İlk Not: Bu yazı Atatürk’ün ve onun çizgisinden gelen Rahmetli Türkeş ile Devlet Bahçeli’nin önemini ortaya koyar!…
***
Bir önceki yazımızda siyaset içine sızma olabilme ihtimalinden hareketle CHP tarihinde yer alan bir isim üzerinden küçük bir gezinti yapmıştık.
Yazımız büyük ses getirdi. Çokça tenkit ve bir o kadar da alkış aldım. Dert değil. Tefrikanın karilerim tarafından yorumlanmasını ve değerlendirilmesini çok kıymetli buluyorum…
Gelelim daha önceden duyurduğumuz yazımızın ikinci kısmına…
Dünya tarihinin temel yürütücü amili olan Milletler Mücadelesinde diplomatik savaşlar bilindik disiplinlerle sürdürülmez. Gizli eller, gizli yapılar ve gizli toplantılar tıpkı savaş meydanında olduğu gibi taraflar arasında yapılır durur.
Kendine mahsus yöntemleri vardır bu savaşların.
Bazıları da kendilerine maske-kılıf bularak meşru gibi görünerek gerçekleştirilirler…
FETÖ’nün yıllarca süren Abant Toplantıları bunlardandır, mesela…
E Bilderberg’i de unutmamak lazım…
Bilhassa son 15 yıldır yapılan tüm Bilderberg toplantılarında AKP’li çok önemli isimler ve bakanlar; CHP’li çok etkin isimler ve yöneticiler var… Diğer yazar ve işadamlarını saymıyorum artık…
Ve Moon…
Son tespitlere göre Moon Toplantılarına Türkiye’den bugüne kadar 40 kadar önemli isim ve akademisyen katılmış ve hala da katılıyor…
Bunlardan biri Deniz Baykal diğeri de müteveffa Yaşar Nuri Öztürk, AKP’li Eski Bakanlardan Prof. Dr. Mehmet Aydın ve yine müteveffa AKP kurucularından Nevzat Yalçıntaş…
Ve tabii ki Eski Başbakanlarımızdan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu…
Bence görevleri itibariyle eyvah diyebileceğimiz isimler bunlar!… Bırakın toplantılara iştiraklerini bu isimlerinin adlarının böyle şaibeli yapılarla birlikte anılması dahi fecaattir!
Demek ki önce siyasetin arınması lazım!
Öncelikle Siyaseti muhafaza ve müdafaa etmek iktiza ediyor demek ki…
Evvela Siyaset mekanizmalarımızın da birer milli kurum olduğunu unutmamak gerekiyor!…
***
Riyaseti döneminde bir tek yurt dışı ziyareti dahi yapmayan, gizli hiçbir toplantı ve yapıya katılmayan Atatürk’ün Mason Localarını neden kapattığını eminim şimdi daha iyi anlamışızdır.
E, bu yazılardan sonra da ABD’ye ziyarette bulunmayan, hiçbir yabancı kurum ve kuruluşla; gizli ve açık örgütle özel görüşme yapmayan, yapanları da mümkün olduğunca partisinden uzak tutan, yıllardır her türlü saldırıya karşı partisini koruyan MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’ye hayranlık duymamak ve hakkını teslim etmemek de çok yanlış olur.
Son olarak “Temiz yarınların yolu, bağımsız ve milli siyasetten geçer”. Diyerek biterim… Yine yorum ve değerlendirmeler sizlerindir muhterem karilerim…
Durun durun! Az daha unutuyordum bir Son not mahiyetinde 1957 yılından buyana gerçekleştirilen Bilderberg Toplantılarına sadece Türkiye’den katılan Temsilcilerini de yazalım şuraya. Hani aklımızın bir kenarında bulunsun… Bir gün lazım olur.
