AK Parti MKYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, geçtiğimiz gün yaptığı "EGİAD Başkanı Seda Kaya açıklamalarıyla terörü cesaretlendiriyor, HDP'li gibi konuşuyor" açıklamasından sonra kendisini eleştiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'na yanıt verdi.
Kaya, Aziz Kocaoğlu'nun ve Seda Kaya'nın açıklamalarının terörle mücadele eden güvenlik görevlilerinin mücadelesini zedelediğini söyledi.
Mahmut Atilla Kaya açıklamasında şu ifadelere yer verdi: Bugün İzmirli şehidimiz Cemil Koç’u memleketi Bergama’da hakka uğurlayacağız. Şehidimize Allah’tan rahmet ve tüm ailesine sabırlar diliyorum. Tüm milletimizin başı sağ olsun. Terörle ve teröristle arasına mesafe koymayan, söz ve eylemleriyle hizmet edenlerle sonuna kadar, kararlı bir şekilde, son bir terörist kalmayıncaya dek mücadele edeceğiz. Şunu net bir şekilde ifade ediyorum, teröre karşı sürdürülen mücadele asla sekteye uğramayacaktır. Terörle mücadele kararlılıkla sürdürülecektir. Terör, bu ülkenin ayağına pranga olmaktan bertaraf edilecektir. Ülkemizin her karış toprağı terörist unsurlardan temizlenecektir. Ben de vatani görevim esnasında hain PKK terör örgütüyle bir fiil mücadele etmiş ve şu an o bölgede kararlı, inançlı bir şekilde görev yapan askerimizin ve polisimizin psikolojisini bilen birisi olarak söylüyorum. Hem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Aziz Kocaoğlu’nun hem de EGİAD Başkanı Sayın Seda Kaya’nın yaptığı açıklamalar orada görev yapan ve hayatını bu vatan, millet için vermeye hazır güvenlik güçlerimizin mücadelesini zedelemektedir.
İZMİR’İ KÖTEKSİZ KÖY SANMASIN!
Sayın Aziz Kocaoğlu İzmir’e değil, terörü ve yandaşlarını cesaretlendiren söylemlere sahip çıkmaktadır. Terörün arzu ettiği ve onları memnun edecek açıklamalar yapan Sayın Seda Kaya’nın söylemlerine arka çıkmak ne İzmir’e ne de İzmirlilere sahip çıkmak değildir. Bu kimsenin hakkı da, haddi de değildir. Kocaoğlu İzmir’i köy yaptı ama köteksiz de sanmasın. İzmir köteksiz köy değildir. Genel Başkanları şehirlerin caddelerine, sokaklarına çukur kazıp, bomba yerleştiren teröristlere ‘hendek kazan arkadaşlar’ diyor. Bir bakıyorsunuz bazı milletvekilleri teröristlerin avukatlığını yapıyor, bazıları da PKK’lı teröristlerin cenazelerine, taziyelerine katılım gösteriyor.
AY-YILDIZLI BAYRAĞIMIZI ALANDA TAŞIMADILAR
Sayın Aziz Kocaoğlu daha önce terör saldırıları sonrası ‘hayatı durdurun’ çağrılarıyla Eshot araçlarını çalıştırmayıp, çöpleri toplatmayıp, Gündoğdu meydanında HDP’li vekillerle bir araya gelip, tek bir tane ay yıldızlı bayrağımızın olmadığı ortamda, nasıl teröre alan açıp prim kazandırdıysa, yine aynı şekilde terörün arzularını, isteklerini, amaçlarını dile getiren her olayda ortaya çıkmasını artık garipsemiyorum. Terör örgütünün siyasi sözcülüğünü yapan bir siyasi partinin barajı geçmesinin ardından kazanlar dolusu pilav dağıtarak sevinçlerini dile getiren CHP’li belediyeler gibi Sayın Aziz Kocaoğlu’da yoldaşlarıyla maalesef aynı çizgide buluşmuştur. Türkiye Cumhuriyeti’nin karamsar bir ortama itilmesi ve güvensizlik oluşturmak, devletin millet ile olan bağını zayıflatmak terörün arzuladığı bir şeydir. Terörün hedefleri doğrultusunda konuşan herkes ve her beyan bu amaca hizmet eder. Türkiye’de yaşanan terör olaylarına karşı tek yürek olmak ve milli bir duruş sergilemek gerekirken Aziz Kocaoğlu’nun bu tip söylemlere arka çıkması birlik ve beraberliğimize katkı değil, terörün amaçladığı çukura düşmektir. Bunda partisi CHP’nin TBMM’de ve alanlarda HDP ile sık sık birlikte hareket etmesinin ortak söyleminin etkisi de muhakkaktır.
