EGEDESONSÖZ - Cumhuriyet Halk Partisi İzmir Milletvekili Atila Sertel, Sonsöz TV'nin konuğu oldu. Gazeteci Fatih Yapar'ın sorularını yanıtlayan Sertel, gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Tüm dünyanın gündeminde bulunan savaşla ilgili Türkiye'nin Rusya politikasını eleştiren Sertel, savaşa karşı net bir sesin çıkmadığını belirtirken, "Ukrayna'da bir mücadele azminin, topraklarını bağımsızlığını koruma duygusu ile hareket ettiğini ve Suriyelilerden çok farklılaştıklarını görüyoruz. Suriyeliler daha kurşun değmeden, apar topar topraklarını terk ettiler. Ukrayna’da Rus silahlı askerlere karşı vücudunu siper eden kişinin vurulması ve vurulduktan sonra Ukraynalıların o kişiyi terk etmeyip alıp hastaneye götürmesini izledik. Biz bu savaştan, bizim menfaatlerimize ne olacak diye bakmamalıyız. Birçok yönetici insani bakmıyor. Birçok yönetici, tarım, turist, ekonomik anlamda etkileneceğiz diyor. Tabii ki bunlar tartışılır ancak önce insani bir boyutu var. Savaşa karşı duruşta aydınlar haricinde kimseden toplu olarak ses çıkmıyor. Ne şiş yansın, ne kebap politikasından vazgeçmeliyiz. Rusya’yı saldırgan bir ülke olarak görüyoruz. AB'de Rusya için çekimser oy kullanıyoruz. Sonra NATO'ya dönüp nutuk atıyoruz. Bu politika her açıdan kötü bir politikadır. Mazlumun yanında olmalıyız" ifadelerini kullandı.
BU İKTİDARA GÜVENİLMİYOR
Sosyal medyaya yansıyan yağ kuyrukları ile ilgilide AK Parti seçmeninden bile yoğu tepkiler olduğunu dile getiren Sertel, "Yağ bitkilerinin başkanı açıklama yaptı ve sonrasında bir sıkıntı başladı. Sonra vatandaşlar hücum etti. Vatandaşın hücum etmesini olağan karşılıyorum. Gerçekten güvenmiyorlar. Vatandaş iktidar ile bağını kesmiş. O ne derse tersi olur diye düşünen çok sayıda insanla karşı karşıya geldim. AK Parti'nin yüzde 80-90 oy aldığı yerlerde bile tepki gösterenleri gördüm. Vatandaş endişe ediyor, yağ bulamayız yarın da belki ekmek bulamayız diye endişelenecek. Mutlaka tedarik edilir ancak bu iktidara güvenilmiyor, bu kuyruklar onun nedeni" diye konuştu.
TEPEDEKİ NE DERSE O OLUYOR
İzmirli eski Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin görevden alınması konusunda da değerlendirmelerde bulunan Sertel, Pakdemirli'yi daha önce de uyardığını belirtirken, şu açıklamayı yaptı:
"Ben vakti zamanında söylemiştim. Gel İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin tarım kalkınma modellerini incele bunu ülke çapınca yay demiştim ancak tam tersini yaptı. Sonra bu ülkenin tarım bakanı değilmiş gibi davrandı. Başka ülkenin çiftçilerin tarımını ödüllendiren bir şekilde davrandı. Ancak sonuç değişmez. Bu kararlar sadece Sayın Pakdemirli'nin talimatları değildir. Ben o yüzden ona bakan değil memur diyordum. Tepedeki ne derse o oluyor. Fındık fiyatlarını Tarım Bakanı mı değerlendiriyor? 'Cumhurbaşkanımızın dediğine göre…' deniliyor. Cumhurbaşkanı ne derse bunlar onu harfiyen tekrarlayan durumundalar. Tarımda ne planlama var, ne ileriye dönük bir bakış açısı var. Tarlada bıraktığımız ürünler o kadar çok ki Türkiye'de. Toplam maliyeti satıştan yüksek olduğu için meyveyi dalında bırakan bir ülke haline geldik. Bundan dolayı her şeyi planlı yapmak lazım."
