GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
10 Mayıs 2022 Salı

Kim bu kızlar?

Yazımızın “neşeli” kapak fotoğrafı…

Aşağı yukarı 25 yıl öncesinden…

İzmir’in gururu Atatürk Lisesi’nin…

İlk “kız öğrencileri”

Takvimler o sırada 1998’i gösteriyor…

O tarihte toplam 36 kız öğrenci adım atıyor tarihi liseye…

Yine o günlerde…

Okulun toplam öğrenci sayısı 1300…

Kızları “çiçek” gibi dağıtmışlar sınıflara…

Her sınıfta 4-5 kız öğrenci olacak şekilde…

Bugün…

Fotoğraftaki o kızlar…

Neredeyse 40’lı yaşlarını sürdürüyorlar…

İyi de…

Yüzlerindeki “takma / boyama” komik sakal – bıyık, neyin nesi?

Zaten…

Olayın enteresan yanı da o!

İzmir’in güzel kızları…

Ufak ufak…

Sadece “erkek öğrencilerin okulu” olarak kabul edilen…

Tarihi liseye adım atınca…

Başlamış, 1300 erkek öğrenci mızmızlanmaya:

“Atatürk Lisesi’ne neden geliyorlar?”

“Başka okul mu yok?”

“Burası erkek lisesi, kızların ne işi var…”

Eeee, kız milleti bu…

Erkek arkadaşlarına bi’ders vermeyi kafalarına koymuşlar…

Bi’sabah…

Okula erkek gibi giyinip gelmişler…

Yüzlerine de sakal - bıyık çizerek protesto etmişler vaziyeti…

O olmuş!

Bi’daha erkek öğrenciler…

Kız arkadaşlarını hiç üzmemiş…

***

Neden?

An itibarıyla 134’üncü yaşını süren…

İzmir’in medarı iftiharı irfan yuvası Atatürk Lisesi’nin…

Kızlarıyla başladık yazıya?

Anlatalım…

***

Bilen bilir, bilmeyenlere…

Tatlı bi’hatırlatma yapalım…

Neredeyse bir buçuk asırlık bir geçmişe sahip…

İzmir Atatürk Lisesi’nin kız öğrencileri…

Sayısal tempolarıyla…

Neredeyse erkek öğrencilere fark atmak üzere…

Tarihi binalarında…

Nice asırlık anıları saklayan Atatürk Lisesi’nde…

An itibarıyla…

Bin 411 öğrenci eğitim/öğretim görüyor…

758’i erkek…

653’ü kız…

Bu iki rakamı bi’arada gören…

1991 mezunlarından…

26. Dönem Bursa Milletvekili Dr. Ceyhun İrgil…

Geleneksel Pilav Günü’nde…

Dayanamayıp espriyi patlatmıştı:

“Böyle giderse yakında Pilav Günü değil, Kısır Günü yapacağız…”

***

Türkiye’nin Batı’ya açılan kapısı…

Kurtuluş’un ve Kuruluş’un simge kenti İzmir…

Atası’nın adını verdiği o “lise” ile…

Müthiş gururlu…

Bir kaç gün sonra kalbi İzmir Atatürk Lisesi ile çarpan…

Eski / yeni mezunlar…

14 Mayıs Cumartesi Saat 10.00’da…

“Geleneksel Pilav Günü”nde buluşacaklar…

***

Neden “14 Mayıs” diyeceksiniz?

