GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İş Dünyası
29 Nisan 2024 Pazartesi 18:25

EBSO Meclis Başkanı'ndan ‘sığınmacı’ sitemi!

EBSO Nisan ayı meclis toplantısında konuşan Meclis Başkanı H. İbrahim Gökçüoğlu, Dünya Bankası’ndan alınan krediden yararlanmak için hazırlanan istihdam oranlarına dikkat çekerek “Yeni yaratılan kayıtlı istihdamda, 2028'de 22 bin kişilik artışın yüzde 30'u kadın, yüzde 50'si sığınmacı olmalıymış. İş Eğitiminde de 2026'ya kadar 36 bin kişilik artışın yüzde 20’si kadın, yüzde 25 genç ve yüzde 50'si mülteci olması istenmiş. Yüzde 50 gibi yüksek bir oranın sığınmacılara ayrılmasının talep edilmesini ve bunun bizim tarafımızdan kabul edilmiş olmasını üzüntüyle ve tedirginlikle karşıladım” dedi.

Büşra ÇETİNKAYA/EGEDESONSÖZ - Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Nisan ayı meclis toplantısı, EBSO Meclis Başkanı H. İbrahim Gökçüoğlu başkanlığında ve meclis üyelerinin katılımıyla İzmir Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Toplantıya İzmir Ticaret Odası Başkanı Mahmut Özgener de katılım gösterdi.

EBSO Meclis Başkanı H. İbrahim Gökçüoğlu, Yönetim Kurulu Başkan Vekili Metin Akdaş ve Meclis Üyesi sanayicilerin iştirakleriyle düzenlenen toplantıda gündem maddeleri görüşüldü. Toplantıda komisyon birimleri kendi sektörleri hakkında bilgi verdi. 

NAKİT AKIŞININ BOZULMASI BATIRIR
Gökçüoğlu yaptığı konuşmada enflasyonla mücadelede nakit akışının önemine değinerek, “Enflasyonu düşürmek için ekonomide sıkılaştırma uygulamaları sürecinde finansmana ulaşımda zorlaşma, yurt dışı, içi talep düşüklüğü ile karşı karşıyayız. Nakit akışının önemine ilişkin Üzeyir Garih’in kitabından bir söze dikkatlerinizi çekmek istiyorum: “Biz iş adamları, elinde üç topla oynayan cambazlar gibiyiz, bu toplardan iki tanesi lastik (SATIŞLAR,KAR) Biride camdan kristal top (NAKİT AKIŞI) Lastik toplar yere düşse de zıplar yükselir, ama kristal top düşerse kırılır ve oyun biter.”

Bugün enflasyon, üreticinin dahlinin olmadığı aracılı sistemden kaynaklanan ve işletmelerin çoğunun da keyfi fiyat artışları ile önlenemez bir noktadadır.  Yeni bir icat olarak sunulan KKM–TCMB’yi 818 milyar-37milyar USD zarar ettirdi. Hazineye kar payı ödemeyeceği için, zarar halka yansıyor” dedi.

KAYIT DIŞILIĞIN VE DENETİMSİZLİĞİN İTİRAFI
Gökçüoğlu sözlerine şöyle devam etti: 

“Aile Bakanlığı’ndan diyanet işlerine kadar, sınırsızca yapılan harcamalar, bütçenin rekor açık vermesi, kamu personeli sayısının bugün 5.5 milyona ulaşması ve daha sayamayacağımız kadar israf ile kamunun sorun yokmuşçasına davranmasını kabul edemeyiz. 

Bununla birlikte Sn. Bakan Mehmet Şimşek’in beyanname vermeyen 400 binden fazla mükellef tespit ettik ifadesini anlamak mümkün değil. Bu söylem yıllardır devam eden kayıt dışılığın ve denetimsizliğin itirafıdır maalesef. Yıllardır ifade ettiğimiz, adil rekabet,mali disiplin için KAYIT DIŞI mücadelesi en kısa sürede DEVLET politikası olarak ciddi şekilde uygulanmalı, gelişmiş ülkelerde olduğu gibi kart ve mobil ödemeler ile her şey kayıt altına alınmalıdır.”

