GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Adnan SÖKMEN
YAZARLAR
14 Kasım 2017 Salı

Sinemanın en güzel abisi...

İlk onun gidişini hatırlıyorum...

1979 yılının sıcak bir Haziran günüydü...

O, 50 yaşındaydı...

Ben, ergenliğin tam başında...

İşte...

İlk o zaman düştü içime "benden olmayan birisinin acısı"...

Evet "benden" değildi...

Ama "bizden"di O...

Gençlik basamaklarını çıkarken karşılaştığımız güzel abilerimizden biriydi...

Hatta bana göre, Türk sinemasının en güzel abisiydi...

Aslında bizim kuşak daha çok "Cüneyt"çiydi...

Alafranga takılanlar ise, ya "Delon"cu ya "Belmando"cu...

Fakat ben hiç ihanet etmedim O'na...

Ne Cüneyt, ne Delon, ne Belmando...

Varsa yoksa Ayhan Işık....

Ama ansızın gidiverdi gençliğimin "Kral"ı, o güzel yaz akşamında...

Sonra "hatırası" diye en yakın arkadaşına sarıldım sıkı sıkı...

"Şakayla karışık Sadri Alışık..."

Yani sizin anlayacağınız tutucu değildim "tuttuğum" adamlardan yana...

Biri ağır abi, diğeri gırgır şamata...

Biri "Acı Hayat"ın Kaynakçı Mehmet'i...

Diğeri Sultanahmet'in Turist Ömer'i...

Şimdi ikisi de yok...

Belki de buluştular yukarılarda bir yerlerde...

Usta'nın dediği gibi...

O güzel adamlar, o güzel atlara binip gittiler...

Ama biz vazgeçmedik "bizden olmayan" birilerini sevmekten...

Öyle sarhoş olduk, öyle sarhoş olduk ki; Tanju'yu sevdik mesela...

Kara kramponlarımızı kuyruk yağıyla yağlayıp Cici Park'ta top peşinde koşarken Metin'i sevdik...

"Kral"ların sadece "Taçsız"larını değil, "Çirkin"ini de sevdik mesela..

Sonra Deniz'i sevdik, Mahir'i sevdik...

Ha, bir de bizden olmasa da CHE'yi de çok sevdik...

Lâkin tüm sevdiklerimiz gitti teker teker...

Hulusi Baba gitti...

Horoz Nuri gitti....

Cilalı İbo gitti...

Fabrikatör Feridun Bey...

Aşçıların en tontonu Necdet Usta gitti...

Uşak Cevat...

Bahçevan Kostarika...

Nubar amca gitti...

Taş görünümlü, macun kalpli Erol gitti...

Adamların en "Hazin"i Sami abi gitti...

Şaban...

Ramiz Dayı...

Müşfik abi...

Ekrem gitti...

Tam olmasın artık o kadar dedik, Levent usta gitti...

Metin'in Zeki'si...

Hababam'ın Güdük'ü gitti...

Damadımız Ferit'imiz, Tarık'ımız gitti...

Ve daha niceleri gitti...

Yani sizin anlayacağınız...

Çocukluğumuzun, gençliğimizin "güzel" abileri eksildikçe bizler de eskidik...

Şimdiki çocukların ve gençlerin "güzel abileri" kimler diye sorarsanız, ben "bilmem" derim...

Bilmem!..

Bilemem!..

Çünkü, benim güzel abilerimin yerine hiç kimseleri koyamam...