GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Dr. Berna BRIDGE
YAZARLAR
17 Ocak 2015 Cumartesi

Çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakıyoruz?

Charlie Hebdo olayı ve Paris’te 12 kişinin öldürülmesiyle çok çeşitli sözler söylendi, yazıldı. Önce bir infial yaşansa bile takip eden günlerde Avrupa’da yaşanan ırkçı ayrımcılık, 11 Eylül saldırısının ardından terör bahanesiyle Irak’ın darmadağın edilmesi, Libya’da yaşananlar, Ortadoğu petrolünün ABD ve Avrupalı şirketlerce paylaşılması, 2000’li yıllarla başlayan adeta bir ortaçağa dönüş her gün yazılıp söylenmekte, dile getirilmekte… Yalnızca yazı yazan, söz söyleyen kişilerin sözleri için öldürülmesi kabul edilemez. Diğer yanda bazılarının kutsal addettiği değerlerle mizah adı altında alay edilmesi de doğru değildir…
Aynı günlerde Afrika’da 2000 kişi öldürüldü, kimse ilgilenmedi, pek haber olmadı. Aynı günlerde Suudi Arabistan’da bir gazeteci/yazar yazdığı yazılardan dolayı aldığı hapis cezasının yanında 20 hafta, 50 kırbaç, yani 1000 kırbaç cezasına çarptırıldı, ilk 50 kırbaç uygulandı bile. Pek haber olmadı. Dünya kan revan içinde. Irak, Suriye, Libya, savaş, silah üretimi, karısını döven, öldüren adamlar…
Dünya mutsuz. Dünya hırslı. Bir yanda her akşam çöpe dökülen onca yemek, bir yanda aç insanlar. Bir kalaşnikof 250 Avro imiş. Her akşam dizi dizi televizyon dizileri. Konuları entrika, birbirini aldatan, üzen, kıran olaylar… sevgi dolu, birbirine yardımcı olan, düşünceli örnekler yerine nahoş örnekler prim yapmakta… Gazete haberleri de kaza, cinayet, yaralama, vb gibi nahoş, insanı korkutan, üzen haberlerle dolu…
Ders kitapları ve müfredat, sınavlar ezber bilgiler ve hayatta çok işe yaramayacak bilgilerle dolu. Yine ders kitapları içindeki örnekler iyilik yapmak, iyi düşünmekle ilgili olanlarla dolu değil. Reklamlar ve tüketim dünyası hep daha çok satın almaya ve gösterişe yönlendirmekte. Sanki güç daha çok paraya ve mala, mülke sahip olmakta imiş gibi. Oysa güç içimizde, kalbimizde, mal mülk ve parada değil. TV, medya, reklamlar, vitrinler çocuklarımızı şaşırtmakta. Yanlış değerleri öne çıkartmakta. Bu gözlem, çocuklarımıza nasıl bir dünya bırakıyoruz, nasıl bir dünya bırakmak istiyoruz, ne yapabiliriz sorusunu akla getiriyor. 
Ben burada güzel bir örneği tekrarlamak istiyorum. Yazıma Charlie Hebdo ile girdim. O konudan örnekleme yaparsam, ünlü film yönetmeni Luc Besson bu olaylar üzerine Müslüman kardeşlerine çok güzel bir yazı yazıp yayınlamış. Onların Fransa’da karşılaştığı ırkçı ayrımcılık ile bizzat mücadele edeceğini açıklayan bu yazı iyilikle düşünmeye, hareket etmeye güzel bir örnek. Bu kişinin bir film yönetmeni olarak olumlu bir girişimde bulunduğu gibi biz aydınlar da kendi çerçevemiz içinde iyiliğe güzel örneklerle öncü olup çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakmaya çalışabiliriz.
Karısını döven, bıçaklayan, öldüren birkaç erkek var ama çok sayıda karısına iyi davranan erkek de var. Kadın haklarını desteklerken iyi örnekleri de öne çıkaralım. Cinayetler ve katiller var ama ciddi bir azınlıktalar… Dünyanın çoğu iyi, dostça ve zararsız insanlardan oluşmakta. Yoksul ama mutlu çok insan var. Örneğin Hindistan. Buradan gidenler oradaki pisliği ve yoksulluğu anlamıyor, o insanların o kadar yokluk ve pislik içinde nasıl mutlu olduklarını kavrayamıyor... 
Çünkü değerlerde, arayışlarda farklılık var… biri dış temizlik ve varsıllık arayışında, diğeri iç temizlik ve varsıllık arayışında… Siz?