GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Politika
23 Eylül 2023 Cumartesi 22:22

'Başka çarenin kalmadığını gösteren bir operasyondu'

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Azerbaycan'ın Karabağ'daki operasyonuna ilişkin, "Artık başka çarenin kalmadığını gösteren bir operasyondu. Uluslararası toplumun ve görüşmelerin bu konuda bir netice üretmemesi durumunda gerekeni yapma zorunluluğunu hissettiler." dedi.

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, New York’taki Türkevi’nde Birleşmiş Milletler 78. Genel Kurulu’na ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

AA'nın aktardığı habere göre Bakan Fidan, şunları söyledi:

"Azeri kardeşlerimiz gerekeni yapma zorunluluğunu hissettiler"
"Azerbaycan'ın yaptığı kontrterör operasyonu gerçekten artık başka çarenin kalmadığını gösteren bir operasyondu. Ateşkes mutabakatından sonra üzerinde anlaşılan konuların bir kısmı maalesef Ermenistan tarafından hayata geçirilmedi. Azerbaycan'ın uzun süredir sabırla beklediği özellikle 2 konu bir Zengezur koridorunun açılması, ikincisi de Karabağ'daki, özellikle Ermeni nüfusunun yaşadığı bölgede, Azerbaycan egemenliğinin pratikte tesis edilmesinin önemi ortada. Bu gerçekleşmediği zaman Azeri kardeşlerimiz haklı olarak sabırsızlıklarını ortaya koydu. Uluslararası toplumun ve görüşmelerin bu konuda bir netice üretmemesi durumunda gerekeni yapma zorunluluğunu hissettiler.

Türkiye olarak biz Azerbaycan'ın bu hareketi yapmadaki zorunluluğunu ve gerekliliğini ilgili muhataplara ilettik zaten. Bu harekat çok kısa süren bir hareket oldu. Sivil nüfusa dokunmayan, belli silahlı unsurların tasfiyesini hedef alan, Azerbaycan'ın bölgedeki yasal egemenliğinin yolunu açan, noktasal bir faaliyet oldu. Bunu da bütün tarafları anlattık. Tabii ki bazı tarafların bu konuda ciddi bir önyargı içinde olduğunu, Azerbaycan'ın yaptığı hareketin sebeplerini anlamadan çok ciddi suçlamalar getirdiğini de, çok ileri iddialar ortaya koyduğunu da gördük ama bizim ortaya koyduğumuz rasyonel izahlar durumun Azerbaycan'ın lehine anlaşılmasında da etkili oldu diye düşünüyoruz."

Bakan Fidan, BM Güvenlik Konseyi reformuna ilişkin soruya yanıtında ise bu konuyu Türkiye'nin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde uzun zamandır dile getirdiğini hatırlatarak, "Var olan realitenin artık bir söyleme dönüştüğü, bu söylemin politikaya, politikanın da artık uygulamaya geçmesini beklediğimiz bir aşamaya geldik" dedi.

Bu konuda şu ana dek ortaya çıkan söylemlerin haklılığının neredeyse tüm dünya tarafından kabul edildiğini kaydeden Fidan, "Bunun bütün ülkeler tarafından kabul edilen bir politikaya dönüşmesi için çok sağlıklı tartışmaların yapılması gerekiyor. Bu konuda ciddi çabalara ihtiyaç var. Özellikle BM Güvenlik Konseyi'ndeki ülkelerin bu konuda samimi olmaları gerekiyor. Dünyadaki düzenin yeniden tesis edilmesi, daha kalıcı barışın ve adil bir yaşamın mümkün olması için Birleşmiş Milletler reformunun yapılması şart" diye konuştu.

Fidan, bu konudaki tartışmaların halen devam ettiğini ve henüz üzerinde mutabık kalınmış bir perspektif çerçevesinin olmadığını belirterek, "Ama önemli olan bu tartışmanın başlatılmasıydı ve devam etmesi. Ben önümüzdeki yakın gelecekte birkaç yıl içerisinde çok sağlıklı kabul edilmiş, genel kabul gören formüllerin ortaya çıkacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.


