GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
7 Nisan 2016 Perşembe 11:16

Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a çok sert sözler!

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı hakkındaki sözlerine yönelik eleştirilere yanıt verdi.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'na yönelik açıklamalarının ardından gelen tepkilerle ilgili bir açıklama yaptı.

Kılıçdaroğlu'nun sözlerinin satır başları şöyle:

"Siyasetin doğasında eleştiri vardır. Bizi iktidar kanadı eleştirir, başbakan eleştirir, biz de cevabını veririz. Bizim anlamakta zorluk çektiğimiz konu neden cumhurbaşkanı tartışmaların odağına gelir? Her şeye maydonoz oluyor. Senin görevin sağduyu mesajı vermektir.

Ben Davutoğlu'na cevap veririm ama o boşverin onu diyor. O bizim muhatabımız değil. Muhatap almak istemiyoruz. Dün kullandığı ifadelere bakın, yaptığım eleştiriye karşı sapık sözcüğpünü kullanıyor.

O zata soruyorum, Dolmabahçe'de oturup kadınlara kızlara bakıyorum demek sapıklık değil midir. Onları dikizliyorum demek sapıklık değil midir? Bunun adı cinsel sapıklıktır. Senin görevin Dolmabahçe'de oturup kadınlara kızlara bakmak mıdır?

Bu zat tarafsız olacağına dair namusu üzerine söz verdi. Siyasi sapıklık nedir? Siyasi sapıklık parlamentonun önünde yemin ettikten sonra yeminini tutmayıp namusunu çöpe atandır.

Sen nasıl bu toplumun en değer verdiği konuda böyle bir tavır takınırsın. Bunun adı siyasi sapıklık değil de nedir. Bunların hiçbiri benim cümlem değil. Daha çok örnek verebilirim.

Yeri gelince kadınları yüceltiyorum diyor ama yeri geldiğinde al ananı git diyor. Soma'da kendisini protesto edene İsrail dölü diyen sen değil miydin? Şimdi gelmiş bize ders veriyor.

Kendisine 50 kez çağrı yaptım, cesaretin varsa gel TV kanalına oturalım konuşalım sapık kimmiş. Beni neyle suçluyor. Ben bakan hakkında birilerinin önüne yatıyor demişim.

Deyimler sözlüğüne baktım. Önüne düşmek, önüne yatmak değimleri var. Önüne yatmak iki anlama geliyor. Bir kimsenin önüne boylu boyunca uzanmak. Bir kişi veya bir kurumu korumak amacıyla elindeki imkanları kullanmak. Şöyle bir örnek var, 'sen bildiğini yap, ben senin önüne yatarım.'

Tam bir ahlaksızlık örneği, Ensar Vakfı'nın önüne yatıyorsun, bir daha söylüyorum. Çocuklar tecavüze uğruyor, sen bakansın çocukların yerine vakfı koruyorsun. Bu benim ağırıma gidiyor. Benim görevim o çocukları korumaktır.

Ensar Vakfı'na o yurtları kim açtırdı. Kim görmezden geldi o okulları. Bu yurtlar yasadışı, vali, kaymakam, emniyet müdürü, bakan, başbakan nerede?

Önüne yatmayı siyasette kullanan kişi kendi bakanları. Vatandaş için kullanırken bir şey değil, biz onlar için kullanırken olay oluyor. Çocukların haklarını koruyan yok.

Ben o diktatör bozuntusuna sesleniyorum. Çocuklar Karaman'da tecavüze uğrarken onları savundun mu? Sende nasıl bir vicdan var, nasıl bir ahlak var? Sen hiçbir şey yapamazsın. Ateş olsan cürümün kadar yer yakarsın. Biz halkıyız, çocuklarımızın yaban ellere teslim edilmesine karşıyız."