18 milyon öğrencimiz var.
Ne var ki, bu kadar öğrencinin sadece anaokulu ve ilkokula yeni başlayacak, birinci sınıf öğrencilerine yüz yüze eğitim verilecek.
Bazı özel okullar, 8 ve 11. sınıflar düzeyinde yüz yüze eğitime başladı.
Ancak devlet okullarında, sınav yılları olan 8 ve 11. sınıf öğrencileri, yüz yüze eğitim kapsamına alınmadı.
Şimdi burada şu soruyu sormamız lazım:
Mini mini birler, anaokulunun yavrucukları, denek olarak mı seçildi?
Onlara koronavirüsün bulaşma riski hiç mi yok?
Bir başka sorulması gereken soru da şu:
Özel okullar, 8. ve 11. sınıf öğrencilerini yüz yüze eğitime alıyor da...
Devlet okullarında bu uygulama neden yapılmıyor, yada yapılamıyor?
***
Eğitim Sen İzmir şubeleri, 21 Eylül'de kısmi olarak açılacak okullar için bir açıklama yaptı.
Çocuklarımızın, velilerimizin ve öğretmenlerimizin sağlığı açısından, açıklamada yer alan uyarıları dikkate almak lazım.
Basın açıklamasını okuyan Eğitim Sen İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Veysel Beyazadam, eğitim alanında ciddi bir kriz yaşandığının altını çizdi.
Geleneksel yüz yüze eğitim ortamlarından zorunlu da olsa uzaklaşılmış olmasının, gelecek senelerde çocukların geleceği adına çok ağır yaralar açacağına dikkat çekti.
Uzaktan eğitimin de yararlı olmadığına vurgu yaptı.
Doğal olarak öğretmen kaygılı, öğrenci endişeli, veliler korku içinde.
***
Başkan Beyazadam'ı dinleyelim:
"Sürecin başından itibaren eğitimin yüz yüze devam etmesi gerektiğini ısrarla vurgularken, uzaktan eğitimin var olan eşitsizlikleri daha da derinleştireceğini belirtmekteyiz. Yüz yüze eğitime geçilmesi için salgının belirli oranda bastırılmasını, okullarda sağlık riski oluşmasını engelleyecek gerekli tüm önlemlerin alınmasını ve okulların tam güvenli olarak açılması gerektiğini ısrarla vurgulamaktayız. Milli Eğitim Bakanlığı, yaptığımız tüm uyarılara rağmen yüz yüze eğitim içinde, uzaktan eğitim içinde gerekli hazırlıkları yapmamıştır."
Başkan, devam ediyor:
"Milli Eğitim Bakanlığı'nın bugüne kadar öğrenci ve velilerin endişelerini giderecek, güven verici açıklamalar yapmaması, endişe ve kafa karışıklığını daha artırmıştır. MEB, okulların salgına karşı her türlü ihtiyacını karşılayarak, okulları her açıdan sağlıklı ve güvenli hale getirecek önlemleri maalesef almamıştır. MEB, okulların eğitim öğretime hazır hale getirilmesi konusunda sorumluluk almaktan ısrarla kaçınırken, bütün sorumluluğu eğitim emekçilerinin, öğrencilerin ve velilerin üstüne yıkma eğilimini kabul etmiyoruz. Sağlıkla ilgili gerekli önlemlerin alınması için adımlar atılmadan, yeterli altyapı hazırlıkları yapılmadan atılacak her adım, salgın riskinin daha da büyümesine neden olacaktır."
***
Başkan Beyazadam ile milyonlarca velinin, öğretmenlerin düşünceleri aynı paralelliktedir.
Beyazadam, uzaktan eğitime erişimde yaşanan sıkıntıların hala giderilmediğini...
Milli Eğitim'in "okullarımız yüz yüze eğitime hazır" dese de gerçeğin hiç de öyle olmadığını söylüyor.
Öneriler kısmında şu görüşlere yer veriyor sendikacılar:
* Öğrencilerin eğitim ve yaşam hakkı bir bütündür. Öğrencilerin, eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığını, yaşamını güvenceye almadan eğitim hakkının güvenceye alınması mümkün değildir.
* Öğrencilerin okula gelip giderken kullandıkları ulaşım araçları önemli oranda sağlık riski oluşturmaktadır. Bu riski ortadan kaldırmak için öğrencilerimiz ve bütün eğitim emekçileri için ücretsiz servis olanağı sağlanmalıdır.
* Okullar açılmadan önce fiziksel mesafe ve hijyen planlaması yapılmalıdır. Devlet okullarında bir sınıfta en fazla 12 öğrenci olacak şekilde düzenleme yapılmalıdır.
* Taşımalı eğitime son verilerek, köy okulları yeniden eğitime açılmalıdır.
* Atıl kamu binalarında düzenleme yapılarak buralardan derslikler oluşturulmalıdır.
* Okulların çoğunda temizlik ve hijyen sorunu yaşanmaktadır. Temizlik maddesi ve temizlik personeli ihtiyacı, mutlaka giderilmelidir.
* Bütün eğitim kurumlarında sağlık birimleri oluşturulmalı, yeterli sayıda doktor ve hemşire görevlendirilmelidir.
* Bütün eğitim kurumlarının maske, dezenfekten, temizlik ve hijyen malzemeleri ücretsiz karşılanmalıdır.
* Okullarda temizlik ve hijyen işlerinde çalışacak personel açıkları kadrolu atama ile karşılanmalı, hijyen ve salgınla mücadele konusunda eğitim almaları sağlanmalıdır.
* Eğitim emekçilerine ve öğrencilere ücretsiz test ve aşı yapılmadır.
* Uygun koşullar sağlandığında yüz yüze eğitim için önemli oranda öğretmen ihtiyacı olacaktır. Yeterli sayıda öğretmen ataması kadrolu, güvenceli olarak şimdiden yapılmalıdır.
***
Eğitim Sen 2 Nolu Şube Başkanı Veysel Beyazadam, tüm sendika şubeleri adına yaptığı açıklamada ne de güzel anlatmış.
Milli Eğitim, acaba bu kez sendikanın sesini duyar mı?
Duymak ister mi, ciddiye alır mı?
Eğer ciddiye almaz, bildiğini okumaya devam ederse...
Yandı gülüm keten helva!
Eğer bu uyarılar dikkate alınmaz, gerekli önlemler ve planlamalar yapılmazsa...
Bugüne kadar koronadan çok iyi koruduğumuz çocukları, koronavirüsünün kucağına göz göre göre atmış oluruz.
Böyle biline.