EGEDESONSÖZ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Ege TV’de canlı yayına katılan Başkan Kocaoğlu, 2019’da yapılacak olan yerel seçimlere ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Kocaoğlu, yeniden aday olup olmayacağı konusunda, “Bunun doğrusu benim üç dönemden sonra sağlığım el verse de aday olmam doğru değildir. Zaten o zaman geldiğinde 71 yaşında olacağım. Tabi ki koşullar ne getirir bilmem. 2014’te aday olmayacaktım ama koşullar getirdi. Onu bilemem. Bu yüzden ‘altı ay’ kala diyorum. Açık yüreklilikle söylüyorum. Koltuk bana miras değil, babamdan miras kalan şirketim de değil. Belediye başkanlığı halkın seçeceği bir iş. İnsan ömrü sınırlı. Hayatımın en güzel 15 yılını hiçbir çıkar sağlamadan hatta maddi kayıplara uğrayarak harcadım. Helalı hoş olsun. Ulvi görevi namusumla, şerefimle yapmanın layığını yaşıyorum. Doğrusu bundan sonra benim aday olmamam yani jübile yapmamdır” dedi.
RESMİMİ GÖREMEZSİNİZ
Başkan Kocaoğlu, görevi boyunca hiçbir zaman kamu kaynağı ile kendi reklamını yapmadığını söyledi. Kocaoğlu, “Ben CHP’nin belediye başkanıyım. Bornova’da başlayan süreç Büyükşehir’de devam ediyor. Belediye Başkanının, siyasetçinin kendi oyunu daha yukarıya çıkartıp partinin üstüne çıkartmaya çalışması doğru değildir. Benim hiç reklamımı, adımı göremezsiniz. Çünkü belediyenin parası ile kendi reklamımı yapmam doğru değildir. Afişlere bile dikkat ediyorum. Önemli olan herkese dokunursanız Kiraz’da, Beydağ’da, Menemen’in yüksek yerlerinde karla mücadele ediyorsanız önemli olan budur.
İKİ PROBLEMİMİZ VAR
Kamuoyu anketleri ve vatandaşlardan gelen tepkiler üzerine Büyükşehir olarak iki önemli sorunlarının olduğunu belirten Başkan Kocaoğlu bunun su-altyapı ve otobüs olduğunu belirtti. Kocaoğlu, “Bizim iki problemiz var. Su ve kanal patlakları, kazıldığında üstünün kapatılmaması konusu yaz olduğunda ayyuka çıkıyor. İZSU üzerinden halledeceğiz. İkincisi ise otobüsler meselesi... Otobüsü ne kadar yeni, konforlu yaparsanız yapın zamanı ayarlayamıyorsunuz. Trafik akışı, kişi inisiyatifi gibi nedenler var. Tramvay ve metro gibi değil… Şoförlerimizi eğitiyoruz. Vatandaşlarımızın da problemler nedeniyle sinirleri kalkmış. İlk kalktığında karşılaştığı otobüs şoförü oluyor. Şoför de evden sinirli çıkınca sorun oluyor. Tüm hemşerilerimize ve çalışanlarımıza sağduyu diliyorum” diye konuştu.
SAMİMİ DAVRANIYOR
Kocaoğlu, Başbakan Binali Yıldırım ile iyi diyaloglar içinde olduklarını söylerken taleplerinin hızlı yanıtlanmasını istedi. Kocaoğlu, “Kendisiyle ilişkilerimiz iyi. Son dönemde Narlıdere Metrosu’nun Yüksek Planlama onayı için kendisiyle görüştük. Derdimizi anlatıyoruz. En azından Binali Bey ile bakanlığında 12 yıldır diyalogumuz devam ediyor. Samimi olarak elinden geldiğini yaptığına inanıyorum. Biraz daha hızlanması gerekiyor. Mesela 12 vapurumuzu bağlayacağımız yer yok. Bostanlı Barınağı’nı istedik. Fırtına olduğunda kaptanları geminin üzerine bindirip denize salıyoruz. Yer hazır, talep ediyoruz. Zaman hızlı, akıp gidiyor. İzmir hızlı bir ivme kazandı. Bakanlarımızın da bu konuda hızlı karar alması gerekiyor. Merkezi hükümetten kaynak istemiyoruz. Hiçbir şey istemiyoruz. Sadece bürokratik olarak yetkilerin, imzaların kısa sürede tamamlanmasını istiyoruz. Kendi yağımızla kavruluyoruz” diye konuştu.
