Feyzioğlu neden siyasi lider olmak istemiyor?

Hava sıcak, siyaset daha da sıcak...

CHP "adalet" için yürürken, gözler MHP'den dışlanan Meral Akşener'de... Aslında, iktidar alternatifi "yeni bir oluşum" için seslendirilen "zımba" gibi bir isim daha var: Türkiye Barolar Birliği'nin sekizinci başkanı Metin Feyzioğlu... Henüz 48 yaşında... Sözünü dudaktan, gözünü budaktan esirgemeyen bir hukukçu ama...

Adı biraz fazla telaffuz edilince hooop diye "geri vites"e takıverdi...

Çok üstüne gelinince de, "Hiç bir siyasi partinin içindeki rekabetle ilgim yok" deyiverdi...

Bununla da kalmadı Feyzioğlu...

Türkiye Barolar Birliği Başkanı olarak görevinin, her siyasi görüşten vatandaşın ortak talebi olan hukukun üstünlüğünün sağlanması mücadelesine, siyasi particilik yapmaksızın ve herkesi kucaklayarak devam etmek olduğunu ifade ederek "beklentiler"i görmemezlikten geldi...

Oysa...

Aynı Feyzioğlu beş yıl önce hukukçu kimliğinin yanısıra CHP Parti Meclisi Üyeliği yapmıştı...

Bazı CHP'liler O'na "Kılıçdaroğlu'nun alternatifi" gözüyle bakarken, Feyzioğlu çok değil, bir yıl önce Ödemiş'ten; "Türkiye'nin çok ama çok ciddi muhalefet sorunu var... Hali hazırda iktidara alternatif olmayı düşünen bir siyasi partinin varlığına inanmıyorum..." diye seslenmişti bu ülkenin insanlarına...

Bu sözlerin sahibi, aynı zamanda Cumhuriyet'in en kısa süreli başbakanı Turhan Feyzioğlu'nun torunuydu...

Tamam hukukçuydu ama genlerinde de siyaset vardı... 

Kim bilir, "henüz erken" diye de düşünebilir...

Yine de...

Önünde Diyarbakır Baro Eski Başkanı Sezgin Tanrıkulu gibi...

Izmir Barosu eski Başkanı Sema Pekdaş gibi...

CHP'den Milletvekili adayı olan bugünün Izmir Baro Başkanı Aydın Özcan gibi...

DSP'de il başkanlığı yapan baro eski başkanı Özdemir Sökmen gibi...

Bi'dolu örnek...

Feyzioğlu, hukukçu kimliğinin yanı sıra "siyaset yapmak için yaratılmış" bir görüntü sergiliyor...

Sonsöz: "Ayrıca, hukukçulara siyaset yapmak yakışıyor... Özellikle adalet diye yollara düşülen bir süreçte..."