Tarih sırasıyla gidelim ki…
Tarihe not düşmüş olalım…
28 Ocak’ı 29’e bağlayan gece…
CHP Parti Meclisi 18 saat mesai yaptı…
Özellikle İzmir adaylarını belirlemek günün ilk ışıklarını buldu…
24 ilçenin adayları açıklandı…
Sadece beş mevcut belediye başkanı ile “devam” kararı çıktı…
17 CHP’li belediyede değişikliğe gidildi…
İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç…
Aday listelerine tepki göstererek…
Kılıçdaroğlu’nun gözünün içine bakıp acıklı konuştu…
Parti Meclisi’nden istifa etti…
Marmaris İlçe yönetimi “Ha’di eyvallah” dedi…
İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu gitti, geri geldi…
İzmir Buca adayı Aydoğan Hepdemirgil geri çekildi…
Bayraklı adayı Cevat Durak’ın…
PM’deki kapalı oylamada adaylığı düşürüldü…
O kadar yorucu mesai oldu ki…
Herkes evine uyumaya gitti…
***
2 Şubat Cumartesi…
MYK’da onaylanıp, PM’de gol yiyen…
Buca adayı Hepdemirgil yerine…
Suat Nezir’in Buca adaylığı onaylandı…
***
Daha 42 yaşındaydı Suat Nezir…
Balkan göçmeni bir ailenin evladıydı…
Dört dönem Buca Belediye Meclisi’nde görev yaptı…
İki dönem İmar Komisyonu üyeliğini üstlendi…
Lise mezunuydu ama aynı zamanda…
Anadolu Üniversitesi ikinci sınıf öğrencisiydi…
20 yıldır konut imalatı alanında ticaretle uğraşıyordu…
Çok sevindi…
Ekibiyle birlikte sokak sokak çalışmaya başladı…
***
17 Şubat Pazar…
Halkapınar Spor Salonu’nda CHP İzmir adayları tanıtılıyor…
Her adayın ismi anons ediliyor…
Onlar da koşar adım sahneye gelip…
Kılıçdaroğlu tarafından kutlanıyor, yanına sıralanıyorlardı…
Sekizinci sıradaydı Suat Nezir…
Koştu geldi, CHP Lideri O’nu gülen yüzüyle kutladı…
Bu sahneyi binlerce CHP’li izledi…
Suat Nezir, bu olayı…
Hayatının onuru olarak değerlendirdi…
“Aileme bırakacağım en büyük miras” dedi…
***
Her şey yolunda gidiyordu…
Suat Nezir…
Buca’yı bir kez daha CHP’ye kazandırmaya yemin etmişti…
Ne olduysa…
Pazartesi akşamı Ankara’da CHP Genel Merkezi’nde oldu…
***
Buca’dan gelen “Meclis Üyeleri” listesi…
Havayı bozdu…
İddialara göre listeler “delik deşik” ediliyordu…
Yine iddialara göre…
Dayatmalar başlamıştı…
Hatta…
Koridorlarda…
“Fazla konuşursanız o meclis üyesini alır, birinci sıraya koyarız” diyenlerin olduğu öne sürüldü…
Neticede…
Dün öğleden sonra…
Atatürk’ün kurduğu partide…
Akıllara durgunluk veren bir olay yaşandı…
CHP İzmir İl Başkanlığı ne yaptı?
Genel Merkez’in de “Oluru” ile…
Suat Nezir’in yerine…
Belediye Meclis Üyesi Erhan Kılıç’ı…
Aday olarak sundu…
Kılıç’ın altına meclis üyeleri sıralaması yapıldı ve liste o şekliyle…
YSK’ya teslim edildi…
Herkes şok olmuştu…
“Sesini yükseltenin kellesi gidiyor” derler ya…
Aynen öyle…
***
Dün akşam üstü…
Bir saat içinde Buca Adaylığı “duman olan” Suat Nezir…
“Ege’de Sonsöz”e konuştu..
İbretlik sözler olarak tarihe geçecek:
“Meclis üyesi listelerine son şeklini de vermek üzereydik... Fakat İl Başkanı Deniz Yücel ve Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan’ın tamamen arkadaş kulübü mantığıyla hareket etmesinden kaynaklı önerileri oldu... Ben de bu listenin seçimi kaybedeceğini söyledim... Örgütümüzde kaos oluşacaktı… Adamcılık ve kişisel hislerle hareket edemezdik... Benim dışımda bir operasyon yapıldı…”
Ancaaaak…
Suat Nezir, bi’şi daha söyledi ki…
Herhalde…
CHP’nin asırlık tarihinde böyle bi’şi yoktur:
“Genel başkanımıza gidip, (Aday yarıştan çekildi ve kendi isteğiyle ayrıldı) demişler… Böyle bir şey yok… Çünkü istediklerini yapmadığım için böyle oldu… Liderimizin bu yanlış, kara propagandaya dur diyeceğini umuyorum…”
***
Şok depremin artçıları geldi…
Üç isim hariç İzmir’in vekilleri Kılıçdaroğlu’nun kapısını çaldı…
“Yapmayın, etmeyin…” dediler…
“Bu saatten sonra olmaz…” dediler…
“Buca güme giderse, Büyükşehir’i de kaybederiz!” dediler…
Kılıçdaroğlu ne cevap verdi peki?
“Konunun üzerinde çalışacağım!”
İzmir’in hayrına…
İyi çalışmalar dilerim…
***
İnsan ister istemez merak ediyor…
“Adı ne olursa olsun…”
İzmir’in Buca adayının…
Onca “sırat köprüsü”nden geçtikten sonra adı anons edilecek…
O aday “resmen” çalışmaya başlayacak…
Aday tanıtım toplantısında…
Lideri tarafınden “gözlerinden” öpülecek…
Binlerce kişinin alkışını alacak…
Sonra “Yolcudur Abbas” olacak!
Buca’daki CHP seçmeni…
Bu komedi karşısında ne yapar dersiniz?
Boşverin, söylemeyin!
Cevabı sizde kalsın…
Nokta!
Sonsöz: “Öfke rüzgar gibidir, bir süre sonra diner… Ama bir çok dal kırılmıştır bile… / Hz. Mevlana…”