GEÇMİŞTE YARA ALDIK
Başkan Kocaoğlu uzun süredir kentin gündeminde olan katı atık bertaraf tesisi ve çöp konusunda da değerlendirme yaptı. Kocaoğlu, “Merkezi hükümetten geçmişte çöp konusunda yara aldık. Seçim döneminde çalışmalar boşa gitti. Bir avukat grubu konuyla ilgili yargıya gitti. Sonucunu bekliyoruz. Şu anda bulduğumuz yer (Yamanlar) onaylandı. Merkezi hükümetin bakanlıkları destek oluyor. Eskisi gibi köstek yok. Sorunlar çözülür ama zaman alır, olgunlaşır ama anlata anlata noktaya gelinir. Kıvama gelmediği için yapılamayan durumlar oluyor. Elinizdeki imkanları, enstrümanları kullanıyoruz. Yöneticilik de budur. Enstrümanlarla ilgili öyle iyi ilişkiler kuracaksınız ki çalışmanız başarılı olacak” dedi.
O FOTOĞRAFA TEPKİ
Başkan Kocaoğlu, son günlerde bazı basın yayın organlarında çıkan “Lüks arabada geziyor. Vatandaşı otobüslerde mağdur ediyor” eleştirilerine de yanıt verdi. Makam aracında iken görünen fotoğrafları yayınlayan Yeni Asır Gazetesi’ne tepsi gösteren Başkan Kocaoğlu, “Son günlerde bir tartışma çıkartıldı. Benimle ilgili ‘lüks arabada geziyor’ diye sık sık fotoğrafım çıkıyor. Büyükşehir belediye başkanına, kentin seçilmiş bir numara koltuğuna makam aracına binmeyi çok görüyorsa ne diyeyim. Heveslisi değilim. Kendi arabamla gidip gelirim. Eleştiri yapılabilir, başka yerden tutun ama İzmir’in üç dönem seçtiği bir başkana makam aracına biniyor demek terbiye sınırlarını aşıyor. Ne yapacağım yürüyerek mi geleceğim? Hadi bir defa yazdılar ama 3-4 defa yazılmaz ki. İnsan biraz utanır. Gazeteyi yapanın sabah açıp okuduğunda utanması lazım… Ben onların adına utanıyorum” dedi.
KÜLTÜRPARK
Kocaoğlu, Kültüpark ve fuara sponsor olunması üzerinden başlayan tartışmaları ise gereksiz bulduğunu söyledi. Kocaoğlu, “Bir firma (FOLKART) fuara sponsor olmuş. Ardından Basmane çukurunu satın almış. Biz ne yoğunluk artışı yaptık ne de kimseyle bağımız var. Adam gidip parasını vermiş ve almış. Geçmişten gelen imar haklarını kullanarak inşaat yapacak. Kültürpark ile bunun alakası yok. Kültürpark kültür işleri görecek ve İEF’in yeri olacaktır. Kültürpark’ta daha modern binaya ve kültür sanat için başka binaya ihtiyaç var. Şimdi ‘fuar yapılmasın, bina yapılmasın, yapılacaksa da çadır kursun’ diyor arkadaşlar. Böyle bir şey olmaz. Holler işlevini tamamlamıştır. O zaman buraya işleri görecek ve yakışan kültür merkezinin yapılması gerekmektedir. Bunun fuaye ve salonlarında da İEF’yapılmalıdır. Bir ara ‘ağaçlar kesiliyor’ dediler. Böyle bir şey yok. Ağaçların rehpabilitasyonu yaşam boyu süreceği için senelere sirayet ediyor. Bunu üçüncü kişilere ihale ile veremiyorsunuz. Koruyacak olan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi. Biz bunu yapınca ‘Ziraat Mühendisleri Odası Kültürpark projesini destekliyor’ algısı oluyor dediler. Biz böyle bir şey yapmadık. Fakülteyi bilim ürettiği için tercih ettik. Biz kimsenin işine karışmıyoruz. Odanın kararı kendisini ilgilendirir. Yeter ki kişiliğimizi rencide edecek kadar kantarın topuzunu kaçırmasınlar” dedi.