DÜNYA BANKASI KREDİSİNDE ‘SIĞINMACI’ DETAYI
Dünya Bankası’ndan alınan kredi ile ilgili konuşan Gökçüoğlu, kredi verilirken finansmandan yüzde 50 oranında faydalandırılmanın sığınmacılara ayrılmasına dikkat çekerek “Bu kredi, IMF gibi bir borçlandırmadan öte, başlıkları belli olan projeler için sağlanan bir finansman desteğidir. Yeşil dönüşümden, deprem sonrası toparlanmaya, kadınlardan belediye hizmetlerine kadar birçok başlıkta projelere yer verilmiş. Burada altını çizmek istediğim husus iseyeni yaratılan kayıtlı istihdamda, 2028 de 22 bin kişilik artışın yüzde 30'u kadın, yüzde 50'si sığınmacı olmalıymış. İş Eğitiminde de 2026'ya kadar 36 bin kişilik artışın yüzde 20’si kadın, yüzde 25 genç ve yüzde 50'si mülteci olması istenmiş. Evet uzun vadeli uygun bir finansman yöntemi. Ancak, finansmanın faydalandırılmasında yüzde 50 gibi yüksek bir oranın sığınmacılara ayrılmasının talep edilmesini ve bunun bizim tarafımızdan kabul edilmiş olmasını üzüntüyle ve tedirginlikle karşıladım” ifadelerini kullandı. 

SIĞINMACILAR ADIM ADIM BEKA SORUNU HALİNE GELİYOR
Gökçüoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Maliyeti bugüne kadar yaklaşık 50 milyar USD’yi bulan sığınmacıları ülkemizde tutmak ve kalıcı yerleştirme düşüncesi ile 5 yılda 18 milyar usd, toplamda maliyetin 250 milyar usd olacağını hatırlatmak isterim. Geçmişte azınlıklar için talep edilenler şimdi sığınmacılar için talep ediliyor. Ve adım adım beka sorunumuz haline getiriyorlar.100 sene sonra geldiğimiz nokta, yeni kapitülasyonlar gibi uygulama şartları maalesef. Bakınız, yılsonu itibari ile kamu şirketi olan Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TUSAŞ) 60 yaş gerekçesi ile 100’den fazla personel, mühendis ve teknisyenini zorunlu emekli etti. Bir duyum olsa da, diğer savunma sanayi firmalarında(ASELSAN,ROKETSAN,TAİ vb)aynı gerekçe ile uzmanlaşmış personeli emekli edildiği ve yeni personel olarak yabancı uyrukluların alındığı ve yerleştirme uygulaması söz konusu olduğu konuşulmaktadır.”

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Metin Akdaş toplantıda yaptığı konuşmada, IMF’nin büyümeyi artırmaya yönelik politika önerilerini sıraladı: 

• Piyasa rekabetini, şeffaflığı teşvik eden reformlar, finansal erişilebilirlik ve işgücü piyasası esnekliğini artırmak,

• Firmalar arasında sermaye ve emeğin etkin dağılımını sağlamak,

• Kolaylaştırıcı politikalar ile göçmen işçilerin akışı ve entegrasyonunu güçlendirmek,

• Emeklilik sisteminde reform sağlamak,

• Kadınların gelişmekte olan sektörlere katılımını teşvik etmek ve eğitime kayıt oranlarını artırarak, çocuk bakımı desteği gibi destekleri sağlamak,

• Özellikle düşük gelirli gelişmekte olan ülkeler için insan sermayesine yatırımı artırmak,

• Küresel ticarete ve sanayi politikalarına zarar vermekten kaçınmak,

• Yapay zekanın küresel büyüme için dönüştürücü etkisinden yararlanabilmek adına ülkelerin yapay zekadan adil ve geniş çapta yararlanmasını sağlamak,

• İnovasyonu teşvik etmeye yönelik politikalar,uzun vadeli küresel büyüme ve geleceğin yolunu belirlemede önemli bir rol oynayacaktır.

KAMUDA BEKLENEN TASARRUF ADIMLARI GELMEDİ
Son olarak Akdaş, Merkez Bankası’nın faizi sabit tutmasına ve sıkılaştırma politikalarının tek başına yeterli olmadığına değinerek “Küresel büyümeye ilişkin geniş kapsamda bu uyarılar yapılırken, bir süredir bizler de uzmanlar da uyarıyor ki, sıkı para politikası tek başına yeterli olmuyor. Son toplantıda faizi sabit bırakan Merkez Bankası, kısıtlı da olsa bir süredir adımlar atıyor. Kredi kartlarına ve tüketimi kısmaya yönelik kararlar açıklanıyor. Ancak, mutlaka maliye politikası da buna ayak uydurmalıdır. Kamudan beklenen tasarruf adımları hala gelmedi” dedi.