GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
26 Kasım 2019 Salı

Siyasi Kriz’in matruşkaları

Atatürk’ün partisi CHP…

“Kumpas”tan…

“Çete”ye doğru dümen kıran…

Uzun ince bir yolda yürümeye devam ediyor…

Görülüyor ki…

Sıkıntı, tahmin edilenden daha büyük…

***

CHP Sözcüsü Faik Öztrak…

Muharrem İnce’nin taş gibi ağır…

“CHP’nin içinde çete var” suçlamasını pas geçti…

Onun yerine…

Beştepe’ye mesaj yolladı:

“Genel Başkanımız da (Hodriye hodri) dedi... O gün bugündür tık yok… Matruşkalar teker teker açıldıkça oyun içinden oyun çıkıyor…”

Peki…

Bu matruşkalar kimin masasını süslüyor?

Döneceğiz oraya…

***

Matruşka, Rus icadı oyuncak bebeklerin adı…

Ihlamur ağacından yapıyorlar…

Bebekler ortasından açıldığında başka bir bebek çıkıyor, onu açtığınızda yine başka bir bebek çıkıyor…

Genellikle bir bebekten yedi bebek çıkıyor…

Rahat 120 yıllık tarihi olan bi’oyuncak…

Neden böyle bi’şi icat etmiş Ruslar?

Çocukların zihinsel gelişimini sağlamak için…

Aynı zamanda…

Birden fazla olmasıyla kadının doğurganlığını…

İç içe geçmesiyle de annenin korumacı yanını anlatıyorlar…

Hoş, şimdi…

Ruslar işi ticarete dökmüş, siyasallaştırmış…

Artık matruşkalar…

Lenin’le başlıyor, Putin’le bitiyor!

Eeee, n’apsın liberal ekonominin girmediği yer var mı?

***

Dönelim, fokur fokur kaynayayan Altıok’lu partiye…

Sözcü Öztrak “matruşka” örneği verirken haklı…

Büyük bebeği açıyorsunuz, içinden bir başyazar çıkıyor…

İkinci bebeği açıyorsun, CHP Lideri çıkıyor…

Üçüncü bebeği açıyorsun, Beştepe çıkıyor…

Dördüncü bebeği açıyorsun Ankaralı bir gazeteci çıkıyor…

Beşinci bebeği açıyorsun, Muharrem İnce çıkıyor…

Altıncı bebeği açıyorsun, Çeşme’deki teknenin meçhul kahramanları çıkıyor…

Yedinci bebeği açıyorsun, CHP’nin sır odası MYK çıkıyor…

Bakalım, sekizinci bebekten ne çıkacak?

***

En basit tanımıyla…

Beştepe’yi geceyarısı ziyaret eden bir CHPli’nin filan olmadığı ortaya çıktı…

Ancaaak…

Bu arada yeni bir “perde” açıldı…

Neden?

Şundan…

Muharrem İnce köyündeki tarlanın ortasında ne dedi?

“Bu işin arkasında CHP'de bulunan bir çete var... CHP yönetimi bu iftiracıyı bulup cezalandırmalı…”

CHP’nin sözcüsü buna nasıl karşılık verdi?

“Bu CHP'ye düzenlenmiş bir kumpastır…”

Başka ne dedi?

“CHP'de çete arayanlar karşılarında Kuvay-i Milliyet ruhunu bulur!”

Başka?

Başka, dişe dokunur bi’şi yok…

Demek ki…

Matruşkalar açılmaya devam edecek…

***

Dakika geçmedi; AK Parti sözcüsü…

Mevkidaşına cevap verdi:

“Saray bize komplo kurdu diyen kim varsa, bilin ki bu komplonun içindedir… Adres belli olmuştur…”

Ve, noktayı şu cümle ile koydu:

“Rakiplerini yok etmek üzere ürkütücü bir senaryo üretiliyor…”

***

Yav, bi’köşe yazısından buralara nasıl geldik, demeyelim…

Derin bakalım konuya…

Kusurun büyüğü…

O köşe yazısını…

Yazan, üfüren filan değil…

Hatırlayın…

CHP Lideri, malum canlı yayında…

“Doğrudur, olabilir ama isim veremem!” gibi…

Tamamen “ima kokan” yuvarlak sözleri yüzünden…

Testiyi kırmıştır…

O testi artık su taşıyamaz…

Bu nedenle…

Olayın miladı o sabahki canlı yayında başlıyor aslında…

Canlı yayın, her daim potansiyel tehlikedir…

Dönüşü imkansızdır…

Ağzınızdan çıkan her cümle…

O anda izleyen yüz binlerle ölçülür…

Kılıçdaroğlu, o sabah topu taca atsaydı…

Ya da…

Ayağında sektirerek zaman kazansaydı…

Biz bugün…

Aslı, astarı olmayan bir “duyum”la biçimlendirilmiş o köşe yazısını…

Bugün konuşmayacaktık…

Olsa olsa…

“Yav, duayen bi’gazeteci nasıl böyle hata yapar?” deyip…

İşimize, gücümüze bakacaktık…

***

Bizim güzel bir atasözümüz var:

CHP’deki bugünkü tabloya pek uygun…

“İp inceldiği yerden kopar…”

Yani…

Bir topluluk, hassas olduğu konularda birbirine düşürülürse…

Zayıflar ve dağılır…

Bu olay da…

En çürük ve en zayıf yerinden kopmuştur…

Sağlam bir düğümle…

Eski haline gelir mi?

Onu da bekleyip, göreceğiz…

Nokta…

Sonsöz: “Her insan bir yağmur damlası gibidir… Kimi çamura, kimi gül yaprağına düşer! / Hz. Mevlana…”