GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
27 Aralık 2022 Salı

O’nun hayatı tek parmağı!

“İnsan hayal ettiği müddetçe yaşar!” demişler…

Ne kadar doğru…

Çünkü…

Her türlü “dileğin” yansımasıdır hayaller…

Arada sırada da olsa…

Aklınızda ve kalbinizde yuva yapan o “hayaller” var ya…

Gün gelir “hayatın rengi” olur…

Zaten…

Mucizenin adı da budur!

***

“Tek bir parmak!”

Bir genç kızın nasıl yaşam mucizesi olur?

Cevap; tek kelimedir:

“Azim…”

***

Münevver Büşra Ekinci…

23 yaşında…

İzmir Karabağlar’da ailesiyle yaşıyor…

Kullanabildiği “tek parmağı” ile…

Üniversiteden “üstün başarı belgesi” alarak mezun oldu…

Bir de şiir kitabı var…

***

İyisi mi, ender rastlanır bu “yaşayan öykü”yü en baştan anlatalım…

***

Taaa, 24 yıl önceydi…

İzmir Karabağlar’da yaşayan Şerife-Hüseyin Ekinci çifti…

İkiz bebek müjdesi aldıklarında…

Çok sevindiler; dünyalar onların olmuştu…

Anne Şerife’nin…

Doğum yaklaşırken heyecanı daha da artımıştı…

Ve o gün geldi çattı…

İkizlerin sezaryenle alınmasına karar verilmişti…

Ve…

Münevver Büşra Ekinci, doğumda oksijensiz kaldığı için…

Serebral Palsi hastası olarak…

Gözlerini açtı dünyaya…

İkizi Ahmet sağlıklı olarak hayatına devam ediyordu…

Münevver Büşra’nın hastalığı…

Tıp Dünyası’nda “Beyin Felci” olarak anılıyordu…

Ve bu hastalık…

Kasların hareketini…

Vücudun duruşunu etkiliyordu…

Gözü yaşlı Ekinci Ailesi…

Biricik kızlarını yaşatmaya yemin ettiler…

Büşra ise…

Sadece “tek parmağı”nı kullanarak…

Azmin timsali oldu…

***

Kadere bakar mısınız?

Parmak kadar Büşra’cık…

Bir yaşından itibaren fizik tedavi desteği almaya başladı…

Ufacıktan…

Tekerlekli sandalyede hayatının vazgeçilmezi oldu…

Ortaokul ve lise diplomalarını…

Evde eğitim alarak duvara astı…

Bunları yaparken…

Her gün…

Ekinci Ailesi’nin kapısını çalarak…

Büşra’ya 

Her alanda kendisini kanatlandıran bir İlknur Öğretmen var ki…

Bu acıklı söykünün içinde…

Hakkı asla ödenmez…

***

İlknur Gökgöz…

Büşra’yla lise birinci sınıfta tanıştı…

İlk dersi işlemek için…

Okula gelemeyen öğrencisini bi’daha hiç bırakmadı…

O günleri anlatırken…

İlknur Öğretmen’in gözleri nemleniyor:

“İlk dersimi işlemek üzere evlerine gittiğim gün gördüklerimden, yaşadıklarımdan öylesine etkilendim ki, Büşra’ya daha fazla destek olmaya karar verdim... Öğretmenler gününde yazıp verdiği ilk şiirle birlikte tüm şiirlerini topladık… Bilgisayar kullanmayı geliştirmek anlamında klavyenin başına geçti, tek parmağıyla klavyelerdeki harflere basa basa ilk şiirlerini bilgisayardan yazmaya başladı…”

***

Büşra, artık azmin timsali olmuştu…

Üniversite sınavına girdi…

Zehir gibiydi kazandı ama…

Tekerlekli sandalyeyle nasıl gidecekti, fakülteye?

Açık öğretim daha cazip geldi…

Şimdi, şaşırma sırası hepimizde…

İzmirli Büşra…

Aynı anda…

İki üniversitede birden yüksek eğitimini sürdürüyor…

Hem…

Atatürk Üniversitesi Sosyal Hizmetler Bölümü’nün…

Dördüncü sınıf öğrencisi…

Hem de…

Anadolu Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nün…

İkinci sınıfında azmiyle örnek oluyor…

Bu arada…

Bilgisayar klavyesinin üstünde uçar gibi gezinen tek parmağı ile…

Yazmaya devam eden…

“Kalpten Nağmeler” adlı şiir kitabıyla…

Nasıl gururlu bi’görseniz…

***

Üç hayali vardı İzmirli Büşra’nın…

Üniversite eğitimi…

Yazdığı şiirleri bir kitapta toplamak…

Ve…

Umre’ye gidebilmek…

İki arzu tamam…

Sıra üçüncüde…

***

“Ana gibi yar olmaz” derler ya, çok doğru…

Büşra’nın melek anacığı Şerif Hanım…

Yaşadıklarının özetini şöyle seslendiriyor:

“Çok şey başardık ve önümüzde yaşayacak çok şeyimiz var... Yüzde 92 engelli raporumuz olsa da hayata yüzde bin 500 pozitif bakmayı bildiğimiz sürece, biz hep kazanacağız, hep mutlu olacağız…”

***

Bitiriyoruz…

İzmirli Münevver Büşra Ekinci

Bu kentin insanlarının…

“Yaşam Sevinci”ni…

Azmiyle… Hırsıyla… Başarılarıyla…

Üçe… Dörde… Beşe… Belki altıya katlayan…

Simge bir genç kızımızdır…

Azim Timsali’dir…

Milat’tan önce yaşamış Romalı bilgin Cicero’nun…

Şahane bir sözü var…

Binlerce yıldır “kıymet”ini koruyor:

“Paylaşılan bir sevinç iki kat olur; paylaşılan bir acı yarıya iner…”

Büşra…

Şöyle sesleniyor size, bize, hepimize:

“Herkese örnek olmak istiyorum… Engellilerin sosyal hayata katılıp fiziki şartlarının düzenlenmesini istiyorum…”

Hep beraber düşünelim…

Ya Münevver Büşra hayata küsseydi?

Nokta…

Hamiş: Yeni Asır’ın Sorumlu Müdürü Tolga Tekin’in haberinden esinlenerek…

Sonsöz: “Pek çok kişi inkar etse de hayal kurduğunu; normaldir hayallerle yasamak… İnsan olmanın getirilerinden birisidir… / Anonim…”