SORUN OLDUĞUNU KABUL ETMEYEN BİRİNDEN BUNLARI ÇÖZMESİNİ BEKLİYORUZ
Vekillerin ve bakanların yetkisiz olduğunu belirten Sertel, sorunun kabul edilmemesi halinde çözümün de olmayacağını dile getirirken şu ifadeleri kullandı:
"Yetkisiz eleman. Simdi gelen bakan da yetkisiz etkisiz eleman. Onlardan bir şey çıkmaz. Cumhurbaşkanı ile konuşup anlatmak lazım. Bir kişi çıkıyor ve bu ülkede sorun yok diyor. Sorun olduğunu kabul etmeyen birinden bunları çözmesini bekliyoruz. Ufacık bir kuruluşta bile değişik sorunlar oluyor. Patron sorun yok derse bunlar birikir birikir ve patlar. Bu patlamaları önlem için toplantıları yapmak lazım. Allah gerçekten Kemal Kılıçdaorğlu'ndan razı olsun; grup toplantılarında çıkıp anlatıyor ve Recep Tayyip Erdoğan da çıkıp düzenleme yapıyor. Eğer her şeyi Cumhurbaşkanı belirliyorsa bakanların ne işi var? Meclislerdeki konuşmalardan bir haberler. Birkaçı hariç apolitik kişiler. Sistem yanlış. TBMM'den oy alarak vatandaşın oyunu alarak gelen bakanlar olmalı. Milletvekilleri ve liderin iki dudak arasından çıkan her şeyin doğru olduğunu düşünen değil, toplum ile iletişim kuran, onları dinleyen vekillerin olması lazım. Bu toplumun sorunlarını çözmek için iradeli, halktan gücünü alan milletvekillerine, seçilmiş bakanlara ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme ihtiyaç var."
BUNLAR DA SÜPER VARLIKLILAR KUYRUĞU SANIRIM
Esnafın zor durumda olduğunu ve Kemeraltı ziyaretlerinde siftah yapamayan vatandaşları gördüklerini belirten Sertel şunları söyledi:
"Kemeraltı’nı gezdik, içim yandı. Tuhafiyeci bir arkadaş 4 günde 200 TL'lik satış yaptığını söyledi. Bu parayla yol parasını mı versin, ekmek parasını mı versin, elektrik parasını mı versin? Siftah yapmadan dükkanını kapatanlar var. Alsancak'ta meşhur bir pide salonu var, bir kişi vardı sadece. Ne oldu diye sordum, 8 kişi çalıştıklarını ancak iş olmadığını söyledi. Hangi sektöre gidersen git, böyle bu. Bunları anlatıyoruz ancak görmek istemeyenler var. Hamza Dağ anlatabilir bence bunları Cumhurbaşkanına. MKYK diye bir toplantı yapıyorlar söz alsın 'Atila Sertel bunları söylüyor, yalan söylemez benim abimdir' desin. Gel gezelim diyorum, gelmiyor. Yapabilir bunları. Esnafta bile yandaş yaratmışlar. Kimin akrabası ise ona gidiyorlar. Onlar rastgele gitmiyor ki, adrese teslim gidiyorlar. Giremezler halkın içine, korkarlar. Yağmurun altında Toprak Mahsulleri Ofisinde yağ kuyrukları var. Hani biz zengin ülkeydik? Hani kuyrukları 80 öncesinde bırakmıştık? Zamanında patates kuyruklarına varlık kuyruğu demişlerdi. Bunlar da süper varlıklılar kuyruğu sanırım. Arabalar evlerinin önünde, TV'ler gibi üstlerine dantel serdiler."
İKTİDAR DÖRTNALA KAÇIYOR
Erken seçimin sorunları çözeceğini vurgulayan ancak iktidarın seçimden kaçtığını dile getiren Sertel, "Halk memnunsa AK Parti iktidarından, çok güzel yönetiliyor, tek adam iktidarı güzel oluyor dediyse bunu sandıkta söylesin, boynumuz kıldan ince. Bunlar sandıktan kaçıyorlar. Dörtnala kaçıyorlar hem de. Bana AK Parti Genel Başkan Yardımcısı söylemişti 'Bütün planlarını 2023 Haziran’a göre yap. Biz enayi miyiz şimdi yapalım. Karadeniz'deki doğalgazı çıkaracak, bol para basıp kredi dağıtacağız ve yerli otomobil çıkaracağız' dedi. Kendileri için bir umut arıyorlar ancak vatandaşa bir umut vermiyorlar" diye konuştu.
