GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Ali SÖZER
YAZARLAR
16 Eylül 2013 Pazartesi

İzmir'e yakışan belediye başkanları

Doğa olaylarından beş duyusuyla fikir edinen, plan yapan, gelecek hayali kuran, kentine kimlik kazandıran ve kent halkını projeleriyle heyecanlandıran cesur belediye başkanı İzmir’e yakışır

Politika ve peyzajlarının yönetimini doğru yapanlar, kentin balansını doğru verenler, Büyük X Adam olduklarını iddia etmeyenler İzmir’e yakışır.

Düşüncelerinin dalga boylarının cüceliğini görüp, kent halkının yeteneğiyle düşüncelerinin dalga boylarını büyütenler İzmir’e yakışır.

Kapitalizmin ve sosyalizmin aynılaştığı, sosyalizmin güzelliğinin dilencisi olmadığını bilenler İzmir’e yakışır.

Gücü temsil etmek için dedesinin, babasının mezarı başında “çalmayacağım, çaldırmayacağım” yemini içenler İzmir’e yakışır.

İmar durumunu, inşaat ruhsatını, yapı kullanma iznini, işyeri açılış ruhsatını verirken vatandaşa deveyi hendek altlatmayanlar İzmir’e yakışır.

Kendi özel telefonlarını sekreterine vermeyip, kendisi cevaplayan, halkla direk ilişki kuran belediye başkanları İzmir’e yakışır.

Hep meşgul olmayan, hep toplantıda olmayan, koruma ordularıyla halkın arasında gezmeyen, sarayında oturmayan belediye başkanları İzmir’e yakışır.

Toplumsal bilincin insanın en akılcı yatırımı olduğunu bilenler, genetik kodları İzmir halkının genetik kodlarıyla uyuşanlar İzmir’e yakışır.

Kent insanının muhteşem varlık olabilmesi için eğitime ve gelişime ihtiyacı olduğunu bilen, bürokrasi canavarıyla ortak olmayan, müzik hızına, doğa hızına, sosyal ve kültürel hıza uyan belediye başkanı İzmir’e yakışır.

Her canlının bir güneş olduğuna inanan, insanı, doğayı, hayvanı seven belediye başkanı İzmir’e yakışır.

Bütün bu söylediklerimi göz önüne almazsanız, fil otları, aslan antilobu, Antilop otları, kuş böcekleri yer, düzen böyle sürüp gider derseniz bilemem.

O zaman İzmir’de Fazıl SAY’ın müzikteki vahşeti anlatan Mezopotamya senfoni çanlar, sazlar kendileriyle, şefiyle, seyirciler orkestra şefiyle, şef besteciyle, besteci güfteciyle kavga eder.

Bunu fırsat bilen köpek balıkları ve yunuslar kendi varlıklarını sürdürmek için işbirliği yaparlar.