UĞRAŞMAYA KALKSAM…
Başkan Kocaoğlu, tüm ülkenin kar ve kış şartlarıyla mücadele ettiği bir sırada Büyükşehir’in de kentin uzak yerlerinde çalıştığını söyledi. Kocaoğlu. AK Partili Ödemiş Belediye Başkanı Mahmut Badem’in eleştirilerine yanıt verdi. Badem’in Büyükşehir ekiplerini kast ederek ‘onlar çıkarken biz iniyoruz, görmedik’ sözlerine tepki gösteren Kocaoğlu, “Karla mücadelenin sen yaptın, ben yaptım şeyi olmaz. Bana gelen raporlara göre söylediği doğru değil. İlçe belediyesinin gücü nedir? Biz özel kar kürüme araçları aldık. Tuz stokları yaptık. Siyaset yapmak bana garip geliyor. Bu siyaset değil. Ben eksik olabilirim, ilçe belediyesi de eksik olur. 30 ilçenin tüm eksiklerini yüzlerine vurmadan tamamlıyorum. Uğraşmaya kalksam ‘ohooo’ çok şey olur. Biz oturmuşuz, uğraşıyoruz. Yanıt verilecek bir durum yok. Basit işlere cevap vererek siz de basitleşemezsiniz. Ne olacak? O ilçenin vatandaşı Büyükşehir’in ne yaptığını iyi biliyor.
BÖLÜCÜ DİYEMEZSİN!
Kocaoğlu, Menderes Belediye Başkanı AK Partili Bülent Soylu’ya da tepki gösterdi. Soylu’nun Özdere’deki halk plajının mahkeme tarafından iptal edilmesinden sonra kontrolsüz bir şekilde CHP’ye ve belediye başkanlarına saldırdığını anlatan Kocaoğlu, “TV’de söylediklerini dinledikten sonra cevap verdim. Başkan bana ilk başta projeyi getirdi. Katkı koydum. Projeyi destekledim. Bülent Bey de inkar etmedi, bunu söyledi. Benimle 10 yıldır uğraşan şikayet eden bir yapı var. Soru önergesi, yazı yollayan sözüm ona STK bulunuyor. Bu STK Büyent Bey’e de takmış. Bize zaten 100 kere taktı. Ona bir kere takınca problem olmuş. Belediye başkanı Bülent Soylu daha sonra ‘CHP’li Menderes yönetimi yapıyor’ diye açıklama yaptı. Bülent Delican (AK Parti İl Başkanı) bizi eleştirdiğinde biz kızıyor muyuz? Bize söylediklerinde anlatıyoruz. Gülüp geçinilecekse geçiyor, bıçak kemiğe dayanırsa kalkıp açıklama yapıyoruz. Her gün de konuşmayı yeğlemiyoruz. Anladık siyaset yapılıyor. Hadi CHP’yi suçladın ona bir şey demiyoruz da çıkıp ‘CHP’li belediye başkanları PKK’yı destekliyor’ niye diyorsun? CHP gibi ülkeyi kuran partiyi toplumdan soyutlamaya çalışıyor. Beni esas rencide eden budur. Ne Bülent Soylu ne de başka bir kişi şahsıma üstü kapalı da olsa bölücü muamelesi yapamaz. Bunu yapmaya hakkı yoktur. Bir belediye başkanı kıyı düzenlemesini, 10 paralık işi kalkıp malzeme yaparak CHP’ye ve belediye başkanlarına ‘bölücü’ diyemez. Kendisi diyorsa bölücü odur, toplumu ayrıştırıyordur. Benim verdiğim yanıt odur. Uzun yıllardır toplumun birliğinden beraberliğinden bahsederken sen beni bölücülükle suçluyorsun. Dünyanın en eski partilerinden bir tanesidir CHP’dir. Siyasi liderlik yapmış bir parti örgütüdür. Savaşın içinde kurulmuş, ülkeyi birleştiren partiye bölen partiye bölücü diyeceksin biz de ona ‘aaa çok güzel bir başkan’ mı diyeceğiz. Konuşmasına açacak, bakacak. Anlamıyorsa konuşma kaydını siyasi önderlerini, milletvekillerini çağıracak soracak. Benim verdiğim tepkinin ne anlama geldiğini, dozunu kendi açıklamalarına göre bakacak ve yorumlayacak” dedi.