SONUNDA TUNÇ SOYER’İ BİLE KIZDIRDILAR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in 'İzmir bu ülkede değil mi?' eleştirileri ile birlikte kente merkezi hükümetten destek verilmediği yönündeki eleştirilerine destek veren Sertel, "Tunç Soyer genelde siyasetin içine girmeyen bir belediye başkanı ve kolay kolay da siyaset değerlendirmesi yapmıyor. İktidara yönelik eleştirileri yok denecek kadar az. Ancak onu bile kızdırmışlar. O gün ilk defa öyle bir konuşma yaptı. Demek ki konuşabiliyormuş o konuda da. Ancak konuşmuyor ve kenti yönetmeye çalışıyor. Buna rağmen, bakın arkadaş, siz demediniz mi bu kentte otogara giden metroyu iktidar üstlenmedi mi? Niye yapmıyor? Hangi kentte otogarına metro gitmeyen kent var? İstanbul ve Ankara'da gidiyor. Burada niye yapmıyorlar? İzmir halkı kendi imkanları ile İBB bütçesinden ayırarak Buca ilçemize büyük bir yatırım yapıyor. Bu 1990'larda projelendirilen bir hat. Niye bu kadar geç kaldı bu hatlar? Narlıdere hattı devam ediyor. Çiğli'ye tramvay hattı başlattılar, bunlar büyük para. Metro Narlıdere'den sonra uzayıp gidecek. Tüm bunlar büyük para. İzmir halkı iktidar 100 veriyor ancak aldığı pay 2,2… Sen Trabzon'a yüzde 100'ün üstünü veriyorsun. Böyle olur mu? Adaletsizlik bu. Biz 81 kardeşiz. Sen bunların içinde ayrıcalık yapıp 3-4'ünü ayırıp diğerlerini ağzını burnunu kırarsan diğer kardeşlerin seni sevmesi mümkün mü? Sen İzmir'i cezalandıran bir adamsın Recep Tayyip Erdoğan. İzmir'e gavur diyen, sümüklü çocuğa benziyor diyenler onlar sonra da İzmir'den oy bekliyorlar. İzmir'in hakkını yediniz siz. Müslümanlıkta kul hakkı yemek günahtır. İzmir'de vatandaşa gelince 5 kat, 7 katı 9 kata çıkarmaya karşı ancak Bayraklı'da 60 kat veriliyor. Bu insafsızlıktır. Sen ver vatandaşa katı dibine kadar çıkar. İstediğin kazığı çakar. Siz 70 katı gören vatandaşı 7 kata ikna edemezsiniz" dedi.
BİZ YARIN İKTİDARIMIZDA BU BÖLGE İLE İLGİLİ GEREKENİ YAPARIZ
Depremzedeler ile ilgili de kooperatifleşme süreçlerinde CHP'li vekiller olarak yanlarında olduklarını vurgulayan Sertel, şunları söyledi:
"Geçtiğimiz gün il başkanımız ve milletvekillerimizle depremzedelerin yanına gittik. Kooperatifleşme ile ilgili İZDEDA Başkanı ile konuştuk. Bu konuda desteğimiz tamdır. Yerel yönetimlerin de desteği tam. Hatta bu konuda AK Parti ve MHP'lilerle birlikte de oturup iktidar düzeyinde çözüme kavuşturmaya çalışacağız. Ancak onlarda milletvekili olmadığı için tek adam olduğu için. Tek adam krediyi onaylıyorum dediği zaman alanda büyük oranda yapılar başlayacaktır. Ancak tek adam diyor ki Tunç Soyer kredi buldu ancak verirsem ben puan kaybederim, ondan onaylamayayım. Tunç Soyer de kaybetsin diyor. Ancak burada cezalandırdığı Tunç Soyer değil, İzmirlilerdir. Biz bu bölgede yatırım için para ayrılmalı ve depremzedeler desteklenmeli. Bunlar yapılmazsa biz yarın iktidarımızda bu bölge ile ilgili gerekeni yaparız."