GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Rifat ÖZER
YAZARLAR
17 Mart 2024 Pazar

Unutulmazlar...

Tarihte iz bırakmış ihanetler var… Haksızlıklar var… Dini alanda, savaş alanlarında, siyasi arenalarda var. Yani var da var. Ama çoğu da tartışmalı etiketler bunlar! Bir kaçı da şunlar;

İSA’YI GAMMAZLAMAK

Literatürde ve İncillerdeki anlatımlara göre de ; Havari ; İsa tarafından seçilmiş, ona yardımcı olan ve ölümünden sonra da Hristiyanlık dinini yayan… 12 kişilik gruptakilere verilen bir ünvan.

Hani şu ünlü kutsal kase efsanesi varya… Çarmıha gerilen İsa’nın damlayan kanının içine koyulduğu iddia edilen bir kap, bu yemekte kullanılmıştı… Havarilerle yenilen bu son akşam yemeğinde İsa : burada bulunan birinin kendisine ihanet edip, ihbar edeceğini ve öldürüleceğini söyledi. Ama adını vermedi!

Ertesi gün Havari listesindeki Yahuda İskariyot aldığı gümüş karşılığında yanında askerler, kahinler vs.den oluşan bir grubun başında, İsa’nın bulunduğu bahçeye geldi… Yanına gidip yüzünü öptü. Böylece İsa’nın kimliğini gelenlere ifşa etmiş oldu. Sonrası malum… Yakaladılar, çarmıha gerip idam ettiler!

JAN DARK

Jeanne d’Arc… 1412’yılında Fransa’da doğdu.

İngiltere ile Fransa arasındaki yüz yıl savaşları sırasında 16 yaşındayken evinden ayrıldı… Kral VII. Charles’ten izin alarak orduya katılıp, ülkesi Fransa’yı savundu. Zaferle biten savaşlardan sonra, 1431’lerde İngilizlere esir bile düştü…

Erkek elbisesi giyerek savaştığı ve Tanrı ile konuştuğunu söylediği ileri sürülerek, kafirlik suçlamasıyla Engizisyon mahkemesinde yargılandı, 19 yaşında ölüme mahkum edildi.

30 Mayıs 1431 sabahı bir meydanda 10 bin kişinin önünde diri diri yakıldı!

Ölümü değil, ödülü hak ettiği halde Kral onu görmezden geldi, sahip de çıkmadı… Ama ölümünden 500 yıl kadar sonra, idam kararı veren aynı kilise tarafından azize ilan edildi!

FİDEL CASTRO

Küba devriminin lideri Fidel Castro, ABD destekli diktatör Batista rejimine karşı, daha yolun başlarında 1953’de bir kışla baskınında tutuklandı. 26 yıl hapis istemiyle yargılanmaya başlandı!

Yaptığı savunma ile faşist Batista’ya karşı devrim ateşini de yakmıştı… 24 saat süren savunmasını şöyle bitirmişti : O sefilin gazabından korkmadığım gibi, cezaevinde olmaktan da korkmuyorum. Zararı yok, beni mahkum ediniz... Tarih beni beraat ettirecektir!

Ettirdi de… 1959’da Küba devrimi gerçekleşti, Batista da Amerika’ya kaçtı!

MAKASLA DOLAŞANLAR!

Eski İl Başkanımız Kemal Karataş’a takıldım :

Ne o? Artık cebinde makasla mı dolaşıyorsun diye! Çünkü geçenlerde CHP Urla İlçesinde bir SKM açılışında, içlerinde MYK üyeleri ve Genel Başkan Yardımcıları Deniz Yücel, Murat Bakan, Milletvekilleri ve yöneticiler de olduğu halde topluca açılış kordelası kesiyorlardı da!

Kemal Karataş, yaşamını CHP’nin yaşamı ile birleştirmiş, partisinin sadık bir çocuğu olarak büyümüştü… Beş dönem İzmir İl Başkanlığı yapmış, halkın sesi olmuştu. İzmir’de partisinin büyük başarılarına imza atmış, 30 da 30’u bile bloke etmişti!

Avrupa Birliği müktesebatından olsa da, idam cezası kaldırılmışken, partisel yaşamda idam sayılabilecek kesin ihraç cezası da tüzükte kalamazdı, kalmamalıydı…

Ya da, en azından uygulanmasında kılı kırk yarar gibi bir zorunluluk kuralı olmalıydı…

Suç ve cezadaki adil denge evrensel bir kuraldı. Adalete karşı adaletsizlik olamazdı.

Uzakta ve küçük diye, Güneş sistemden ihraç edilen bir Plüton değildi ki Kemal Karataş… Hep partinin içinde ve de, göbeğinde ki bir büyüktü!

Hani, ‘Cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir’ diye bir söz var. Makas olayına bakınca, Cennete giden yolun döşemesinin ise, mecazi değil, gerçek olduğu çok açık. Her şey zamana bakar da, artık zaman hiç bir şeye bakmaz. O’na gönül borcumuz büyük zaten…

Aslında ünlü bir yazarın da dediği, ‘İyiler asla kaybetmez, kaybedilir!’

İyi Pazarlar…