EGEDESONSÖZ - Çiğli Belediyesi ile DİSK’e bağlı Genel – İş 8 No’lu şube arasında tartışmalardan, ‘operasyon’ iddialarına neden olan toplu iş sözleşmesi (TİS) sürecinde işçiler greve gitme kararı almıştı. Çiğli Belediyesi önünde greve çıkan işçiler 5. günde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü ile görüşme sağladı. Görüşmede mutabık kalamamaları üzerine Soyer’in toplantıdan ayrılmasına rağmen sendika ve SODEMSEN görüşmelerini sürdürüyor. Bu tartışmalı konuya yönelik SonSöz TV’de açıklamalarda bulunan CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, kendisinin de görüşmeler esnasında orada olduğunu belirterek detaylara yönelik değerlendirmelerde bulundu. Başkan Gümrükçü’nün Büyükşehir Belediyesi’nde Grup Başkanvekilliğine adaylığını koymasıyla grev sürecinin bir bağlantısı olup olmadığı iddialarını Tunç Soyer’in destek verir pozisyonda olmasının çürüttüğüne yönelik açıklamalar yaptı.
BELEDİYE BAŞKANI SERMAYE KAYNAĞI DEĞİL!
Çiğli Belediyesi önünde 5 gündür süren grev sürecini değerlendiren CHP’li Sındır, Gümrükçü’nün bir ‘sermaye kaynağı’ olarak görülmemesi gerektiğini dile getirdi ve belediyelerde toplu iş sözleşmesi sürecinin farklı işlediğini ifade ederek şunları ekledi:
“CHP’nin sendikalarla, işçi örgütleriyle, emek örgütleriyle probleminin olması söz konusu olamaz. Ki Cumhuriyet Halk Partisi de emeğin yüce olduğunu kabul eden siyasal partidir. Belediyelerimiz de ellerinden geleni yapıyorlar. Ben de bir dönem başkanlık yapmıştım. Başkan olduktan sonra biz de toplu iş sözleşmesi için masaya oturduk. Sendikanın teklifi önüme geldi, bakıyorum işveren yazıyor. Ben o konuma gelmişim. Ben ‘işveren değilim’ dedim. Ki o dönem 8 Mart, 1 Mayıs olsun emek adına önemli günlerde neden ikramiye istemiyorsunuz? diyerek ve sendikaya ben talepte bulunmuştum. Hem işçinin, hem halkın memnun kalacağı bir şey yapılmalı. Burada yaşanan işveren işçi arasındaki gibi değil. Normal durumda sermaye karşısında işçi var. İşçi hak talep eder... Ama belediyelerde durum bundan farklı. Belediye başkanını sermaye kaynağı olarak görmemek lazım. Halktan toplananı eşit bir şekilde pay etmeye çalışıyor. Kar amacı güden bir kurum değil bir kere halkın kasası.... Olaya böyle bakmamız gerekir. İşçi, emekçi adına Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun işçi ve emekçimizi ağır ekonomik koşullar altında ezdirmeyeceğiz vaati var. Genel olarak bütün fabrikalarda,madenlerde çalışan işçilerin haklarını ezdirmeyecek bir görüşü var zaten...”
BİR SAATE KARARA VARILIR
TİS sürecinin detaylarına inen CHP’li Sındır, sendika ve SODEMSEN yetkililerinin görüşme içerisinde olduğunu ve bir saat içinde karara varılacağını belirterek, “Birçok belediyemiz toplu iş sözleşmelerine imza attılar. Çiğli için de ben belediye başkanının o masada egemen ve hakim olması doğru olur diye düşünüyorum. SODEMSEN; mevzuatları iyi bildiği için belediye başkanıyla doğrudan müzakere içerisinde. O ayrı bir konu ama bir süredir zaten DİSK, Genel İş 8 Nolu Şube ile toplu iş sözleşmesi vardı. Bugüne kadar uzadı, şimdi tabi bir tıkanık noktaya gelmiş durumda. 2 yıllık sözleşmenin ilk yılında mutabakat sağlanmış, yüzde 36 arasında bir zam var. 2. yılla ilgili bir tıkanıklık olmuş. ÜFE, TÜFE’ye göre bir talep olmuş. Ülkenin ekonomik şartları çok belirsiz tabii. Sendikanın 2. yıl için talebiyle belediyenin bu belirsizlik içinde talebi karşılaması sorun yaratmış. Biz de gittik, Tunç Başkan’da, SODEMSEN Başkanı da geldi. Benim de daha önce düşündüğüm bir konuydu bu. Tunç Bey, bu grevden Çiğli halkını kurtarabilmek adına 1. yılın sözleşme hükümlerinde mutabık kalındıysa 1 yıllık sözleşme olsun. 2. yılda da o an masaya oturalım diye bir teklifte bulundu. Biz de aynı doğrultudaydık. Sendika, Memiş Sarı ve ilgili kişiler olmak üzere bu grevin bir komitesi var, şu anda orada istişare içerisindeler. Sanıyorum 1 -1 buçuk saat içinde karar verilecek” şeklinde konuştu.
BUNU DÜŞÜNMEK HAKSIZLIK OLUR!
Grevin Gümrükçü’nün Grup Başkanvekilliği’ne aday olmasına karşı yapılan ‘siyasal bir operasyon’ olarak görülmesi iddialarına yönelik konuşan CHP’li Sındır, Soyer’in greve gelip destek vermesini örnek göstererek iddiaların doğru olmadığını işaret etti. İkisinin farklı bir süreç olduğunu vurgulayan CHP’li Sındır şu sözleri ekledi:
“Tabii spekülasyon çok, manipülasyon çok... Bunlar gelinen noktayı nedene bağlama tartışmaları... Ancak Tunç Bey’in gelip destek verir pozisyonda teklifi getirmesi bu iddiayı çürütüyor. Bunu düşünmek haksızlık olur. Belediye bir kamu, hizmet kurumu. İşçinin hak mücadelesi noktasında grev arzu etmeyeceğimiz bir şey. Halk vergileriyle yerel yönetim gelir kaynağını oluşturuyor. Resmi harçlar, pullar, işletmeleri üzerinden gelir kaynakları vs. Onlar greve gitmeden bunu çözmeyi isteriz, böyle davullu, zurnalı halaylı toplu iş sözleşmesi olsun istemeyiz. Ki aynı zamanda da hizmetin aksaması noktasında da halka yönelik sorun yaratıyor. En kısa sürede çözülmesi herkes için iyi olacak. Rakam belirtmek istemiyorum. Rakam üzerinden değil de hak mücadelesine bakılmalı. Belediye Başkanımız güven duyulması gereken biri, emekçiyi asla yüzüstü bırakmaz.”