GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
İnşaat/Emlak
15 Haziran 2023 Perşembe 11:29

Bakanlık imara açmıştı... ‘Çaresiz kaldığımız için Ankara’ya gittik’

Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından imara açılan Narlıdere’deki 250 dönüm araziye hissesi olan isimlerden birisi olan Emay Taşımacılık Şirketi’nin sahibi Muzaffer Yıldırım yaptığı açıklamada, “Büyükşehir’e gittik ama ret aldık. Çaresiz kaldığımız için bakanlığa başvurduk” dedi. Yıldırım, bölgede sadece Bayburt Grup’un değil 25 kişinin daha hissesinin bulunduğu arazilerin olduğunu vurguladı.

EGEDESONSÖZ- Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden dönün ve kabul edilmeyen imar plan tekliflerini kabul edip onaylamasının yankıları sürüyor.  Çevre Düzeni Planı olan 1/100 bin ölçekli planda “imara açık” olduğu gerekçe gösterilerek alt ölçekli planları onaylanan konut ve ticaret alanları artıyor. Mülk sahiplerinin arazinin yüzde 25-30’unun İller Bankası’na verilmesi karşılığında yapılan plan değişiklikleri ile birlikte bölge “rezerv alan” olarak ilan ediliyor.

- BAKANLIK İMARA AÇMIŞTI… O ARAZİ KİME AİT?

-BÜYÜKŞEHİR İLE BAKANLIK KARŞI KARŞIYA GELMİŞTİ... REZERV ALAN PLANLARI ASKIDA!

NEDEN GİTTİĞİNİ ANLATTI
Bakanlığın son olarak imara açtığı Narlıdere’de askeri alana yakın bölgede yer alan 250 dönüm arazinin Bayburt Grup’a ait olduğu ifade edilmişti. Büyük hissedarlardan birisi olan Agrobay Seracılık’ın sahibi olan grubun bölgede konut projesini hayata geçireceği belirtilmişti.

Egedesonsöz’ün konuyu gündeme taşımasının ardından imara açılan yerde hissesi olan isimlerden birisi Emay Taşımacılık Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Yıldırım açıklama yaptı. Yıldırım, imar planının neden İzmir değil de Ankara’dan onaylandığını anlattı.

Yıldırım şunları söyledi:

“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın imara açtığı o yer, sadece Şentürk ailesine ait değil. Orada benim de 9 bin 800 metrekare yerim var. Toplamda 25 kişinin arazisi var. Şentürk ailesi, benim gibi 25 paydaştan bir tanesidir. İkincisi; burada uzun zamandır kamunun kamulaştırması var. Yollar geçirdiler, bir değil, iki değil, dört tane yol. Otoparklar yapıldı, spor alanları açıldı. Biz şikayet edince spor alanını geri çektiler. Çocuk parkları yaptılar. Çocuk parkları da şikayet sonrası geri çekildi. Üçüncüsü, burası zaten özel konut alanı ve  1/100 bin ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda yer alıyor. Yıllardır belediye ile uğraşıyoruz. Bir türlü alt planları yaptıramadık. Üç yıl önce, yine müracaat ettik, uzun süre askıda kaldı, bekledik bekledik ama geçen yılın sonunda reddedildi. Ret olayından sonra biz de çaresiz kaldık ve bakanlığa gittik. Bir yer imara açılırken, zaten yüzde 50’sini kamuya terk bırakıyorsunuz, yol, otopar, yeşil alan gibi hizmetler için ayrılıyor. Eğer imara bakanlık açarsa, size kalan yüzde 50’lik kısmın yüzde 25’lik kısmını da kamuya terk bırakıyorsunuz ve size kalıyor yüzde 37,5’luk bir alan. Çevrenizdeki  tüm yerlerde kat emsali 2,5 ve üzeri. Size veriyor, 1,5 emsal… Peki diyorsunuz. Yanınızdaki binaların hepsi 6, 7, 8 kat; size veriyor 5 kat… Ona da ‘peki’ diyorsunuz. Kamu gücüne karşı koyamıyorsunuz çünkü. Ondan sonra da belediyenin niye haberi yok deniliyor. Tabii ki biz bu işi belediyenin yapmasını isterdik. Planlanan alanda toplam 630 dairelik bir yer var. Yine 55 dönümlük TOKİ’nin yeri var. Burası, toplamda 259 dönüm arazi üzerinde çok ortak var. 25’in üzerinde aile var. Narlıdere belediyesi  bizi daha çok dinliyor. Planlama alanıyla ilgili ‘burasının imara açılması gerekir’ diyor. Fakat Narlıdere Belediyesi’nin de yapabileceği fazla bir şey yok. Büyükşehir Belediyesi, bugüne kadar onay vermedi. Biz bu iş için 10 yıldan fazla zamandır uğraşıyoruz. Sonuçta böyle bir durum ortaya çıkmıştır”