İĞNEYİ KENDİNE, ÇUVALDIZI BAŞKASINA BATIR
Başkan Kocaoğlu, Soylu ve Badem’den sonra AK Partili Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu’ya da kızdı. Kocaoğlu, “Biz bir yeri kamulaştırdık. 2,5 dönüm yerde itfaiye ihtiyacını karşılayacağız. Merkezde yeşil alan vardı. Bize ‘orada yapmayın, burada yapın’ dedi. Biz de kendisine ‘tamam’ dedik. Sonra burayı alıp, orayı verecektik. Yani becayiş. Bir iki geldi gitti sonra kayboldu. Geçen gün telefon açtı. Ben de ‘Arif bir yıldır yoksun ortalıkta’ dedim. Tam da meclise biz konumuzu getirecekken önerisine baktım. Bizim söylediklerimizle alakası yok. Daire başkanını çağırdım ‘şurayı verirse, burayı alacak’ dedik. Arkadaşlar ulaşamadılar. Mecliste kendisine ulaşamayınca ret ettik. Şimdi kasten çıkıp ‘ilişkimiz AB gibi’ diyor. Gel görüşelim. İğneyi kendisine, çuvalızı başkasına batırdığı müddetteç çözemeyeceği bir şey yoktur. Benim aldığım yeri itfaiye yerine çevirip maymuna çevirirsen ilişki AB gibi de olmaz. Başka türlü olur. Ben belediye başkanlarımızın telefonlarımıza dönüyorum. Onlarla ilgileniyorum” diye konuştu.
ENDER BULUNACAK BÜROKRATLAR
Kocaoğlu, çalışma arkadaşlarına ve bürokratlarına da sahip çıkarken hepsinin özveriyle çalıştığını söyledi. Kocaoğlu, “Biz birinci 5 yılda 2 milyardan az yatırım yaptık. İkinci beş yılda 45, milyar yatırım yaptık. Üçüncü dönem bittiğinde 8 milyar yatırım yapmış olacağız. Şimdiye kadar iki yılda 5 milyarı yaptık. Benim bürokrat arkadaşlarım hep eleştirildi. Büyükşehir’deki bürokratlar hem çalışkanlığı, dürüstlüğü, kamu malına bakışı her bakımdan ender bulunacak bürokratlardır. Nasıl ben eleştiriliyorsam onlar da eleştirildi. Bana söylemek istemeyenler bürokratlara söyledi. Ardından Ankara’dan gelen Buğra (genel sekreter vekili) arkadaşımızın da çok büyük katkıları oldu. Tabi ki bir kişi ile olmaz. İçimizden yetişen, üst düzey yerlere gelen isimler de var. Uzun süre devlete personel alınmayınca kadro kalmamıştı. Sözleşmeli memurlardan memurluğa geçip 3-4 arkadaşımızı da daire başkanlığına getirdik. İzmir’in kadrosuna ulaşacak hiçbir kurum yoktur. Birikimi, duruşu, demokratlığı, çalışkanlığı, her bakımdan namuslu olmasıyla fark var” dedi.
‘ARABAMA BİNEYİM, SORUN OLMASIN’ YOK
Başkan Kocaoğlu ayrıca ulaşım konusunda da bilgiler verdi. Kocaoğlu şunları söyledi: Tramvay Karşıyaka’da 2017 yılı içinde Nisan-Mayıs’ta Konak’ta da Kasım Aralık’ta seferlere başlayacağız. İzmir ulaşım konusunda her geçen gün gelişiyor. Tramvay’ı yeniden kentin gündemine getiriyoruz. Metro, İZBAN ve vapurlarla şehir içi ulaşımı rahatlatıyoruz. Karayolu konusunda alt ve üst geçitler yapıyoruz. Homeros Bulvarı’nda yani Uçanyol’dan sonra tünel inşaatının ihalesini yaptık. Yahudi Mezarlığı’nın olduğu bölgede yapacağımız viyadük ayaklı yol da şehir içi trafiği rahatlatacak. Hiçbir metropolde ‘arabama bineyim, gideyim, arabamı park edeyim’ yok. Tüm metropol şehirlerde otopark ve ulaşım ile ilgili sorunlar oluyor. Biz vatandaşı toplu ulaşıma yönlendiriyoruz”