GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Engin ÖNEN
YAZARLAR
26 Eylül 2024 Perşembe

Tire pazarında…

Zaman zaman Tire ve Ödemiş pazarlarını ziyaret ederiz. Bu bizim için sadece Pazar alışverişi değil, aynı zamanda kültür ve gastronomi gezisidir.

Tire pazarı, Türkiye’nin en özellikli pazarlarından biridir. Ödemiş pazarı da aynı şekilde. Buradaki ürün zenginliğine başka yerde rastlamak pek mümkün değildir. Pazarcı esnafından daha fazla yerel üreticiler ve köylülerin pazarda olması çok dikkat çekicidir.

Birçok şehir ve kasabada pazaryerleri vardır. Açık veya kapalı pazaryeri. Pazarcılar ürünlerini burada tüketiciye sunarlar. Tire hem Ödemiş pazarı, pazaryerinde kurulmaz. Çünkü o günler şehir pazaryerine dönüşür. Tire ve Ödemiş çarşısı pazaryeridir.

Ana caddeye pazarcı esnafı sıralanır. Bu ana caddeyi yatayına kesen sokaklarda ise, köylüler ve yerel üreticiler yayılır.

Kaldırımlar, eczanenin, beyaz eşya dükkanının, kasabın, kuaförün, lokantanın fark etmez önü, hep pazarcı tezgahıdır. Tezgah dediysek hepsinin bir Pazar tezgahı da yoktur. Yere serdiği bir çuval veya bezin üstünde sergiler bazıları ürünlerini.

Tire pazarını gezince bu ülkenin ne kadar zengin bir tarım ülkesi olduğunu anlarsınız. Yok yoktur. Hem ova hem yayla ürünlerinden oluşan müthiş bir genişlikte ürün yelpazesi. Bu ülkede tarımın ihmal edilmesine rağmen bu zenginlik insanı şaşırtıyor doğrusu.

Sadece tarım mı, hayvancılık ile et ve süt entegre tesisleri bakımından da bu bölge, Türkiye’nin en önemli merkezi konumundadır. Meyve fidancılığında Ödemiş, bahçe bitkilerinde Bayındır ülke çapında önemli birer merkezdir.

Son yıllarda Tire ve Ödemiş pazarına turlar düzenlenir. Bazı komşu ilçe belediyeleri de otobüs kaldırır hemşerileri için. İzmir’den trenle, otobüsle ve otomobille gelenler de az değildir.

Yani belli ölçüde gastronomi turizmi de başlamıştır buralara yönelik olarak. Tire ve Ödemiş köftesi malum. Turistik köfteciler de var ama ben en çok esnaf lokantalarını severim. Karadut şerbeti, dondurması ve şurubunu mutlaka tatmak gerekir.

Pazara gidenlerin çok azı bu şehirlerdeki kültür merkezlerini ziyaret eder ama olsun. Zamanla o da olur. Son yıllarda Tire ve Ödemiş Belediyelerinin, Kent Müzeciliği konusunda ciddi mesafeler aldığı malum. Kent belleğini koruma konusunda ciddi bir birikimi sergiliyor bu müzeler.

Keçecilerden, nalıncılara pek çok geleneksel zanaatçıya sokaklarda rastlamak ne güzel

Geleneksel Pazar anlayışının korunması çok yerinde bir tutum. Bu iki pazarı, yani tüm çarşıya yayılan Pazar uygulamasını kaldırıp, şehrin dışına servislerle gidilen kapalı Pazaryeri yapılsa bu bir felaket olur. Hem gelenek ortadan kalkar hem de şehre ayrı bir ruh katan Pazar ölür. Profesyonel pazarcılık her yerde var. Önemli olan tüm çarşıyı kapsayan ve pazarcılar ile yerel üreticilerin katılımına olanak sağlayan bu uygulamayı desteklemektir.

Hem pazarı hem tarihi ve kültürel mekanları gezdik gün boyunca. Alışverişi de abartmışız biraz. Bagajı zorladık resmen. Hareket etmeden önce Müzenin çay ocağında biraz dinlendik. Koruk şerbeti ile final yapıp, İzmir’e hareket ettik.

Tabii, çok ara vermeden Tire veya Ödemiş’e tekrar gitme arzusu ile