Muhittin AKBEL / EGEDESONSÖZ - İzmir Tabip Odası genel kurulu 16 Nisan’da, 17 Nisan’da ise seçimleri gerçekleştirilecek. Demokratik Katılımcı Hekimler Grubu ve Hekim Güçbirliği Grubu dışında Çağdaş Hekim Grubu da seçime girecek. Çağdaş Hekim Grubu yönetim kurulu adaylarından Dr. Altan Gökgöz, bu yarışa neden girmek istediklerini, niçin başkan adayı göstermediklerini, seçilmeleri durumunda nasıl bir yönetim sergileyeceklerini Ege’de Son Söz’e anlattı.
BİZ ÖYLE ÜÇ BEŞ KİŞİNİN OLUŞTURDUĞU BİR YÖNETİM SEÇMEDİK
30 kişilik aday listeleri olduğunu belirten Dr. Altan Gökgöz, mensubu oldukları Çağdaş Hekim Grubu’nun, Ankara ve Antalya’daki Çağdaş Hekimler Grubu ile siyasi ya da başka bir ortak noktasının olmadığının altını çizdi. Çağdaş Hekim Grubu’nun olmazsa olmaz ilkelerinden söz eden Dr. Gökgöz, “O ilkelerin ışığında toplanmış her bilimden, her branştan, işyeri hekimliği, kurum hekimliği, aile hekimliği ve özel hastane hekimliği yürüten arkadaşlarız. Her grup temsilcilerini seçti. 63 kişilik yürütme kuruluşla 45 temsilci üzerinden 30 kişi yönetim kuruluna aday gösterildi. Biz öyle üç beş kişinin oluşturduğu bir yönetim kurulu seçmedik. O yüzden başkan adayımız yok. Başkanımızı seçme yolumuz da demokratik olacak. Yönetim kurulu kendi içinden birini başkan olarak seçecek” dedi.
YEDİ KİŞİLİK GENÇ BİR EKİP OLUŞTURULDU
İzmir Tabip Odası’nı tüm hekimlerinin ortaklaşa yönetmesini amaçladıklarını anlatan Dr. Altan Gökgöz, aile hekiminin kendi sorunlarını daha iyi bildiğini belirterek, “Her arkadaş, kendi alanıyla ilgili çektiği videoda sorunlarını, ve çözümlerini anlattılar. Tüm sorunları dayanışma yoluyla çözeceğiz” ifadesini kullandı. Feray Güleç Uyaroğlu, Altan Gökgöz, Adem Aydın, M.Elcil Kaya Biçer, Çağrı Dursun, Rana Savlu ve İnan Mutlu’dan oluşan yönetim kurulları için genel kurul üyelerinden destek isteyen Dr. Altan Gökgöz, şu değerlendirmelerde bulundu:
ÖNCELİĞİMİZ, HEKİM HAK VE EMEKLERİNİ SAVUNMAK
“Emeğe değer veren, cumhuriyeti ve değerlerini sahiplenen, laik, ilerici, aydınlanmacı, yurtsever bir hekim birlikteliğine ihtiyaç var. Küçülen, işlevsizleşen, küstüren bir tabip odasından, gerçek bir meslek örgütüne dönüşmek, ancak bu değerlerle mümkün olacaktır. Biz bu değerleri yükselterek, bağımsız, katılımcı, gençleşen, dayanışmacı, demokratik çağdaş İzmir Tabip Odası’nı kuracağız. Hekimler, sağlık emekçisidir. Ayrıştıran, çatıştıran her türlü kimlik ve yaklaşımları riskli görüyoruz. Önceliğimiz, hekim hak ve emeklerini savunmak olacaktır.”
MESLEK ÖRGÜTÜMÜZÜN SİYASAL BAĞIMSIZLIĞINI SAVUNUYORUZ
Laiklikten asla taviz verilmeyeceğinin özellikle vurgulandığı Çağdaş Hekim Grubu’nun bildirisinde ise şu görüşler yer aldı:
“Gericilerle asla kol kola girmeyeceğiz. Cumhuriyetin kazanımlarının yeniden ayağa kalkması kaçınılmaz bir ihtiyaçtır. Tıp alanında kendine yer açmaya çalışan her türlü bilim karşıtı fikir ve uygulamanın kurumsallaşmasının karşısında yer alacağız. Sağlıkta şiddete tolerans asla kabul edilemez. Bu durum, basın açıklamalarıyla geçiştirilecek bir sorun değildir. Hekimlerin insanca yaşamalarına yetecek, emekliliğine de yansıyacak gelir güvencesinin olması gerektiğini savunuyoruz. Toplum sağlığını tehlikeye sokan çevre sorunlarına karşı duyarlı bir meslek örgütü olacağız. Bu dönemde bağımsız, katılımcı, gençleşen, dayanışmacı, demokratik çağdaş bir tabip odası için daha fazla olanak ve ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Meslek örgütümüzün siyasal bağımsızlığını savunuyoruz. Katılımcı, hekimleri birleştiren bir tabip odasını savunuyoruz. Meslek örgütü yöneticiliğini, yalnızca boş zaman aktivitesi ya da siyasi temsiliyeti olanların mesleği olarak görmüyoruz. Tabip Odasını demokratikleştireceğiz.”