EGEDESONSÖZ- AK Parti İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, SonSöz TV’de katıldığı programda Gazeteci Fatih Yapar’ın sorularını yanıtladı. Programın gündeminde kent gündeminde uzun yıllardır düşmeyen Balçova Arsa Mağdurları konusu vardı.
1969 yılında yaklaşık 5 bin kişi, yapılacağı söylenen sosyal konutlar için İzmir'in Balçova ilçesinde bulunan hazine arazilerini parasını belediyeye ödeyerek satın almış, o dönem bürokraside yaşanan sorunlardan kaynaklı olarak sadece bin 200 kişiye tapusu verilmemişti. 12 Eylül 1980 askeri darbesinin yarattığı belirsizlikle tapusunu alamayan yaklaşık 3 bin 800 hak sahibinin de tapu sorunu çözülememişti.
Son olarak alanın bakanlık tarafından arazinin rezerv alan olarak ilan edileceğinin duyurulmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi mağdurlarla bir toplantı düzenlemiş ve sorunun yeni planlama ile bu yıl içinde çözüleceğini duyurmuş ve imar planları Büyükşehir Belediyesi’nden geçmişti. Planlama ile ilgili olarak henüz askı süreci başlatılmamıştı.
BALÇOVA KONUSU ARTIK SOSYAL BİR PROBLEM
Balçova arsa mağdurları konusunun artık sosyal bir problem haline geldiğini söyleyen AK Partili Kaya, “Burada yerel yönetim arazileri satmış ancak kanuna ve hukuka güvensizliğin oluşabileceği durum var. Vatandaşlar parayı vermiş ve bunlar da harcanmış. Buraya da Sülün Osman hikayesi diyebiliriz.Bu arkadaşlarımızın problemi uzadı gitti. Her 5 yılda bir ilçe başkanları, büyükşehir başkanları değişti ancak mağdurların sorunu çözülmedi” dedi.
ÇÖZÜMÜ YAPMAK İSTEYEN İRADE VAR, PROBLEMİ YARATAN BİR İRADE VAR
Balçova ile ilgili planlama konusunda harekete geçilmesinin ardından Büyükşehir’in bir toplantı yaptığının hatırlatılması üzerine Kaya, “14 Mayıs seçimlerinden önce İnciraltı sorunu çözmeden diğer konuya giremeyeceğimizi söylemiştik. İnciraltı’nı bitirdikten sonra bir toplantı gerçekleştirdik. Çözümü yapmak isteyen irade var, problemi yaratan bir irade var. Problemi yaratan iradenin toplantısına herkes geliyor. Bizim toplantılarımıza bizi dinlemeye bile gelmiyorlar. Belki de burada hata bizdedir. Seçime 3 gün kala topluyorsunuz diyorlar. Sizi seçime 3 gün kala Büyükşehir Belediye Başkan adayı da topladı CHP’nin. Onlara da bu soruyu sordunuz mu? Siyasetçinin görevi problemleri çözmektir” açıklamasını yaptı.
‘EN GEÇ EYLÜL’ DEYİNCE BEKLEMEYE ÇEKİLDİK
Büyükşehir Belediyesi’nin sürece dahil olduğunu ancak sorunun çözümü konusunda adım atılmadığını söyleyen Kaya, “Bunlar yerel problemler ve bunları oluşturan CHP’li belediyeler. Biz Çevre, Şehircilik İl Müdürlüğümüz ile bir araya geldik, vatandaş dernekleri ile bir araya geldik, valimizi ziyaret ettik ve yol haritası konusunda dersimize çalıştık. Burada tek bir konu yok. Tapulu, tapusuz, makbuzlu, makbuzsuzlar gibi farklı konu var. Ancak ne hikmetse Sayın Soyer çıktı 14 Mayıs seçimleri sonrası ‘sorun bitti, anahtarı vereceğim’ dedi. Konuya siyasi olarak bakmadığımız için en geç Eylül’de işi bitireceğim dediği için kenara çekildik. Bu süreçte üstümüze düşen bir şey varsa biz açığız dedik. Ancak o dönem içinde vatandaşlarımız memnun edecek, beklentilerini karşılayacak formül olmadığı ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.
