Kimi zaman aşkınızın, bazen teşekkürünüzün, bazen minnetinizin ya da özrünüzün ifadesi olan çiçeğin, 300 bin kişiye istihdam yaratan bir sektör olduğunu’…
Duygularımızın bu zarif tercümanının pek çok aile için ’‘ekmek parası’’ anlamına geldiğini pek çoğumuz bilmez.
Türkiye’’de iç piyasada tüketilen kesme çiçeğin yüzde 55-60’’nın İzmir il ve ilçelerinde üretildiğini, bu rakamın karanfil ve gül üretiminde yüzde 70’’lere ulaştığını,
Kendi halinde, sessiz sedasız büyüyen kesme çiçek sektörünün, 2009’’da 50 milyon dolara yakın ihracat gerçekleştirdiğini, yılın ilk çeyreğinde ise ihracatını en çok artıran 23 sektör arasında birinci sıraya yerleştiğini,
Bu yıl 60 milyon dolar ihracat yapmayı hedefleyen sektörün uzun vadeli planlarında ise dünya ticaretinde en çok paya sahip olan Afrika’’yı geride bırakarak, liderliğe oturmak olduğunu da bilmiyor olma ihtimaliniz yüksek keza’…
İşte bu, sessiz sedasız ülkemizde 300 bin kişilik istihdam yaratan sektör; üreticisi ve satıcısıyla sesini duyurabilmek, ihtiyaç duyulan kurumsal destekleri alabilmek için bir proje hazırlığında.
Ve projenin merkezi, üretimdeki ağırlığı nedeniyle İzmir.
Projenin adı da 'Türkiye'nin Çiçeği, Türkiye'nin Çiçekçisiyle Ata'sının Huzurunda'
25-29 Ekim tarihleri arasında düşünülen, finali de Cumhuriyet Bayramı resepsiyonlarında gerçekleştirilecek proje kapsamında Balçova'dan (soğutmalı araca yüklenmiş 100 bin dal) karanfille yola çıkacak bir heyet, önce İzmir Cumhuriyet Meydanı’’na buketler bırakacak, Atatürk heykelini süsleyecek, daha sonra koşuya devam edip Ankara yolundaki tüm yerleşim alanlarındaki Atatürk anıtlarına, bölgenin mülki erkanıyla karanfil buketleri sunacak, gelinen her yerleşim biriminde İnterflora üyeleri, süslenmiş araçları ve çalışanlarıyla korteji karşılayıp koşuya eşlik edecek.
Çiçek buketleri eşliğinde koşan kortej Anıtkabir’’e ulaştığında da geniş bir katılım ve organizasyonla, Ata’’ya yerli üretim çiçekler sunulacak.
Sektörle ilgili dilekler, şikayetler, temenniler, bu arada dile getirilecek, sektörü dikkat çekilecek’…
İzmir-Ankara Valiliğinin, İzmir Büyükşehir Belediyesi’’nin, Flora Çiçek Üretim ve Pazarlama Kooperatifi’’nin, İnterflora Çiçekçileri Derneği’’nin, İzmir ve Ankara Ticaret Odalarının, İzmir ve Ankara çiçekçiler odalarının, Antalya Kesme Çiçek İhracatçıları Birliği’’nin birlikte yürüteceği bu büyük projenin maliyetinin, yaklaşık 150.000.00 TL. civarında olacağı tahmin ediliyor; bu gider için bankalarla sponsorluk görüşmeleri yapılıyor.
Projenin yürütme kurulunu oluşturan Recep Gedik’’e, Muammer Yazıcı’’ya ve sevgili arkadaşım Ali Osman Öğmen’’e şimdiden ’“kolay gelsin’” derken; 29 Ekim’’i ’“çiçek bayramı’”na da dönüştürecek; çiçeklerin ’“şikayet ve dilekleri anlatma biçimi’” olduğunu da gösterecek olmalarını pek zarif bulduğumu söylemeden geçemeyeceğim.
Bakalım bu çiçek gibi proje, çiçek sektörünün sorunlarını aşarak kanatlanıp uçmasına, dünya çiçek liginde liderliğe oturmasına ne kadar katkıda bulunacak?
Kesin olan, 29 Ekim’’de yer-gök çiçek açacak; bu da en çok, benim gibi çiçek sevdalılarını fazlasıyla mutlu edecek.