GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Martı CANITIN
YAZARLAR
2 Şubat 2012 Perşembe

Canıtın Goes To Hollywood

84. Oscar törenlerine gidiyorum.
Kırmızı halıda yürüyeceğim.
Kodak Tiyatrosu'nun 37 basamaklı merdivenlerini çıkacağım.
Demir Leydi - Iron Lady” filmini seyrettim.
Meryl Streep'in Oscar'a aday gösterildiğini duyunca da, “Ben de orada olmalıyım” diye düşündüm.
Film boyunca gözlerime inanamadım.
Bu ne senaryo, bu ne oyunculuk” diye hayretle seyrettim.
Meryl'ye, “Oscar'ı kaptın bebeğim” dedim içimden.
Gerçi ben Akdeniz tipini sevdiğim için Meryl Streep'i hep fazla
mesafeli, donuk bulmuşumdur.
Buzlu balık gibi gelirdi bana.
Fakat kendisinin de 'hayatımın rolüydü' dediği Margaret Thatcher'ı canlandırdığı filmde Meryl'ye bir şeyler olmuş.
İçine Thatcher kaçmış.
Ses tonu, aksanı, göz bebekleri, bakışı.
Ürpertici bir performans.
Martı halimle merak ettim, Thatcher'ı oynadıktan sonra tekrar nasıl kendi olabilmiş diye.
                                   * * *
İngiltere'de 11 yıl iktidarda kalan Thatcher'ın demir leydi oluşunu, mücadelesini, kadınlığını, anneliğini, hırsını, dirayetini, pişmanlıklarını anlatan filmdeki performansıyla Meryl Streep hayranlık uyandırıyor.
Halen Alzheimer hastası olan 87 yaşındaki Demir Leydi Margaret Thatcher, 1979 - 1990 yılları arasında İngiltere'de fırtına gibi esti.
Kasaba bakkalının çalışkan ve utangaç kızı Margaret, Oxford’a kabul edilince rüyalarını gerçekleştireceği bir hayata adım attı.
Muhafazakar Parti liderliğine giden yolda, boyun eğmez kişiliğiyle Avam Kamarası’nda erkek egemen, alaycı bir duvara çarptı ama yılmadı.
Güç için bedel ödemeye hazır olan Thatcher, İngiltere’nin ilk kadın Başbakanı oldu.
Arjantin’in Falkland işgali sonrasında herkes karşı çıkarken savaş kararı alışındaki dirayeti ve sonuçta elde edilen başarı tüm ülkede takdirle karşılandı.
Savaşta ölen askerlerin ailelerine eliyle tek tek mektup yazarken, anneliğe vurgu yapan duygusal bir kadın liderdi.
Thatcher için çok önemli yeri olan kocası Denis Thatcher’ın ölümünden sonra, “Başbakanlık yalnız olduğunuz bir görevdir. Bir bakıma da öyle olmalıdır. Kalabalığın içinden yönetemezsiniz. Ama Denis sayesinde hiç yalnız kalmadım. Ne adam, ne koca, ne arkadaş” sözleriyle aşkını özetliyordu.
Başbakanlıktan sonraki ileri yaşlarında en yakın arkadaşı yine ölmüş kocası Denis’in hayali oldu.
                            * * *
Meryl Streep, inanç, hırs, mücadele ve ihanetin anlatıldığı filmdeki Thatcher rolüyle 30 yıl aradan sonra Oscar heykelciğini 3. kez kucaklamak için sabırsızlanıyor olmalı.
Şans kapıyı çaldı Meryl.
Canıtın yanında olacak, endişelenme.
Tören salonuna girmek problem değil.
Şirinlik yapar, hayvansever bir Hollywood starının kolunda kırmızı halıdan geçerim.
İzmir'in marinalar, yollar, metrolar kadar; gezmiş, görmüş, bilmiş martılara da ihtiyacı var.
Neden olmasın ?
Canıtın Hollywood'dan bildirse,
Fena mı olur...