GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Metin ÖNEY
YAZARLAR
24 Mart 2020 Salı

Sorumluluk duygusu

İnsanı yücelten duygular vardır.

Yurtseverlik duygusu…

Arkadaşlık duygusu…

Sevmek duygusu...

Vefa duygusu…

Yardımseverlik duygusu…

Ve daha niceleri…

***

Bu duyguların en önemlilerinden biri de “sorumluluk” duygusudur.

Bir felaket karşısında Devlet’e düşen görevler vardır.

Görevlilere düşen görevler vardır.

Ve

Bir de "topluma düşen görevler" vardır. 

 

İşte “topluma düşen görevler” için de…

Yüksek bir “sorumluluk duygusu” taşımak gerekir.

Bir önceki yazımda da ifade ettiğim “bana ne” ve “sana ne” duygularından tamamen arındırılmış bir duygudur, “sorumluluk” duygusu…

***

Türkiye ve Dünya, çok ciddi ve tehlikeli bir hastalıkla karşı karşıyadır…

Bu tehlike karşısında şüphesiz:

Devlet’e,

Görevlilere,

Ve yurttaşlara görevler düşmektedir.

Anlaşılan odur ki; tedbirlerin başında “sokağa çıkmama” gelmektedir.

Bu konuda yapılan “ricalar, tavsiyeler, uyarılar” gerekli sonucu yaratamadığı içindir ki…

Belli yaş grubu için “sokağa çıkmama” kararı alınmıştır…

Fakat durum gösteriyor ki; bu yasağa ve yasağın getireceği yasal cezai yaptırımlara rağmen ve hepsinden önemlisi doğrudan hayatımızı  tehdit ettiği halde yine de tamamen uyulduğu söylenemez.

Niçin?

Çünkü ne yazık ki; toplumda yeterli bir “sorumluluk duygusu” gelişmemiştir…

Kendi hayatını doğrudan ilgilendiren bir durum karşısında dahi tabir uygun ise “vurdumduymaz” davranan kişilerden toplumsal olaylar karşısın da duyarlılık beklemek her halde ham hayal olsa gerek…

***

Hiç şüphesiz “belirli yasaklar” getirilirken, Devlet’in de bunun doğuracağı sorunları karşılamak üzere gerekli tedbirleri alması “Devlet Olma”nın gereklerindendir.

Ancak:

Tedbirler yeterli bile olmasa yine de toplum gerekli duyarlılığı göstermelidir.

Olağanüstü hallerde olağanüstü tedbirler ve bu hallere ve tedbirlere uygun tutum ve davranışlar sergilemek “sorumluluk duygusu” taşıyan her yurttaşın kaçınılmaz görevidir.

***

Bu sebeple:

Yurttaşlara öncelikle ve ivedilikle:

Sorumluluk duygusu verilmelidir.

Eğitim, siyaset, sanat ve edebiyat bu duygu ve düşünce üzerine inşa edilmelidir.  

Anne ve babamızın “yaşları” değil, mevcudiyetleri bile bize yeterli bir “sorumluluk duygusu” vermelidir.

***

Özetle mevcut durum göstermiştir ki; toplum olarak yeterli “sorumluluk” duygusuna sahip değiliz…

Yasalar…

Kararlar…

Ve…

Sorumluluk duygusu…

O zaman sorunların üstesinden daha da kolay geliriz...

***

Son olarak:

Konuyu sadece bir “yaş” meselesi olarak ele almak da yanlıştır…

Bizler “gençliğimizi” yaşadık…

Şimdi genç olanların da bizim yaşadığımız yaşları ve daha fazlasını yaşamalarını diliyorum...