BÜYÜKŞEHİR’E ÇAĞRI: SORUNU BİRLİKTE ÇÖZELİM
Sorunun çözümü konusunda Büyükşehir nezdinde atılan ilk adımın başarısız olduğunu belirten Kaya, arazinin bakanlığa devredilmesi çağrısı yaptı. Kaya açıklamasında “Çalışma bin 500 arsa sahibini kapsıyor. Tamamını bırakın 3/1’ini çözecek formül konulmuş. Sorunu çözülecek olanlar bile memnun değil. Biz bakanlık olarak hazırız, siz tamamsanız biz onaylayalım diyoruz, hayır diyorlar. Kendilerine anlatılan ile ortaya çıkanın farklı olduğunu söylüyorlar. Tunç Soyer’in yaptığı açıklama ‘tamamını çözüyorum’du. Vatandaşa anlatılanla sonuç her zamanki gibi farklı. Büyükşehir Meclis toplantıları devam ediyor. Kendisinin olmayan Buca Cezaevi’ni bıraksın, asıl meselelere baksın. Bakanlığa yetkilerini devretmesi ve karşılıklı olarak sürecin işletilmesi lazım. Büyükşehir’in sorunu çözemeyeceği net. Makbuzu olan var, olmayan var. Belediye nasıl çözecek bunu? Kanuni düzenleme gerektiren bir husus bu. Planlama yetkisini Büyükşehir bize devretmeli. 25 yıldır yerel yönetimdesin, bunu çözememişisin. Bırak bize kanuni düzenlemesini yapalım. Sonrasında isterse yine birlikte çalışalım. Ortada arsa yok. Nasıl vereceksin? Hayalleri bıraksın, asıl gündeme gelsin. Çıkıp yapmadık de. Bu da bir erdemdir. Biz bunun da siyasetini yapmayız. Ancak gel konuyu gündeme al ve biz de sorunu çözecek bir yaklaşım ortaya koyalım. Beraber çözüm noktası varsa yapalım. Ancak benim de vatandaşın da inancı yok artık. Bu konu siyasi mesele değil sosyal mesele. Bu insanlar kaç sene daha bekleyecek? Bu insanlar belediyeye para yatırmış ancak sonra yerlerini satmış. Biz bunu bakanlık olarak çözeriz. Vatandaşlar ile bir araya gelip kanuni bir plan ortaya koyarız” şeklinde konuştu.
İNCİRALTI YOĞUNLUĞUN EN DÜŞÜK OLDUĞU PLANLAMA
İnciraltı Planlaması’nın dünyada ödül alacak bir proje olduğunu söyleyen Kaya, “İzmir’de şu an 30 ilçe içinde yoğunluğun en düşük olduğu planlamadan bahsediyoruz. Kıyı kenara yapacağınız yoğunluk neredeyse oradaki imar hakkı. Bayraklı’daki kuleleri biz mi planladık? Şehir birbirine girmiş. Çevre Şehircilik Bakanlığı ve bürokratlarımıza teşekkür istiyorum, İzmir’e çok yakışır bir proje. Vatandaşı yüzde 100 memnun eden bir planı ortaya koydular. Plan olarak dünyada şehircilik anlamda ödül alacak bir plandır. Büyükşehir'in davası farklı. Narlıdere ve Balçova’nın itirazı yok sadece önerileri var” dedi.
PLAN TEKRAR ASKIYA ÇIKACAK
Planlama süreci hakkında değerlendirme yapan Kaya, “CHP’li büyükşehir belediyesinin açtığı davalar ile planlama iki defa iptal edilmişti. Biz onları da dikkate alarak plan yaptık. Plan oradaki vatandaşlara uygun olmuştur. Biz İzmir’e 2 milyon metrekare sosyal donatı alan kazandırdık. Buradaki alanın yüzde 99,9’u vatandaşa ait. Biz burada yüzde 40 kesintiler ile kente yer kazandırdık. Plan böyle olur. Devletin 1 lira da kaybı yok. Vatandaşın buna da itirazı yok. İtirazlar 2 bin metrekarelik parseller. Bunun olması normal. Baba ölmüş, evlatlara kalmış, evlatlardan ölen var, torunlara kalmış. İzaleyi şuyu davaları var. Bunlara baksınlar. Kimlerin o davalar? CHP ve büyükşehir bağlantılarına baksınlar. Kimler İzmir’de hangi işlere bakıyor baksınlar. Büyük balık küçük balığı yutmasın diye 2 bin metrekarelik parseller yaptık. 2 bin metrekarede 120 metrekare inşaat yapabiliyorsunuz yoğunlukta. Ancak Büyükşehir 30 bin metrekarelik parsel olsun diyor. Ancak öyle olursa büyük müteahhitler benim vatandaşımın elinden alır paylarını. Bize mantıklı izahını açıklasınlar. Oradaki müteahhitlerin çıkarını korumak için sadece amaçları… Geçtiğimiz haftalarda İNGEDER Başkanı Tayfun Bey ile bir araya geldik. 5 milyon metrekarelik alanda itirazların sayısı 72. Bu kadar vatandaş odaklı bir planlama. İtirazların da değerlendirmesi bitti. Kısa sürede plan tekrar askıya çıkıp uygulama konusunda işlem başlayacak” şeklinde konuştu.