"Rusya ve Ukrayna, tahıl anlaşmasını genel savaş çabalarının bir parçası olarak görme eğilimindeler"
Fidan, ABD ile jeostratejik, ekonomi, güvenlik, Rusya-Ukrayna savaşı ve tahıl anlaşması konularının gündemde olduğunu belirterek, Türkiye'nin tahıl anlaşmasının yeniden hayata geçirilmesi konusunda yoğun bir diplomasi trafiği gerçekleştirdiğini hatırlattı.

ABD ve diğer müttefik ülkelerin Türkiye'nin yönettiği bu diplomasi trafiğinin neticelerini ve detaylarını öğrenmek istediklerini kaydeden Fidan, şöyle devam etti:

"Yeni dönemde şu izlenimimiz var, gerek Rusya tarafı, gerek Ukrayna tarafı artık muhtemel bir tahıl anlaşmasını dünya gıda güvenliğine katkıda bulunan bir çerçeveden ziyade iki ülkenin genel savaş çabalarının ve faaliyetlerinin bir parçası olarak görme eğilimindeler. Tabii bu bizim işimizi biraz daha yeni dönemde zorlaştıran bir konu. Ama Birleşmiş Milletlerle olan temaslarımız olsun, taraflarla olan temaslarımız olsun, Avrupalılar, Amerikalılar da dahil olmak üzere bu konuda yoğun adım atmaya devam edeceğiz."

"Batılı bazı müttefiklerimizin Ermenistan'ı yönlendirirken, daha isabetli tavsiyelerde bulunmaları gerekiyor"
Fidan, ABD'li mevkidaşı Blinken'la Karabağ meselesini de görüştüklerini belirterek, "Bu noktada belli argümanlarımızın ikna edici olduğu kanaatindeyim. Bölgede atılması gereken adımlar var. Özellikle batılı bazı müttefiklerimizin Ermenistan'ı yönlendirirken, tavsiye verirken daha isabetli tavsiyelerde bulunmaları gerekiyor. Yoksa belli tavsiyeler bölgenin gerçekliğine uygun olmayan, dışarıdan verilen tavsiyeler destekler maalesef çözüm yerine, istikrar yerine daha fazla kaosu ve gözyaşını getirmekte." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye ve Yunanistan arasında liderler düzeyinde yapılan görüşmelerde alınan bir kararın olduğunu, her iki liderin de pozitif ajandayla konuya yaklaştıklarını belirten Fidan, Türkiye-Yunanistan arasındaki sorunların karşılıklı saygıya ve iyi niyete dayalı bir şekilde çözülmesi konusunda bir irade olduğunu söyledi.

Fidan, şunları kaydetti:

"Ege'deki gerginliğin tırmanmaması iki ülke arasındaki özellikle Ege Denizi merkezli ekonomik potansiyellerin ortaya çıkartılması, iki ülke arasındaki gerek devletten devlete gerek halktan halka temasın arttırılması, şirketlerin ortak faaliyetler yürütmesi gibi çok çeşitli başlıklarda işbirliği alanları var. Ben sayın meslektaşımla da bu konuları yoğun bir şekilde görüşmekteyim. Pozitif gündemin arttırılması, ilerletilmesi ve çeşitlendirilmesi konusunda her iki tarafta neler yapabilir? Onu ortaya koyuyoruz. Yunan tarafını da, son derece yapıcı ve iyi niyetli bir şekilde konuya yaklaştığını an itibariyle görmekteyiz. Ben önümüzdeki günlerde bu yaklaşımın daha somut sonuçlar üreteceğini açıkçası düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın Selanik'e Aralık'ta yapacağı ziyaret esnasında da bizim bu çalışmalarımızın somutlaşmış halini göreceğimizi düşünüyorum."