GÜNCEL EGE YEREL YÖNETİMLER EKONOMİ POLİTİKA SPOR RÖPORTAJLAR YAZAR CAFE FOTO GALERİ VİDEO GALERİ
Mehmet KARABEL
YAZARLAR
22 Kasım 2020 Pazar

Aldırma be Mıstık… Yeter ki sen sağol!

Bugün Pazar...

Hiç bitmeyen sevgi ve saygıyla...

Atatürk’ü bu köşede anma ve hatırlama günü...

Bir kez daha...

Az bilinen yaşanmış bir öyküyü paylaşalım...

Bunu yaparken de...

“Atatürk’ten Hatıralar” kitabının yazarı…

Kemal Arıburnu’nu…

Saygıyla analım…

***

Mustafa Kemal Atatürk…

Gençliğinde…

Fırsat bulursa, arada sırada da olsa…

İstanbul Harbiye'deki bir koltuk meyhanesine uğrar, her zaman aynı masada otururdu…

Meyhane sahibi babacan, şakacı bir adamdı…

Mustafa Kemal, bazen…

“Barba! Bu akşam param yok!” deyince…

Durumu anlayan güngörmüş meyhaneci de…

Genç subayın omzunu okşar, şöyle dermiş:

“Mıstık sağ olsun, vre…”

***

Yıllarca sonra, Gazi Paşa, bir akşam bu meyhaneyi hatırlamış…

Arkadaşlarına seslenmiş:

“Bu akşam Barba’nın yerine gideceğiz…”

***

Cumhurbaşkanının…

Arkadaşlarıyla birlikte meyhanesine geldiği­ni gören Barba… 

Hemen Mustafa Kemal Paşa’nın eski yerini hazırlamış…

Ardından da…

Masayı bir güzel donatmış…

Gençlik hatırasının tazelenmesi ile neşelenen Atatürk…

İlk kadehten sonra…

Meyhaneciye dönüp, şöyle seslenmiş:

“Barba! Haberin olsun, bu akşam yanıma para al­madım…”

Meyhaneci Barba saygıyla eğilmiş ve…

Duyduğu onurdan söz ederek konuyu değiştirmeye çalışmış…

Gazi Paşa, biraz sonra yeniden seslenmiş:

“Barba! Sahi söylüyorum… Yanımda para yok…

Barba yine saygıyla eğilmiş:

“Aman efendim; paranın lafı mı olur?”

Aradan biraz zaman geçmiş… Atatürk, üçüncü kez seslenmiş meyhaneciye:

“Barba! Sen inanmıyorsun ama, vallahi parası­zım!”

Bunun üzerine dayanamayan yaşlı meyhaneci…

Tıpkı eski­ günlerde yaptığı gibi…

Büyük bir teklifsizlikle…

Elini Atatürk’ün omzuna koymuş ve dudaklarından şunlar dökülmüş:

“Aldırma be Mıstık!  Sen sağ olasın!...”

Ardından noktayı koymayı da ihmal etmemiş:

“Zo!... İnla bana söyletmek istersin, değil mi?”

Atatürk bu cevabı alınca…

Meyhaneci Barba'ya dönmüş ve kalbinden geçenleri şöyle seslendirmiş:

“İşte oldu Barba! Biz yılların dostuyuz; şimdi değişmek olur mu?”

Nokta…

Sonsöz: “Ben kalpleri kırarak değil; kazanarak hükmetmek isterim… / Gazi Mustafa Kemal Atatürk…”