EGEDESONSÖZ- İzmir depreminin ardından Büyükşehir Belediyesi’nin ortaya koyduğu çalışma yöntemine göre; gecekondu ve depreme dayanıksız yapılaşmaların olduğu alanlarda kooperatif modeliyle dönüşümün sağlanması hedefiyle yürütülen Halk Konut Projesi kapsamında çalışmalar sürüyor.
Büyükşehir'in Karşıyaka-Örnekköy’de çalışmalarını organize ettiği ve inşaatı devam eden kooperatif inşaatında “hatalı beton ve eksik demir” tespit edilmişti. AK Parti Gençlik Kolları Genel Başkanı ve İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan’ın gündeme getirdiği olayın ardından bina için Büyükşehir Belediyesi yıkım kararı almış, Çevre, Şehircilik, İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri de dönüşüm kapsamında olan aynı bölgedeki diğer binaları da kontrol kapsamına almıştı.
Süreç içerisinde CHP İzmir Milletvekilleri Mahir Polat ile Murat Bakan’ın konu ile ilgili açıklamaları AK Partili İnan’ın tepkisine neden oldu.
CHP’li Bakan katıldığı programda “Proje bir defa doğru bir proje… İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Tunç Soyer’i yıpratmaya yönelik bir operasyon var. Yok demir çalınmışta tutanak tutulmuş. Bunlar ıvır zıvır şeyler. Savcılık gereğini yapar, hırsızı bulur, yargılar. Bundan dolayı bir projeyi ve anlayışı yargılamaya çalışmak saçma sapan bir şey” sözlerini kullanmıştı.
CHP’li Polat ise katıldığı bir programda "Asparagas bilgi taşıyarak AK Partilileri de yanılttılar, kendi istedikleri noktada parti içine doğru hedef gösterttiler onlara" sözlerini kullanmıştı.
İnan sosyal medya paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
“Bildiğiniz üzere İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin kentsel dönüşüm projesinde demir eksikliği ve beton hatası nedeniyle yıkım kararı alınmıştı. Bu şehrin bir milletvekili olarak, bunu kasten adam öldürmeye teşebbüs olarak değerlendirdik ve gündeme getirdik. Bunun karşısında CHPlilerin mahçup olup İzmirli hemşehrilerimizden özür dilemelerini bekledik. Peki bizimle birlikte bu şehirde milletvekilliği yapan CHPli mevkidaşlarım ne yaptı? Birisi demir eksikliğine ıvır zıvır şeyler derken diğeri asparagas diye tabir etti. Yazıklar olsun!
Kendilerine soruyorum:
Durum sizin dediğiniz gibiydiyse eğer, neden projede yıkım kararı aldınız?
İzmirlilerin canını küçümsediğiniz yetmiyormuş gibi şimdi de aklıyla alay mı ediyorsunuz?
İtibarınıza ve milletvekilliğinize zarar veren bu tür eylemleri hangi menfaat için yapıyorsunuz?
Bu şehirden aldığınız mazbatanın hakkını verin!
Yıkım kararıyla alakalı nasıl bir ilişki ağı içindesiniz ki, siyasetinizi bile bu çıkar uğruna feda edebiliyorsunuz?
İzmir kamuoyu sizi “demir çalan belediyeyi savunan milletvekilleri” olarak not etti, hafızasına kazıdı.
İZBETON'daki ilişkileriniz zor durumda kaldığı için mi bu hareketlere sürüklendiniz?
İzmirlilerin yüzüne nasıl bakacaksınız?
Hatanızı kabul edin! Bu rezilliği savunup İzmirli gençlere daha fazla kötü örnek olmayın”