KOCAOĞLU KENDİ PARTİSİNE BAKSIN
7 Haziran genel seçimleri sonrası Sayın Kocaoğlu’nun mensubu olduğu partinin milletvekillerinden biri karşılaştığı, örgütün siyasi sözcülüğünü yapan bir eş başkana ‘birlikte iyi salladık’ demişti. Yine genel seçim öncesinde CHP’li her aileden HDP’ye bir oy talep edilmişti. CHP'nin İzmir Milletvekili adayları seçim kampanya süreci içerisinde her fırsatta HDP'ye oy istemiş, terör örgütünün siyasi uzantısının barajı aşmasının ne kadar yararlı olacağını anlatıp durmuşlardı. Tüm bunlar olurken Aziz Kocaoğlu’nun itirazını duyan, herhangi bir açıklamasını işiten oldu mu? Sayın Kocaoğlu, siz de söylediğiniz sözlerin kimleri memnun ettiğine iyi bakın. Eğer sözlerinizle terör örgütü ve onların siyasi uzantılarını memnun ediyorsanız, bunun anlamı terörü cesaretlendirmektir.
KAYA'YA CHP-HDP KAPILARI SONUNA KADAR AÇIKTIR
Sayın Seda Kaya ise her partiye eşit mesafede olduğunu savunuyor ama demeçleri CHP-HDP Milletvekilinden farksız durumda. Eğer siyaset yapacaksa ben eminim ki kendisine CHP ve HDP sonuna kadar kucak açacaktır. Bu değerlendirmelerimden EGİAD’ın üyelerini sonuna kadar tenzih ediyorum. EGİAD’ın içinde çok farklı düşüncelerde, farklı siyasi görüşlerde olan arkadaşlarımızın olduğunu, onlarında terör konusundaki hassasiyetlerini biliyorum. Fakat Sayın Seda Kaya'nın talihsiz açıklamaları son derece de terörü cesaretlendirici noktadadır ve kendisinin de peşin hükümlü olduğu gayet nettir. Daha önce de Sayın Cumhurbaşkanımıza, hükümetimize, partimize ilişkin değerlendirmeleri ortadadır. Kararını vermiş, her ortamda görüşünü açıklamış şimdi de ‘Gelin yanlış anlaşıldım, kendimi ifade edeyim diyor’ Ege toplantılarına kısa süre önce Sayın Kılıçdaroğlu’nu konuk edeceksin, partimize ve hükümetimize karşı beyanlarını tekrar dile getireceksin. Ve ardından önümüzdeki hafta hamiliğine soyunan Sayın Aziz Kocaoğlu’nu davet edeceksin. Sonra da denge olsun diye ‘Gel seni de bir dinleyelim’ çağrısında bulunacaksın. Yok öyle yağma…
EGİAD'I SİYASALLAŞTIRDILAR
EGİAD yıllarca siyasi olarak tarafsızlığıyla örnek olmuştur. Ancak bu güzide kuruluşu kendi düşünceleriyle siyasallaştıran Sayın Seda Kaya’nın başkanlığı EGİAD'ı başka bir çizgiye çekmeyi amaçlıyor. Ben peşin hükümlü, kararını vermiş Sayın Seda Kaya’nın davetine icabet etmiyorum. Merak etmesin, biz EGİAD'ın vatanını ve milletini seven, bayrağına, istiklaline aşık çok değerli üyeleriyle her zaman fikir alışverişinde bulunuyor, iletişim kanallarını sürekli açık tutmaya devam ediyoruz. Kendisinin EGİAD'ı çekmeye çalıştığı çizgi, bu güzide derneğimizin üyelerinin görüş ve düşüncelerinin aksi bir istikamettedir. Ve son olarak Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın teröre karşı seferberlik çağrısını yineliyorum; "Terör örgütlerini darmadağın etmek, mensuplarının başlarını ezmek Türkiye için kolaydır. Önemli olan bizim millet olarak tarihimize, kültürümüze, değerlerimize, hedeflerimize güçlü sahip çıkarak terörün karşısında dimdik ayakta durmamızdır. Bunu başardığımızda ne terör örgütleri ne de onların arkalarındaki güçler bizi yolumuzdan alı koyamaz. Tedbiri elden bırakmadan, terör örgütlerinin üzerine en şiddetli şekilde gitmeye devam edeceğiz. Rabbim bu mücadeleyi yürüten tüm kamu görevlilerimizin ve onlara yardımcı olan herkesin yardımcısı olsun. Bir kez daha Şehitlerimize Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyor, yaralılarımıza şifa temenni ediyor, Gazilerimize şükranlarımı sunuyorum"