Çünkü…

14 Mayıs bu kentte o tarihi lisenin salonlarında…

Taaaa, 104 yıl önce…

“Kahramanlık Destanı”nın yazıldığı gündür…

Ve…

Hikayesi şahanedir…

Acıklıdır, ağlatır…

Yine de özetleyelim…

***

Takvimler, 14 Mayıs 1919’u gösteriyor…

Günlerden Çarşamba…

İzmir’de garip bir hareketlenme gözden kaçmıyor…

Hava basık; sıkıntılı mı, sıkıntılı…

Yunan işgalinin bir gün öncesi…

Öğle saatlerinde…

Konak’taki Sarıkışla önünde toplanan kentin ileri gelenleri…

Yarın neler olacak, tartışıyorlar…

Vali Kambur İzzet’e gidiyorlar; başından savıyor…

O sırada…

Vali Konağı’nın hemen yanındaki…

İzmir Sultanisi’nin (Atatürk Lisesi) öğretmenlerinden…

Mustafa Necati…

“Ey bedbaht Türk…” diye başlayan bir bildiri yazarak…

Okul öğrencileri tarafından tüm şehre dağıttırıyor…

Amaç; direnişe hazırlık!

Nitekim…

Ertesi gün Yunan İzmir’e çıkıyor…

İlk şehit…

Gazeteci Hasan Tahsin…

Gerisi malum; acılar çok büyük!

Bilmeyenler için tatlı bir hatırlatma…

İzmir Atatürk Lisesi…

Bu güzel memleketin en eski 10 lisesinden biridir…

Gençler sadece bilim, matematik, fen alanlarında değil…

Sosyal ve sportif etkinliklerde de bir numara…

Mesela…

Lisenin “Kız Satranç Takımı” alkışlarla Türkiye şampiyonu…

İzmir Şampiyonu olan “Kız Futbol Takımı”nın final maçında…

Yaşananları bilseniz…

Gülmekten kırılırsınız…

Atatürk’ün kramponlu kızları maçı kazanmak üzere…

Rakip takımın kızları müthiş sinirli…

Ve başlıyorlar…

Atatürk Liseli kızların saçını çekip, çimdiklemeye…

O da para etmeyince…

Karşı takımın kaptanı çaresiz bağırıyor:

“Yahu gidin bilim insanı olun; astronot falan olun… Hiç olmazsa bu işleri bize bırakın… Her yerde siz varsınız, her şeyi siz başarıyorsunuz…”

***

Aralıksız sekiz yıldır…

Tarihi lisenin Mezunlar Derneği Başkanlığı’nı sürdüren…

İşadamı Murat Saraç

134’üncü Yıl Geleneksel Pilav Günü’nün…

Bugüne değin gerçekleşmiş…

En büyük lise organizasyonu olacağını söylüyor…

Şahane aktiviteler ve unutulmaz sürprizler…

Ayrıca duygusal bir şölen…

Yıllardır birbirini göremeyen…

Yurdun dört bir yanına dağılmış mezunlar…

Hatta yurtdışından mesaj atıp…

“Ben de geliyorum…” diye müjde verenler…

***

Atatürk Lisesi gibi bir efsaneden mezun olmasam da…

Bu satırların yazarı olarak…

Benim de naçizane bir önerim var…

Çanakkale ve Sakarya Savaşları’nda…

Cepheye giden…

Lise son sınıf öğrencilerinin tamamının şehit olduğu bu liseye…

TBMM’de olduğu gibi “Gazi” unvanı verilsin…

Adının önüne “yazılsın” diye değil…

“İzmir Gazi Atatürk Lisesi” olarak anılsın diye…

***

Bitiriyoruz…

İzmir Atatürk Lisesi…

Ayağa kalkıp alkışlanan eğitimcileriyle…

Devlet umuru yaşamış ve yaşatmış mezunlarıyla…

Vatan uğruna şehit olan iki koca son sınıfıyla…

Bir buçuk asırdır…

Dimdik ayakta kalmasını başaran…

Dahası…

Bir Cumhuriyet tacı olarak…

Pırıl pırıl parlarken…

Gururumuz öyle okşanıyor ki…

Çok yaşa sen Atatürk Lisesi…

İyi ki adın…

“İzmir Atatürk Lisesi”

Nokta…

Sonsöz: “Eğer Cumhurbaşkanı olmasaydım, Milli Eğitim Bakanlığı’nı almak isterdim… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…”