Öyle bir meslek var ki…
Mecbursun icra ederken vatandaşa “yapışık” çalışmaya…
Mesela…
Berberler ve kuaförler zanaatkar’dır!
Çünkü…
Sermayeden çok…
Nitelikli emeklerini kullanarak ekmeklerini taştan çıkarırlar!
Yaptıkları iş, aynı zamanda “el ustalığı”nı gerektirir…
Müşterisinin saçını keserken…
Burnunun içine girecek kadar yakın dururlar…
Nitekim…
Korona Virüsü salgını gündemi kasıp kavurmaya başladığında...
Tehlikenin en büyüğünü yaşamaya başlamışlardı ki…
Yılların İzmir Berberler Odası Başkanı Şükrü Bilgin…
Ankara’nın dikkatini çekti:
“Mikrobu en kolay biz kaparız, n’olur bize yardım edin!”
O sırada takvimler 18 Mart’ı gösteriyordu…
***
Devlet Baba, inanılmaz bir refleks gösterdi…
Üç gün sonra İçişleri Bakanlığı’ndan talimat geldi:
“Berberler, kuaförler, güzellik merkezleri, hamamlar, saunalar geçici olarak faaliyetten men edilecektir…”
Ve, o andan itibaren…
Türkiye’nin tüm berberleri…
Dönüşü olmayan bir yola girdi…
Baş belası Korona Virüsü’nün…
Berberden müşteriye…
Ya da…
Müşteriden berbere geçme olasılı çok büyüktü…
Bu işte “sosyal mesafe”nin esamesi bile okunmazdı…
Berberler mecburdu, müşterisi ile iç içe çalışma…
***
Devlet Baba, böylesi insan sağlığını tehdit eden bir salgında…
Doğaldır ve haklıdır…
Bulaşmanın önünü kesmeye…
Bazı meslekler devam edemez tehlike geçinceye kadar…
Ancaaaak…
Kahvehaneler geçici olarak kepenk indirebilir…
Vatandaş çayını-kahvesini evinde içsin diyebilirsin…
Hamamlar da özel bi’süre için kapalı kalabilir...
Evinde duş yap kardeşim; bi’süre keselenmeyiver; dersin…
Masaj salonları da zorunlu tatile girebilir…
Birkaç ay masaj yaptırmayanlar ölüyor mu?
Ama…
Ha’di gel de, kendi saçını kes…
Mesela…
Üst kattaki apartman komşuna seslenip:
“Ahmet abi, şu benim enseyi bi’ kısaltıver!” diyebilir misin?
***
Sadece İzmir’de, Oda’ya kayıtlı 2 bin 500 berber var…
Bi’o kadar da kuaör var…
Az sayıda kaçak “kesim yapanları” saymıyorum bile…
Türkiye’nin kayıtlı erkek berberi sayısı 110 binden fazla…
Bunların aileleri var…
Bunların kalfaları var…
Bunların çırakları var…
Nereden baksan…
Türkiye genelinde en az bir milyon insan bu zanaattan karnı doyuyor…
Minicik, iki koltuklu bir berber dükkanın...
Kaç kişiyi beslediğini hesaplayın isterseniz…
Asıl, bu zanaatkar kesime “destek” gerek…
Çünkü…
Erkek berberlerinin “yaptığı işi” evde kimse yapamaz…
Kuaförlerin yaptığı işi…
Bir nebze de olsa kadınlar, “bireysel becerileri” ile toparlayıverirler!
Ancak, o da bir yere kadar…
Çok daralırsa hanımefendi “kuaföre gidemediği” için…
“Yap bi’at kuyruğu, olsun bitsin!” der, çıkarsın işin içinden…
***
Devlet Baba, bence farkındadır…
Berberler…
Bir araya geldiklerinde…
Özellikle siyasi seçim dönemlerinde…
Türkiye’nin en büyük “siyasi yorum platformu”nu oluştururlar…
Ayrıca, berberlik…
Ahilik geleneğini en görkemli yaşatan zanaat’tır…
***
Bitiriyoruz…
Berber esnafının İzmir’deki Reisi Şükrü Bilgin…
Binlerce üyesinin sesi oluyor ve…
“Daha fazla dayanamayacağız!” diyor…
Haklı…
Eğer İzmirli berber ve kuaförler…
El ele verip…
İzmir Valisi Erol Ayyıldız’a…
Ne denli ağır bir mağduriyet içinde olduklarını anlatırlarsa…
Belki…
İleriye dönük bir çözüm yolu bulunabilir…
Ya da…
En azından geçici bir mali destek…
Berberlerin…
Yaşaması gerekir…
Yoksa…
Eskilerin dediği gibi…
Her yaştan erkek çok yakında “papaz” gibi dolaşmaya başlayacak…
Nokta…
Sonsöz: “İşini; elleri, beyni ve gönlü ile yapan zanaatkara el uzatmak hepimizin görevidir… / Anonim…”