPMASINLAR
Projeye iki ayrı dava açıldığına ve yargının bu süreçte yürütmeyi durdurma kararı vermesi gerektiğine dikkat çeken Bakan, "İki ayrı dava var... Biri ÇED koruma seviyelerinin değişmesi ile ilgili. Bununla ilgili İzmir Barosu ve İzmir Büyükşehir Belediyesi dava açtı... Bir de projenin kendisi ile ilgili dava söz konusu. Birinde bilirkişi raporu geldi ve 'Kamu yararı yoktur' dendi. Benim anlattıklarımdan da zaten burada kamu yararının olmadığı gözüküyor... Bilirkişi raporu ile birlikte yürütmeyi durdurma verilmesi gerekirdi ancak mahkemeye siyasi bir müdahale yapılmış olabilir. Orada bir imar faaliyeti olursa gideriz, orada yatarız iş makinelerinin önünde! Yatırım yapacakları uyarıyoruz! Boşuna yatırım yapmasınlar. Orada o iş olmayacak! Zaten 1 yıl sonra iktidar değişecek. Biz Genel Başkanımızın Kanal İstanbul ile ilgili söylediklerini tekrarlıyoruz" dedi.

BUNDAN DAHA BÜYÜK BİR TAVIR OLUR MU?
Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in konuyla ilgili yeteri kadar tepki göstermediği yönündeki iddialara da yanıt veren Bakan, "Büyükşehir belediyesi dava açtı. Bundan daha büyük bir tavır olur mu? Başkanımız zaten en başından beri endişelerini iletti ve davasını açtı. İlçe başkanımız projeyi dinledi ve anlamaya çalıştı... Anladığımız kadarıyla o da şu an karşı. Çeşmeli bir arkadaşımız ve Çeşme'nin çıkarlarını savunuyor. O da bizlerle birlikte iş makinelerinin önüne yatacaktır" diye konuştu.